Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Biz Gazeteciler 2012'ye Böyle Giriyoruz
Adı “Odatv Davası.” Ama başlıca sanıkları Ahmet Şık, Nedim Şener, Soner Yalçın olan gazetecilerin yargılandığı dava, bir duruşma salonuna sığmıyor.
\nKendi söküğünü dikmekten aciz medyamızdan daha çok, yabancı meslektaşlarımıza “Türkiye’de basın baskı altında. Özgür değil” dedirtecek bir resim çıkıyor ortaya. Basın Yayın Genel Müdürlüğü’nün Cumhurbaşkanı, Başbakan ve ilgili Bakanlar için hazırladığı Dış Basın Özetleri hâlâ yayımlanıyorsa, o tepkileri bizi yönetenler de öğrenebilirler.
\nTutuklu olarak yargılananların sayısı 96 olmuş. Özdeyişlerimiz arasında “İpin ucunu kaçırmak” diye bir anlatım var ya. Türk medyası, yeni bir yıla 96 meslektaşının evlerinden, işlerinden ayrı, üstelik demir parmaklıklar arkasında girmekte olduğunu, özgürlük nutuklarını kimseye bırakmayan, demokrasi paketleri hazırlandığı ninnileri ile kamuoyunu uyutmaya çalışan bu iktidara nasıl anlatacağız?
\nUluslararası boyutta dış dünyaya da açılan işadamlarımız, hafta sonunda arkada bırakacağımız 2011 yılının muhasebesini salt yatırımlar ve istihdam ölçütleri ile değerlendiriyorlar. İfade özgürlüğünü kullanma hakkının nasıl kısıtlandığından habersiz, adeta başka bir ülkede yaşıyormuşçasına davranmak onları rahatsız etse de bunu açıktan söylemiyorlar.
\nDaha doğrusu söylemekten onlar da korkuyorlar.
\nOdatv adını verdiğimiz davanın ilk duruşmasında mahkeme başkanının, “Görevimiz olgularla yakıştırmaları ayırıp bir karar vermektir. Bize ne kadar yardım ederseniz, o kadar hızlı ve adil bir yargılama olur” uyarısı kürsünün sağ ucunda oturan cumhuriyet savcılarının hazırladığı iddianamenin uzunluğu ile çelişiyor.
\nÖnceki günkü duruşma, savcıların hazırladığı upuzun iddialardan sadece 56 sayfasının okunabilmesi ile geçtiği için, dün bu doğrultuda kaç arpa boyu daha gidilebileceğini, bu yazıyı hazırlarken bilemiyordum.
\nHâkimlerin önüne tutuklu olarak getirilen meslektaşlarımızın olabildiği kadar hızlı bir yargılama yapılmasını istemeleri yetmiyor. Onları, polisin fezlekelerine dayanarak sorgulayıp tutuklama istemi ile sorgu yargıcı önüne çıkartan cumhuriyet savcıları da aynı iyi niyeti göstermelidir.
\nOysa daha baştan uzun bir iddianame ile karşılaşılıyor. Savcılar bile kendi hazırladıkları bu dosyaları yeniden okumaya başlamanın vereceği yorgunluk karşısında çözümü TRT’ye ihale etmekte görmüş olmalılar ki İstanbul Radyosu’ndan iki spiker meslektaşımız Yassıada Mahkemesi’nde olduğu gibi yükümlü kılınmış!
\nBöyle bir başlangıç vuruşuna tanık olan sanıklar ne yapsınlar?
\nAralarında en kıdemli sanık olmakla övünüp durumu kara mizaha döken Yalçın Küçük’ün ustaca yaptığı ironilere acı acı gülümsemeyi denemekten başka...
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi
- 35 milyon TL değerinde altın sikke ele geçirildi
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!