Nilgün Cerrahoğlu
Nilgün Cerrahoğlu nilgun@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Bin Ladin, 'Arap Baharı' ve Türkiye

05 Mayıs 2011 Perşembe
\n

Tahrir gösterilerinin kıvılcımını fitillediği için Mısır devriminin simgesi sayılan internet aktivisti Wael Ghonim, Bin Ladinin ölümü için şunları yazmış:

\n

Tarih yazan bir yıl yaşamaktayız. Henüz daha mayıs ayındayız. Tunus, Mısır, Libya, Yemen, Suriyede -iktidardan düşen ve düşmek üzere olan liderleri- şimdi de imha edilen OBL (Usame Bin Ladin) izliyor!

\n

Mısır Baharının aktörleri; OBLnin infazını bir büyüközgürleşmezincirinin halkası olarak yaşıyorlar

\n

Olayı böyle görmekte, böyle yaşamakta da haklılar

\n

Bundan sonra ne olursa olsun, özgürlükleraçısından hayat, onlar için Mübarek devrinden kötü olmayacak.

\n

Konjonktür, Arap baharı ülkelerinin başına kolayına artık bir Humeyni rejimiçöreklenmesine izin vermeyecek

\n

Pek pek gidecekleri yer, ABD vizeli Müslümanlı Kardeşlerin” “ılımlı İslamıolacak ki bu zaten laik sistemle uzun boylu alıp vereceği olmayan Mısır misali ülkeler için bir U-dönüş anlamına gelmiyor

\n

Olan burada bize; laik Türkiye cumhuriyetineoldu

\n

Araplar özgürleşirken biz geri gidiyoruz

\n

11 Eylül sonrası dünyada Wael Ghonimin söz ettiği coğrafyaya model ülkeolarak dayatılan AKP Türkiyesinde özgürlükler, ilerideğil ne yazık ki geriye gitti

\n

Bu soyut bir değerlendirme değil, gözle görülür bir gerçek.

\n

Bunu görmek için gazete başlıklarına göz atmak kâfi:

\n

DünküCumhuriyetin birinci sayfasına örneğin bakıyorum: İnternette filtre: İran usulüşeklinde bir haber karşıma çıkıyor.

\n

Haber arka sayfada şöyle dönüyor:

\n

Özgür internetin ölüm fermanı. Güvenlik adına yapıldığı söylenen sistem Çin, İran gibi ülkelerde sansür için kullanılıyor...

\n

Nerde Mısırlı Google yöneticisinin özgürlük kutlaması”, nerde biz?

\n

Aradan geçen her gün onlar korku duvarlarınıyıkıp kendilerine meydanlarda öyle ya da böyle yeni özgürlükdilimleri elde ederken; biz geri gidiyoruz.

\n

Arap baharının internet aktivistleri, sanal ortamda yağ halkaları gibi yayılandomino etkisindebaştacı edilirken; model ülkede taraf olmayan bertaraf oluyor...

\n

Medyanın zapturapt altına alınması yetmiyor, internet camiasına -İranla kıyaslanan- büyük kısıtlamalar getiriliyor!

\n

2000’li yıllara girene dek ülkemizde özgürlükreferanslarını, Avrupa ile Batı oluştururken; bugün artık düpedüz İranbelirliyor

\n

Wael Ghonim gibi Arap baharı aktivistlerinin hayatı gerçekten de içinde bulunduğumuz bu 2011 yılında çok değişti. 2011 onlar için bir iyileşmenin miladı

\n

Bizim için tarihin çarkı”; Usame bin Ladinin dünya sahnesinden çıktığı 1 Mayıs 2011de değil; 2001 yılının 11 Eylül günü tersine döndü. Ne var ki kimse uzun boylu bunun ayırdına varmadı

\n

11 Eylülü izleyen günlerin gazete arşivlerini gözden geçirin...

\n

Anlı şanlı yorumcuların birbiri ardına verdiği; Batı için Türkiyenin değeri arttı!” 11 Eylül sonrası değerlendirmelerde bu Türkiye kıymete bindi!yorumları öyle abartıldı ki; 11 Eylülün Türkiyeyi Avrupadan kopartmakşöyle dursun, ABye yaklaştırdığıdahası 11 Eylül sonrası jeopolitiğinde Brüksel’in eli mahkûm Ankaraya üyelik bahşedeceği varsayıldı

\n

On yılın bilançosu

\n

Kendinden menkul bu varsayımlar ardında, Avrupa Birliği ile Batıyı; Ankara-Brüksel, Ankara-Washington hattından ibaret gören ve yalnız güç ilişkileri mantığıyla sınırlayan kısır bir reel politikmerceği vardı

\n

11 Eylül ertesinde, ezcümle İslam âlemine” “düşmangözüyle bakmaya başlayan Batı kamuoylarından Türkiye, habersizmiş gibi davranıyordu

\n

O tarihe dek insan haklarıve demokratikdeğerleri evrenselmanada öne çıkaran Avrupa halbuki Kafkanın metamorfoz öyküsündeki Gregor Samsa gibi 12 Eylül sabahında, bir günden diğerine başkalaşarak uyanmıştı.

\n

Bu başkalaşmanın en somut örneğiyle, o dönemi yaşadığım İtalyada; Çizme’nin dünya çapında ünlü yazarı Fallacinin birbiri ardına yayımladığı eserlerinde karşılaşmıştım...

\n

11 Eylülün ayı çıkmadan daha yazdığı Öfke ve Gururu, 1er milyon kopya satan Aklın Gücüve Fallaci Fallaci ile söyleşiyor üçlemesiyle tamamlayan yazar, bugün Avrupanın geneline yayılan Sarrazin çizgisinde İslamafobiyi kaşıyor, Müslümanları ağır terimlerleötekileştirerekaşağılıyor;üstün Batı medeniyetinikorumak adınaAvrupanın kapılarının Bin Ladinle özdeşleştirdiği İslama kapatılmasınıöneriyordu...

\n

Sessiz çoğunluğundüşüncelerine tercüman olan Fallacinin kalemi; ırkçılık tabusunuyıkan muazzam bir değişimin haberciliğini yapıyor, Türkiye bu değişime tümüyle hazırlıksız yakalanıyordu...

\n

Bin Ladin sonrası Avrupada hızla kabaran bu dalgaya Ankara hazırlıksız yakalandığı için AB süreci çıkmaza girdi. Ve arkada kalan on yıl içinde rotasını giderek yitiren bireksen kaymasıiçine girildi... Devamı Cumartesiye.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

‘Belle Époque’ bitti 8 Aralık 2024
Trump, Musk ve Zweig 1 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları