Özdemir İnce

Hukuksuz hukuk

11 Haziran 2024 Salı

Anayasa Mahkemesi, AKP Genel Başkanı R.T. Erdoğan’ın cumhurbaşkanı sıfatıyla bol keseden çıkardığı birçok kanun hükmünde kararnameyi iptal ettiğini ilan etti. İptal edilen kararname kaç tane bilmiyorum, isterse bir tane olsun.

Basına göre: Anayasa Mahkemesi (AYM), cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin anayasayla uyumunu sağlamak için çıkarılan KHK’de birçok iptale imza attı. Yüksek Mahkeme; KHK kapsamında cumhurbaşkanına rektör atama ve Merkez Bankası (MB) başkanını görev süresi tamamlanmadan görevden alma hakkı tanıyan hükümlerini anayasaya uymama gerekçesiyle iptal etti.

CHP’nin başvurusu üzerine AYM, cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin anayasaya uygunluğunu sağlamak için 2018’de çıkarılan “anayasada yapılan değişikliklere uyum sağlanması amacıyla bazı kanun ve kanun hükmünde kararnamelerde değişiklik yapılması hakkında kanun hükmünde kararname”de Aralık 2023’te toplam 291 iptal kararı vermiş. Kararların gerekçesi önceki gün ve dün Resmi Gazete’de yayımlanarak uygulama süreci başlatılmış. Mahkeme, cumhurbaşkanına tanınan rektör ve YÖK üyelerini atama ve MB başkanının görev süresi tamamlanmadan görevden alma yetkisi başta birçok yetkiyi “anayasaya aykırılık” gerekçesiyle iptal etmiş, AYM’nin bu kararı yeni tartışmaların fitilini ateşlemiş. 2017 referandumuyla kabul gören cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin “hukuksal geçerliliği” de tartışmaların ana konusunu oluşturmuş... Buna uzmanlar “madara olmak!” derler...

“Muş, muş” diye yazıyorum: Bunlar benim basından aktardığım bilgiler. Hiçbir katkım yok.

Eski AYM Raportörü Ali Rıza Aydın da “Altı yıl boyunca cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi hukuksuzluğun üstüne kurularak sürdürülmüş” ifadelerini kullanmış ve “Cumhurbaşkanının uyum hukukunun çöktüğünü görüyoruz. Altı yıl boyunca cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi hukuksuzluğun üstüne kurularak sürdürülmüş” demiş...

“Kararlar, sistemin kurulmasından beri birçok yurttaşın temel hakkının gasp edildiğini bize gösterdi” diyen Aydın, “AYM, cumhurbaşkanı yetkilerini, anayasayla güvence altına alınan temel haklar üzerinden sınırlandırmaya gitti. İptal edilen KHK hükümleri kapsamında yapılan iş ve işlemler sakat duruma düştü. Buradan mağdur olan bireyler ya da topluluklar yönünden ortaya bir hukuksuzluk çıktı. Yasama organının bir an önce bu kararlara yönelik yasa çıkarması gerekir. 12 ay sürenin beklenmesi şartı yok, kapsamlı bir iş olduğu için mahkeme bu süreyi koyuyor” diye eklemiş.

Bir zamanlar, “Seçilmiş Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, pervasızca anayasayı ihlal etmekte, suç işlemektedir. Yüksek Seçim Kurulu’nun cumhurbaşkanı seçiminin kesin sonuçlarını açıkladığı tarih 15 Ağustos’tan beri resmen cumhurbaşkanı olan Erdoğan, anayasanın 101. maddesine aykırı hareket etmektedir. Söz konusu madde açık ve anlaşılabilir içeriğe sahiptir. Anayasanın 101. maddesinin son fıkrasına göre cumhurbaşkanı seçilenin, varsa partisiyle ilişiği kesilecek ve TBMM üyeliği sona erecektir. Artık Erdoğan, 12. cumhurbaşkanıdır. 15 Ağustos’tan sonra siyasi faaliyetlere katılması, başbakanlık, parti genel başkanlığı ve milletvekilliği görevlerini uhdesinde taşıması anayasaya göre imkânsız olacaktır. Ancak Erdoğan hâlâ görevlerinden ayrılmayarak adeta meydan okur gibi parti ve hükümet işleriyle ilgilenmekte, AKP’ye genel başkan atamaktadır” diyen Devlet Bahçeli, bir süre sonra “Erdoğan anayasaya uymuyorsa, anayasayı ona uyduralım!” diyebiliyor.

Bu nasıl iş? AKP’nin iktidara geldiğinden bu yana yaptığı “yasadışı” işler sayılsa büyük bir olasılıkla yasaya uygun işlerinden mutlaka birkaç misli çıkar. Bu nasıl bir kişilik özelliğidir ki kafası, aklı ve gönlü “gayri meşru”ya karasevdalıdır.

Şimdiye kadar sabrettiğiniz alıntı gevezeliğini şimdi okuyacağınız jakoben düşünceyi yazmak için yaptım: Anayasada değişiklik yapıldığı zaman şu madde mutlaka anayasa metninin başında yer almalıdır: “Anayasa Mahkemesi, cumhurbaşkanı anayasada belirlenmiş yetkilerine aykırı işlemler yaptığına, yetki dışı kanun hükmünde kararnameler çıkardığına karar verirse, görevinden alınır ve yüce mahkemede yargılanır! Yargılanma sonunda suçlu çıkarsa hapse mahkûm olur ve vatandaşlıktan atılır.”

Ha şu da var: AYM’nin altı yıl gecikmeyle verdiği kararın “Özrü (ayıbı) kabahatinden büyük!” Kal neymiş, 12 ay beklenecekmiş!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Din ve vicdan hürriyeti 13 Aralık 2024
Üst kimlik olarak İslam 10 Aralık 2024
Yandaş hakem 8 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları