Nilgün Cerrahoğlu
Nilgün Cerrahoğlu nilgun@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

'Sizi Tarihe Havale Ediyorum!'

01 Aralık 2011 Perşembe
\n

\n

Server Tanilliyi 90lı yıllarda ilk kez Strasbourgun Odyssee(Odise) sinemasında görmüştüm.

\n

Tekerlekli sandalyesiyle Odysseede her yıl bu dönem aralık başında yapılan,“Türk sinema günlerinegelmişti.

\n

Strasbourg ve civar Alman kentlerinden akan gurbetçilerle”,Türk aydınları, sanatçılarını bir araya getiren sinema şenliğinin müdavimlerinden olanHoca”; film gösterileri ardından yapılan tartışmalara damga vurur, sinema üzerindeki yorumlarlarıyla etkinliğe can katardı.

\n

Tanillinin ölüm haberini aldığımda, gözlerimin önünde hemen, Avrupanın beş müze sinemasından biri olan Odysseenin o tılsımlı ortamı canlandı...

\n

Salon dolusu insan tarafından memleket hasretiyle izlenen bir filmin ardından, Tanillinin ışıklar yanarken tekerlekli iskemlesinden söz alış anını düşündüm

\n

Tanilli deyince aklıma gelen ilk özelliği bu, ölene dek hiç yitirmediği heycanı, yaşam coşkusu ve misyon sevdası -entelektüel angajmanı- oluyor.

\n

Ne kadar dolu bir insandı Server Tanilli

\n

Ne kadar çok yönlüydü

\n

Taşıdığı ışığı etrafa yaymaya ne kadar azimliydi

\n

Sinema tutkusuna, ellerimin arasında tuttuğum Uygarlık Tarihikitabında da uzun uzun yer vermişLütfü Akaddan Güney sinemasına dek uzanan etraflı bir Yeşilçam sineması sentezi var bu değerli kitabın içinde.

\n

Uygar düşünce yolunda \tvurulmak

\n

Uygarlık Tarihi”, biliyorsunuz Tanillinin vurulması ve ardından ömür boyu felçli kalmasına yol açan yapıt.

\n

Bu çok değerli yapıtı Hoca”; 1972-75 yıllarında öğrencilerine verdiği uygarlık tarihi dersinotlarından oluşturuyor. Apar topar sonra kitap yüzünden DGMde yargılanıyor.

\n

Mahkemede onu mahkûm etmeyi başaramıyorlar. Ama arkadan vuruyor/vurdurtuyorlar. Yıllar süren acılar, ameliyatlar, tedaviler bir daha onu ayağa kaldıramıyor ama iradesini de teslim alamıyor

\n

Tanilli canla başla bilakis kaldığı yerden daha büyük bir azimle çalışmalarına devam ediyor. Durmaksızın yazıyor ve trajedinin ardından bir düzineyi aşan, birbirinden çarpıcı, ilginç eser üretiyor

\n

Pişman değilim

\n

Uygarlık Tarihinin, Türkan Saylanın anısına ithaf edilmiş 23. baskısının arkasında, Tanillinin İstanbul DGM başkanlığına verdiği savunma var:

\n

Yazdıklarım, yazılması gereken şeylerdi diyorHocao tarihte zincire vurulmak istenen düşünceleri için; Bugün yazmaya kalksam gene aynı şeyleri yazardım. Hiçbiri hakkında, en ufak bir pişmanlık duymuyorum. Kalemimden çıkmış her cümlenin her kelime ve hecenin altında, entelektüel şeref ve haysiyetim yatmaktadır. İnsanım; hayatta dönebileceğim şeyler olabilir. Ama entelektüel şeref ve haysiyetimden -ölüm pahasına da olsa- dönemem. Atilla İlhanın mısraları geliyor aklıma.

\n

O sözler ki kalbimizin üstünde

\n

dolu bir tabanca gibi

\n

ölüp ölesiye taşırız.

\n

O sözler ki, bir kez çıkmıştır ağzımızdan

\n

uğruna asılırız.

\n

Üçü de şimdi artık yok. Ne Server Tanilli. Ne Atilla İlhan. Ne de Türkan Saylan

\n

Birer birer bizleri bırakıp gitseler de, arkalarında böyle çok yiğit birentelektüel şeref, haysiyetmirası bırakıyorlar. Ruhları şad olsun, ışıklar içinde yatsınlar!

\n

Balbayın 1000. gününde \tkıssadan hisse

\n

Tanilliyi uğurlarken Mustafa Balbay da çok yazık ki Silivri Toplama Kampı Zulümhanesinde1000. gününü doldurdu.

\n

Mustafa hapse girerken mini minnacık bir bebek olan ve babasını bugüne değin sadece demir parmaklıklar ardında görebilen oğlu Deniz, şimdi 4 yaşında!

\n

Başka söze gerek var mı?

\n

Mustafa hakkında o gün bugün kesinleşen yargı yok. Ama o tek kişilik hücredehâlâ tutuklu!

\n

Ne acımasız bir toplumuz

\n

Aydınlarını -sayıları sanki çokmuş gibi!- ne büyük hoyratlıkla harcayan toprakların insanıyız!

\n

Uygarlık tarihimi yazdın?

\n

Al sana DGM! DGM olmadı al sana tekerlikli sandalye!

\n

Tanilliye 33 yıl önce reva görülen acımasızlıklar, bugün başka yollar ve biçimlerde sürdürülerek, Silivri zulumhanesihalini alıyor.

\n

Gazetemizde dün Tanillinin elindeBalbay ve tüm aydınlarımızın yanı başındayızyazılı bir pankartla çekilmiş bir fotoğrafı vardı. Tanilli, sağlık sorunlarına rağmen, Balbayın son duruşmalarından birine katılmıştı.

\n

Kimbilir o duruşmada neler geçti Server Hocanın aklından?

\n

Mustafaya bir an önce özgürlüğüne ve sevdiklerine kavuşmasını dilerken; Server Hocamızı, o tarihi savunmasında mahkeme heyetine yaptığı can alıcı hatırlatma ve bir kıssadan hisse ile uğurlayalım:

\n

Ben, içinde yaşadığım çağa ve topluma karşı sorumluluğumu yerine getirdim. Şimdi sorumluluk sırası sizdeUnutmayınız ki siz de çağa ve topluma karşı sorumlusunuz Her mahkeme kararı, onu verenlerin yalnız hayatları boyunca değil, onu verenler hayattan çekildikten sonra da anılır; iyi anılır, kötü anılır ama anılır Sizleri, tarih ve toplum huzurunda sorumluluklarınızla baş başa bırakıyorum.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

‘Belle Époque’ bitti 8 Aralık 2024
Trump, Musk ve Zweig 1 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları