Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Varsayımlar - Gerçekler
Ekonomistler gözlem yaparlar, bu gözlemlerine dayanarak hipotezler oluştururlar; varsayımlara, hipotezlere dayanarak modeller kurarlar, teoriler geliştirirler; modellerin, teorinin geçerliliğini sınar, test ederler. Bazı sınama, test teknikleri olmasına karşın iktisatçının laboratuvarı yoktur; deneme yapamaz, teori ve modelleri fen bilimlerinde olduğu gibi test edemez, doğrulayamaz; bu nedenle modellerin ardındaki varsayımları, hipotezleri bilmek, varsayım ve hipotezlerin geçerliliği çerçevesinde modelleri, önerileri değerlendirmek gerekir.
\nBu açıklanan genel bilgiler çerçevesinde dillere persenk tam rekabet, serbest rekabet koşullarını yineleyip bu tür savların, modellerin geçerliliğini bir kez daha irdelemeye çalışayım.
\n***
\nTam rekabet, serbest rekabet, belirli koşulların varlığına bağlıdır ve ancak bu koşulların varlığı halinde geçerlidir.
\n• Piyasada alıcı ve satıcı çok sayıdadır. Piyasa, alıcı ve satıcı sayısı açısından atomistik bir yapıya sahiptir.
\n• Hiçbir alıcı ve satıcı, piyasada oluşan fiyatı etkileyemez; piyasada oluşan fiyat alıcı ve satıcılar için veridir.
\n• Üretilen ürün benzeşiktir (homojendir) veya ürünler arasında tam ikame, birinin yerine değerinin kullanılması olanağı vardır.
\n• Tüketiciler, rasyonel, akılcı hareket ederler. Marka bağımlılığı, firma sadakati söz konusu değildir. Tüketiciler, benzeşik ürünü en elverişli fiyattan satın alırlar.
\n• Endüstriye giriş-çıkış serbesttir, fiziki, yasal ve ekonomik engel yoktur. Endüstriye giriş ve çıkışın maliyeti ya yoktur ya da giriş çıkışı etkileyici, caydırıcı düzeyde değildir.
\nÖzetlediğimiz koşullar, günümüzde hizmet, mal ve finansal pazarlarda mevcut değildir. Söylemlere karşın tam rekabet, serbest rekabet piyasası, teorik, yalnız ekonomiye giriş kitaplarında yer alan bir piyasa düzenidir.
\nGünümüz pazarlarında üretici sayısı genelde sınırlıdır. Pazarda çok sayıda üretici olsa, dahi ürünleri birbirleri yerine bir ölçüde ikame edilebilir olsa da tekelci rekabette gözlendiği gibi tam benzeşik değildir. Kaldı ki firmalar arası birleşmeler, krizler, araştırma, ilk tesis ve kuruluş giderlerinin yüksekliği, marka bağımlılığı, çok sayıda üreticinin bulunduğu tekelci rekabet piyasalarını da sınırlı sayıda üreticinin bulunduğu, oligopol piyasalarına dönüşmektedir.
\n***
\nTüketicilerin rasyonel, akılcı davrandıkları, günümüz gözlemlerine, yaşamına tamamen ters düşen karşıt bir varsayımdır. Reklam, tanıtım faaliyeti genelde tüketicinin yönlendirilebileceği, istenen yönde algılandırılabileceği, farklılık imajı yaratabilme kabulüne, gözlemine dayanmaktadır. Marka bağımlılığı, firma sadakati, ürün farklılığı, üstünlüğü imajı yaratma, pazarlama faaliyetinin odağını oluşturur. Yaşamda “tüketici egemenliği, tüketicinin rasyonel davranışı” sadece slogan olarak kalır.
\nGünümüzde, gerek piyasada faaliyet gösteren büyük firmaların izledikleri politikalar, engelleme taktikleri, sahip oldukları üstünlükler, gerek yasal düzenlemeler ve firma kurmada batak diye nitelendirilen giderlerin yüksekliği, hatta bazı yasal düzenlemeler, piyasaya girişleri zorlaştırmaktadır.
\nFinansal pazarlar da tam rekabet düzenini bozmakta, piyasaya girişi, rekabeti zorlaştırmakta; büyük firmalar için rekabet avantajı sağlamaktadır. Bazı bankalar, müşteri olarak büyük firmaları yeğlemekte, yeni kuruluşları riskli olarak görmektedirler. Menkul değer çıkarma yoluyla kaynak sağlama da yasal olarak ya da fiilen büyük firmalara tanınan bir finansman olanağı olmaktadır.
\n***
\nGerçekçi varsayımlara dayanmayan analizler, öngörüler, ideolojik yaklaşımlar büyük sermayenin çıkar ve egemenliğini korumaya yönelik önlemler, söylemler, dayatmalar, sorunlara çözüm getirmemekte, tersine ağırlaştırmaktadır. Kriz süreleri uzamakta, krizler derinleşmektedir.
\nEkonomik sorunlara çözüm getirmek, krizleri engellemek en azından etkileri hafifletmek, kaynak israfını önlemek, kaynakların toplum lehine kullanılmasını sağlamak için iktisat öğretisinin mevcut kalıplardan kurtarılması, alternatiflerin ortaya konulması gerekir. İktisadın bir tanımı da alternatifler arasında seçimin mantığı olmasıdır.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!
- Hatay’da yaşayan alevi yurttaşlar kaygılı