Buna ayıp derler...
Özdemir İnce
Son Köşe Yazıları

Buna ayıp derler...

18.08.2024 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Çocukluğumda, bizim Toros insanları “Ayıp oluyor deel mi?” dedikleri zaman, “Ayıba bir nukta goy gayıp olur!” diye dalga geçerlerdi. Anlaşılan, “k” yerine “nokta” diyorlardı. Ancak benim “ayıp” olarak değineceğim “şey”in başına dünyanın bütün “k”lerini koysanız “kayıp” olacak türden değil!

4 Ağustos 2024 tarihli Cumhuriyet gazetesinden aktarıyorum:

[“Hayatımda böyle bir şeye rastlamadım, bunu da yapabilirler diye aklıma bile gelmezdi” diyerek dekontlar paylaşan İmamoğlu şöyle konuştu:

“Çekmeköy Belediyesi, Cumhurbaşkanlığı’ndan 45 milyon lira yardım talep ediyor. 5 Şubat 2024 tarihli belgede görüyoruz ki Cumhurbaşkanlığı ‘şak’ diye bu parayı göndermiş! Hem de seçimden önce. Hem de geri ödemesiz. Çekmeköy Belediyesi’nin sigorta ve vergi borcu ne kadardı? 100 milyon lira. Bitmedi. Ocak 2024’te yine seçimden önce Beyoğlu Belediyesi’ne de 45 milyon lira gönderildi. 2022 Aralık ayı ile Ocak 2024 arasında Beyoğlu’na gönderilen toplam hibe para 70 milyon lira. Belediyenin kamuya borcu 198 milyon lira. İstanbul’daki AK Partili tüm belediyelere seçimde harcanmak üzere 45’er milyon lira hibe para göndermiş. 24 AK Partili belediyeye yolladılar”

‘Silivri’ye gitmedi’

“Saray’ın ortağına para göndermediğini söyleyen İmamoğlu, “25 belediyeleri vardı, 24’üne yolladılar, birine para göndermediler, MHP’li olduğu için Silivri Belediyesi’ne yollamadılar. Cumhurbaşkanlığı 24 ilçe belediyesine seçim için 1 milyar 80 milyon lira para göndermiş. Muhtemelen bir o kadar da İBB başkan adayına (Murat Kurum) gönderdiler. Tüm belediyelere tavsiyem Cumhurbaşkanlığı’ndan para isteyin. Onlar gibi yapmayın gelen parayla SGK borcunu ödeyin” dedi.]

Sanki köy ağası bayramda marabalarına harçlık dağıtmakta! Köy ağası öylesine kendine meftun ki “El neder?” kaygısı bile yok muhteremde. Şu günlerde 23. kuruluş günlerini kutluyorlar ya “Hafıza her gün bayram!” kafasıyla evrensel hatta yerel yıldönümü “Görmemişin bir oğlu olmuş...” hevesiyle kutlamaktalar. Ağalar ve beyler: Kutlama sonu sıfırlı yıllarda yapılır. Ama sıfırı tükettiklerinden olacak, gelenek ve gidenek demeden bayram yapıyorlar.

İki üç tane boşta kalmış milletvekilini ve 50-60 hanelik köylük yerlerin belediye reislerini futbolcu transfer eder gibi para karışılığı tranfer etmişler; sevindirik olup olup çiftetelli oynayacaklar! İstersen 100 milletvekili, 500 belediye reisi transfer et, oyun ne kadar?

MetroPOLL Araştırma’nın nisan (2024) ayında yaptığı “Bu pazar seçim olsa” başlıklı ankete göre, CHP birinci parti olmuş ve AKP’yi 4.8 puanla geride bırakıyormuş. Sonar Araştırma’nın anketine göre: 31 Mart yerel seçimlerinde birinci parti konumuna yükselen CHP’nin anketlerdeki yükselişi sürüyormuş. Sonar Araştırma’nın son anketinde, CHP’nin AKP ile arayı açtığı görülmüş. Buna göre, kararsızlar dağıtılınca iki parti arasındaki fark yüzde 6’nın üzerine çıkmış. 26 ilde toplam 3 bin 271 kişiye “Bugün bir genel seçim olsa hangi siyasi partiye oy verirsiniz” sorusunu yöneltmiş. Kararsızlar dağıtıldığında CHP yüzde 34.7 oy oranıyla ilk sırada yer alıyormuş. AKP’nin oy oranı ise yüzde 28.3 olarak hesaplanmış.

Açlık, aşağılanma, horlanma öylesine yılan zehridir ki öldürmez insanı: Sağırın kulağını, körün gözünü, dilsizin dilini açar. Öyle bir an gelir ki ne Allah kalır ne din kalır ne peygamber kalır. Çocukluk ve gençliğimde çaresiz kalan beş vakit namazlı köylü kadınların, “Bizi görmeyen Allah’ın gözü kör olsun!” dediğini kaç kez duydum.

Erdoğan, partisinin yaş gününde gazetelerin “Kapsamlı değişim mesajı” başlığıyla verdiği nalın keserli bir konuşma yapmış: “Bir dip dalga hareketi olarak doğan, kurulan, büyüyen AK Parti’nin çok kısa sürede milyonların umudu haline dönüştüğünü belirterek ‘Gittiğimiz her yerde büyük bir coşkuyla karşılandık. 7’den 77’ye, toplumun her kesiminden muazzam bir teveccüh gördük. Yorulmuş, tükenmiş, gelecekten ümidini kesmiş, karamsarlık girdabında sürüklenen bir milletin umutlarını yeniden dirilttik. Milletimiz AK Parti’de yıllar sonra kendini gördü; kendi değerlerini temsil eden, samimi, liyakatli, gayretli ve Türkiye sevdalısı kadrolar gördü. Kuruluşumuzun üzerinden yalnızca 14 ay geçmişken, aziz milletimizin takdiriyle ülkeyi yönetme sorumluluğunu, işte bu yüce ruhla üstlendik.’ diyor.” Eee, sonra? Geçmişe mazi derler.

Hadi canım sen de. Senin Türkiye sevdalısı kadron milleti bir dilim ekmeğe muhtaç etti. Kesinlikle yapmayacaksın ya yaparsan din afyonuyla uyuttuğun uysal atın nasıl tekme attığını öğreneceksin!

Yazarın Son Yazıları

Piliç değil bilinç

İnsanın kendisine sorduğu “Ben kimim” sorusu ve bir sorgulayıcının ona sorduğu “Sen kimsin” sorusu, gerçek anlamda, o kişiye varlığının adresini sormaktan başka bir şey değildir.

Devamını Oku
14.12.2025
MHP’li Semih Yalçın’a cevap

7 Aralık 2025 günü yayımlanan ve MHP’nin siyaset dağarı ile tarzını tasvir ettiğim “Vehim denen şey” başlıklı yazıma partinin genel başkan yardımcısı ve yazıda adı geçen kişinin (Semih Yalçın) tepki göstereceğini kuşkusuz tahmin ediyordum.

Devamını Oku
12.12.2025
Tek parti=Cumhuriyet

Tarih cahilleri ve tarih inkârcıları için bir kez daha okunması için dökümlü bir şekilde ve tekrar yazıyorum:

Devamını Oku
09.12.2025
Vehim denen şey

1. Gerçekte var olmayan fakat var olduğu sanılan, varmış gibi tasarlanan düşünce ve zan.

Devamını Oku
07.12.2025
Ekümeniklik mavalı

Şu kavanoz kıçlı dünyada her nesnenin, olgu ve olayın bir tanımı vardır.

Devamını Oku
05.12.2025
Kürtçe güçlendirilecekmiş...

Kürtçe güçlendirilecekmiş, hatta kalıcılaştırılacakmış.

Devamını Oku
02.12.2025
30 Kasım 2007

Gelecek yıllarda adını sık sık anmak zorunda kalacağımız Prof. Dr. Engin Arık (14 Ekim 1948) 30 Kasım 2007 günü (nedeni kuşkulu) bir uçak kazasında ekibiyle birlikte aramızdan ayrılmıştı.

Devamını Oku
30.11.2025
3 Kasım 2002’yi hatırlamak!

3 Kasım 2002 günü olanı, olanları aramızdan kaç kişi anımsamakta?

Devamını Oku
28.11.2025
Eski defterler...

Eski defterler son derece önemlidir.

Devamını Oku
25.11.2025
AKP’yi iktidara getiren seçim

1 Kasım 2002 günü “İki gün sonra 3 Kasım 2002” başlığıyla Hürriyet gazetesinin Avrupa baskısında...

Devamını Oku
23.11.2025
Devri sabık yaratmak

Devri sabık yaratmak, Türkiye siyasi tarihinde yeni gelen yönetimin/iktidarın, kendinden önceki dönemi sorgulaması, hesap sorması vb. anlamında kullanılan ifadedir.

Devamını Oku
21.11.2025
Toplu iğne ve nankörlük

Basında yer alan haberlere göre, Cumhuriyetin kuruluşunun 102. yıldönümü münasebetiyle savunma sanayisindeki gelişmeleri anlatan AKP genel başkanı ve Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan, “Dünya genelinde satılan her 100 İHA’dan 65’ini biz tedarik ettik, 180 ülkeye ürün ihraç ettik. Sizleri 25 yıl geriye götürmek istiyorum, ülkemizde bir toplu iğne üretebiliyor muyduk” demiş.

Devamını Oku
18.11.2025
‘Entel-dantel Özdemir Bey’in itirazı

“Eşit anayasal vatandaşlık...

Devamını Oku
16.11.2025
Bir veda için adagio*

Değerli okurlar, bir terslik yüzünden 28 Mart 2025 günü yayımlanan bu yazıyı bir kez daha okumak zorunda bıraktığım için lütfen bağışlayın beni.

Devamını Oku
14.11.2025
Karakuşi siyaset

Kuzey Kıbrıs’ta cumhurbaşkanlığı seçimini ana muhalefetin adayı Tufan Erhürman’ın kazanmasının ardından, genel kanıya göre, MHP lideri Devlet Bahçeli önemli bir açıklama yaptı.

Devamını Oku
11.11.2025
İşin aslı

Kürtçülerin, Türkiye’nin demokrasi bağlamında atacağı ilk adımın “ilkokuldan üniversiteye Kürtçe anadilde öğrenim hakkının anayasada yer alması talebinin yerine getirilmesi” olduğunu biliyoruz.

Devamını Oku
09.11.2025
Bir kez daha emriniz olur!

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Devlet Bahçeli’nin “terörsüz Türkiye” süreciyle ilgili olarak düşüncelerini eleştiriyor.

Devamını Oku
07.11.2025
Kurtarıcının adı toryum (3)

CERN’in (European Center for Nuclear Research-Avrupa Parçacık Fiziği Araştırma Merkesi) evrenin oluşumuyla ilgili olarak yapmaya başladığı deney Türkiye’yi birden bilim dünyasının göbeğine getirdi.

Devamını Oku
02.11.2025
Kurtarıcının adı toryum (2)

Özdemir İnce: Uranyum bu kadar belalı bir madde, tehlikeli, radyasyon yayıyor.

Devamını Oku
31.10.2025
Dreyfus A la Turca

Hüseyin Gün 4 Temmuz 2025 günü tutuklandığına göre işlem çok daha önce başlamış olmalı. Demek ki Merdan Yanardağ’ın casusluğu (!) o günden çok daha önce belli olmuş olmalı. Öyle değil mi? Gecikme operasyon icabı mı aceba? Yoksa kerrat cetvelini (çarpım tablosunu) bilmeyen kasap hali mi?

Devamını Oku
28.10.2025
Kurtarıcının adı toryum (1)

21 Ekim 2025 Salı günü yayımlanan “Toryum dedikleri şey” başlıklı yazımla “toryum” adlı ender elementle tanıştınız.

Devamını Oku
26.10.2025
Bir kez daha toryum denen mucize

Gazetelerde, kitaplarımda yayımlanmamış yazı(lar) da var zulada.

Devamını Oku
24.10.2025
Toryum dedikleri şey

Ülkemizde edebiyattan en ince bilimlere kadar tuhaf bir alışkanlık vardır.

Devamını Oku
21.10.2025
Dilini eşek arısı soksun!

Eşek arısının nasıl soktuğunu çok iyi bilirim.

Devamını Oku
19.10.2025
UYANIN

Uyanın, uyanın artık, ey yitik insanlar!

Devamını Oku
17.10.2025
Yerçekimi

Yerçekimi denen şeyi ben bulmadığım için ortak mal Vikipedi’ye başvurarak tanımını bilginize sunuyorum.

Devamını Oku
14.10.2025
Sorumluluk

Biraz önce en küçük kardeşim Bülent telefon etti.

Devamını Oku
12.10.2025
Comandante Che Guevara

Deniz kıyısına oturup da denize girmediğim, içki içtiğim günler.

Devamını Oku
10.10.2025
Sisifos olarak

Okuyacağınız yazı 6 Eylül 2020 günü gazetemizde yayımlanmış.

Devamını Oku
07.10.2025
Gündelik hayat ve kuralları

Uzun süredir, gündelik hayatın türlüsüyle, sağlık işleriyle, bilgisayarımla, internetle, telefon santralcılarıyla, sekreterlerle başım hiç de hoş değil.

Devamını Oku
05.10.2025
Yürrü kerreste müdürü

Mersin’de, çocukluğumda, o zamanlar adı Bozkurt olan caddenin üzerindeki Büyük Çıkmaz Sokak’ta (artık çıkmaz değil) otururduk.

Devamını Oku
03.10.2025
Düşman bile yapmaz

Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, doğal zenginlikleri ve tarihi mirasıyla dünya çapında ilgi gören Muğla’nın, rant uğruna tehdit altında olduğunu söyledi.

Devamını Oku
30.09.2025
Müslüman birey yoktur*

Defterlerimden birine yazdığım ancak kaynağını yazmayı ihmal ettiğim alıntı şöyle...

Devamını Oku
28.09.2025
Zırva tevil götürmez (2)

Zırvalıkla ilgili ilk yazıyı 29 Ağustos 2025 günlü Cumhuriyet gazetemizde yayımlamıştım.

Devamını Oku
26.09.2025
RTE ne yapmak istiyor?

Basından bir haber: “Kabine toplantısı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Beştepe’deki sarayında toplandı. Saat 14.30 sıralarında başlayan ve iki saat süren toplantıda, PKK’nin sembolik silah bırakma töreni ve Meclis’te komisyon kurulması çalışmalarıyla devam eden süreç, orman yangınları ve Gazze gibi başlıklar görüşüldü. Toplantının ardından konuşan Erdoğan, CHP’ye seslenerek ‘Siyasette pek çok şeyin kazası olur ama süreci yokuşa sürmenin affı olmaz. Süreç, özellikle ana muhalefet partisi için geçmiş günahlarına kefaret olabilecek bulunmaz bir fırsattır’ dedi.”

Devamını Oku
23.09.2025
Emekliler ve iktidar

Televizyonların emeklilerin hal-i pür melalini tanımlayıp aktarmak için seçtikleri insanların neredeyse tamamı garip bir ruh durumu içinde.

Devamını Oku
21.09.2025
Mahşer günleri

Bu yazıyı yazmaya değerli ve genç yoldaşım Zülâl Kalkandelen’in 3 Eylül 2025 günlü Cumhuriyet’te yayımlanan “Ortadoğu kazanı fokurduyor” başlıklı yazınında yer alan Cengiz Çandar’la yapılan söyleşiden aktardığı şu bölümü okuyunca karar verdim...

Devamını Oku
19.09.2025
Din ve tarafsızlık

Hemen yazalım sonra neyin ne olduğunu açıklayalım: Teokratik yönetimde devlet başkanı genellikle bir dini liderdir.

Devamını Oku
14.09.2025
Rezillik, utanmazlık, alçaklık

31 Ağustos 2025 günlü Cumhuriyet’in birinci sayfasındaki “Zafer coşkusu” manşetin altında yer alan utanç verici haber şöyle...

Devamını Oku
12.09.2025
İmdaat soyguncu vaaarrr!

Google’a “Türkiye’de bilgisayar tamircileri odası var mı?”, “Bilgisayarcılar sendikası var mı?” diye soracaktım.

Devamını Oku
09.09.2025