Don paça, gazeteci!

21 Mayıs 2022 Cumartesi

Minik Mikronezya’nın minnak ve elbette yozdaş bir basını, başında da pek çok iktidar görmüş geçirmiş, muktedir pışpışlayıp patron pohpohlamış Emedur Tampiç vardı. 

Her şey ve herkesten çok kendini sevip keyfini kollayan Emedur Tampiç, Mikronezya halkının genel kültürüne “Bir öpücüğü ıskalamak, yaşamı ıskalamış birini öpmekten yeğdir”, “Şarap kadehi boş ise doldurur, dolu ise boşaltırım”, “Yaşam cinsellikle bulaşan ölümcül bir hastalıktır” özdeyişlerini kazandırmış deneyimli bir yönyazar; yani hem yönetir hem yazardı. Ekip çalışmasına önem verir, çünkü yaptığı yanlışı başkasının üstüne yıkmaya yaradığını bilirdi. 

Yol Partisi iktidara geldiğinde Muktedir Makropiç’e de yaranmaya çalışmış, Ulu Çoban’ı ve yolcularını da selefleri gibi kafaya alıp sonunda uğurlayacağını sanmış ancak yanılmıştı. Yönyazarlığının önce yöncülüğü elinden alındı. Kalmıştı yazcılığı. Konuşursa bilgisizliği ortaya çıkacağından, susarak aptal görünmeye çalışmasına karşın hem de Muktedir Makropiç’in hoşuna gider düşüncesiyle “Benim olan benimdir, senin olan pazarlığa tabidir” özdeyişini yayımladığı gün, yazıcılık işine de son verildi. 

Emedur Tampiç, Mikronezya çapında dünyalığını yapmıştı. Ama ne işsizliğe alışıktı ne de iktidarsızlığa. Muhalefet yapacak cesareti zaten yoktu, en iyi bildiği iş, muktedir yalakalığı yapmadan yaşayamazdı. Muktedir Makropiç’i gözüne kestirmişti, ona ulaşmak için önce yörüngesindeki yozdaş yoldaşlara yanaşması gerekti. Şeşli Taahhüt Kumpanyası’nın Ulu Çoban’a en yakın müteahhidi, soyu bücür sopu acur Cenabet Cenginski’yle imaj yenileyici bir röportaj için anlaştı. Karşılığında ne aldığı bizi ilgilendirmez tabii.

Önemli olan, göbek kılları ağarmış Emedur Tampiç’in mesleğe başladıktan elli yıl sonra ilk röportajına gittiğinde hissettiği gençleşmişlik duygusuydu.  

Güney yarıküredeki Mikronezya’da kışın ilk günleriydi. Muson yağmurları başlamıştı. 

Emedur Tampiç, yaşlı kalbi tıfıl muhabir heyecanıyla çarparak bürosuna girdiği müteahhite, “Ne berbat hava!” diye sızlandı.

Cenabet Cenginski, “İyi ki uzun don giymişsiniz!” diye karşılık verdi.

Emedur Tampiç şaşırdı, ama pohpohlama fırsatını da kaçırmadı. 

“Ne kadar zekisiniz! Nasıl bildiniz?”

Cenginski, yamuk başını anlayışla salladı:

“Pantolon giymeyi unutmuşsunuz da...”



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kızgın Boğa 21 Nisan 2024
Kıyamete hazırlık 14 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları