Nilgün Cerrahoğlu
Nilgün Cerrahoğlu nilgun@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Türkiye Sultanını Seçti

14 Haziran 2011 Salı
\n

İsterse diktatör olsun ablacığım! Yeter ki bize hizmet etsin. Erdoğan hizmet ediyor. Yollar, havaalanları, hastaneler, sağlık hizmetleri.. saymakla bitmez. Ben Erzurumluyum. Erzuruma döndüğümde, memleketi tanıyamadım. Bütün Anadolu değişti. Varsın diktatör olsun! Ne var? Benim de, çevremin de oyu AKPye!

\n

Yurdum insanının demokratik duyarlılığı işte bu kadar!

\n

Ekranlarda seçim sonuçları ilan edilirken beynimde ilk yankılanan sözler bunlar; Erzurum İstanbullusubir şoförün bana yaptığı bu beyanlar oldu: İsterse diktatör olsun! Ne mahsuru var ki?diye konuşan Erzurumlu şoför:Ben aldığım hizmete bakarım!demişti.

\n

Daha sonra gözüm Erzurumda AKPnin aldığı sonuçlara ilişti: Yüzde 70 oy aldı bu ilimizde AKP

\n

Halkımız demokratik liderdeğil, sultan istiyor! Sultan seçme prosedürünü demokrasibelliyor.

\n

Dış basın nitekim bu nedenle Türkiye yeni sultanını seçtidedi

\n

Ve Erdoğan bu kez balkona tam bir sultanedasıyla çıktı.

\n

Yanında, bundan önceki balkon koreografilerindenfarklı olarak Hanım SultanEmine Erdoğan da vardı.

\n

Emine Hanım ilk defa balkonda!

\n

Zeynep Oralın evinde dostlarla beraber seçim sonuçlarını izlerken; A Emine Hanım da balkonda!dedim kendimi alamayarak: Bu yeni. Daha önce balkonda hiç Emine Hanımı görmüş müydük?

\n

Nurdan ve Özcan Arca da hemen akabinde; E bu Başkanlık pozu!diye eklediler; ABDde başkanlar eşleriyle birlikte görünüyorlar ya, bu da Erdoğanın Başkanlık yolundaki ilk görüntüsü!

\n

Barack ve Michelle Obama çiftini göz önüne getirip, Erdoğanlara baktığımda ne var ki ben bir Başkandan çok.. bir Hünkârportresiyle karşılaştım. Muhteşem Yüzyıldizisindeki gibi çünkü, resmin orta yerinde ağırlıklı olarak Hünkârbulunmaktaydı. Emine Hanım fiziken orada olmasına karşın; varlığıyla, geri planda kalmıştı.

\n

Erdoğanın ağzından çıkan laflar üstelik, tam bir cihan padişahınayakışacak laflardı.

\n

İstanbul, İzmir, Ankara, Diyarbakır kadar Saraybosna.. Beyrut

\n

Şam.. Ramallah.. Nablus.. Cenin.. Batı Şeria Kudüs.. Gazze.. kazanmıştırdiye konuşuyordu Erdoğan; Türkiye kadar Ortadoğu, Kafkasya, Balkanlar, Avrupa kazanmıştır..dedikten sonra da bilfiil merhametli, adil, âlicenapbir hünkâra yakışır biçimde; 74 milyonun her bir ferdinin yaşam tarzı, inancı, değerleri, bizim üzerimizde mübarek bir emanettirdiye ekliyordu

\n

Devleti şahane döneminde olduğu gibi tıpkı

\n

Osmanlıda da; farklı inanç ve yaşam tarzlarıböyle, sultanın emaneti altındaihsanınakalmamış mıydı?

\n

Haklar bir gecede emanet oldu

\n

Birhukuk devletindeyasa güvencesi altında olması gereken haklarımızınbir gecede böylece, emanetedönüşmüş olduğunu gördük.

\n

Emanetsözcüğünün karşılığına lügatta bakın

\n

Birine geçici olarak bırakılan, teslim alınan kişice korunması gereken şeyoluyor emanet”.

\n

Bundan böyle haklarımız”, Türkiyenin yeni sultanına emanettir!

\n

Erdoğan buemaneti(!) korumak bağlamında; Bize oy verenlerin de, vermeyenlerin de yaşam tarzını, inanç ve değerlerini, onurumuz, namusumuz, şerefimiz olarak göreceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın!sözü veriyor.

\n

Balkondan yapılan bu vaat sonra, kucaklayıcı konuşmakontenjanından düzenin teminatısayılıyor

\n

Balkon konuşmasının diğer adı Mussolini

\n

Demokratik düzenlerde bu şekilde balkon konuşmalarıolmaz. Balkondançünkü ya krallar ya da faşist diktatörler konuşur.

\n

Zoraki Kral/Kings Speechfilmini gördüyseniz eğer; VI. Georgeun Buckingham Sarayıbalkonundan yaptığı konuşmayı hatırlarsınız

\n

Faşizmin anavatanı İtalyada balkon konuşması/discorso del balconedendiğinde, akıllara sadece Mussolini gelir. İtalyan faşizminin lideri, bugün dahi Romada Palazzo Venezia/Venedik Sarayıbalkonundan yaptığı tarihi konuşmalarla hatırlanır. Ve retorik dozunu kaçıran siyasetçiye her daim -ironik manada- Yoksa bu bir balkon konuşması mı?” türü alaylı dokundurmalar yapılır

\n

Erdoğanın 12 Haziran akşamı bol dini motif ve vurgular da kullanarak yaptığı balkon konuşması”; “Başkanlık sistemiadı altında Sultanlık sisteminegeçişin, tarihi kilometre taşını işaretleyen ilk büyük konuşmadır bana göre.

\n

Bu konuşmayı gelecek kuşaklar, büyük olasılıkla tarihe geçenbir konuşma olarak hatırlayacaklar.

\n

Güçlü liderdenhoşlanan ve demokratik hakların tam ne olduğunu keşfetmemiş bu ülkede; CHP gibi kendisini yenilemeye çalışan bir muhalefet partisinin bu kadar kısa sürede, seçmen kitlesini genişletmesi ve oy oranlarını yüzde 20 sınırından yüzde 26lara taşıması; bu arada hiç küçümsenmemesi gereken bir başarı.

\n

Kılıçdaroğlunun yaptığı kısa, öz konuşmada verdiği mesajlar bu açıdan, fevkalade takdire şayan

\n

Sultanlık sistemine giden koşuda, CHP şimdi çok büyük bir zaman yarışıyla karşı karşıya. Yerim kalmadığı için ona da gelecek yazıda değineceğim.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

‘Belle Époque’ bitti 8 Aralık 2024
Trump, Musk ve Zweig 1 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları