Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Şahin Aybek
Eğitim felsefeniz yoksa siz de yoksunuz!
İnsan sadece eğitimle insan olabilmektedir ve MEB, yerel eğitim felsefemize de dayanan daha güçlü
bir eğitim felsefesine yaslanmak zorundadır.
MEB’in eğitimde başarıyı yakalayabilmemiz için öncelikle bütün eğitimimizin ana su deposu, kaynağı olan eğitim felsefemizi daha da netleştirmesi gerekmektedir. Çünkü eğitimde yol haritamızın belli olması için öncelikle nasıl, ne için ve ne tür bir insan yetiştireceğiz sorusuna felsefi olarak yanıt vermemiz gerekmektedir. Eğitim sistemimizin dünyada hak ettiği yeri alabilmesi ve mevcut kaynaklarımızı en üst düzeyde kullanıp; dünyada eğitimin başkenti olabilmemiz için eğitimimizi felsefi bir zemin üzerinden temellendirmek ve anlamlandırmak zorundayız. Eğitime ancak felsefi olarak yaklaşarak öğrencilerimize hangi değerleri, bilgileri öğreteceğimizi, evrensel anlamda onlara hangi bilgileri vereceğimizi ana hatlarıyla belirleyebiliriz.
Eğitim Felsefesi Olmadan Eğitim Alanını Meydana Getiren Kavramları Sorgulayıp;
Çözümleyemezsiniz
Eğitim felsefesi MEB tarafından genel müdürlüğü kurulması gerekecek kadar hayati değerdedir. MEB ancak böylelikle; Türkiye’nin eğitimini felsefi bir tutum ve yöntemle ele alabilir, eğitim alanını meydana getiren yöntemleri sorgulayıp, çözümleyebilir. Eğitimin amaçlarını, eğitimi belirleyen temel etkenleri ancak eğitim felsefesiyle inceleyebilirsiniz. Immanuel Kant’ın söylediği üzere, insanın sadece eğitimle insan olabildiğini düşündüğümüzde eğitime yön veren eğitim felsefesinin de ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anlamış oluyoruz. Bu kadar önemli olan eğitim felsefesinin felsefenin bir alt dalı olduğunu düşündüğümüzde, eğitim felsefesinin de aynı felsefe gibi ontolojik, epistemolojik, etik ve politik boyutları bulunmaktadır. Ontolojik ve epistemolojik boyutlar eğitim felsefemizin teorik yönünü oluştururken; etik ve politik yönler ise pratik yönlerini oluşturmaktadır. İşte MEB, tüm bu yönleri kavrayarak ülkemizin eğitimini daha iyiye götürebilir.
MEB, Eğitim Felsefesi İle Ne Yapabilir?
MEB, eğitimin ne olduğunu, eğitimin ölçütlerini; eğitim felsefesinin eleştirel-kavramsal ve normatif boyutlarıyla ortaya koyabilir. Eğitimin anlamları eğitim felsefesiyle ortaya konarak; eğitimden ne anlaşılması gerektiği analitik-preskriptif-eleştirel ve sorgulayıcı eğitim felsefelerinin ışığında ortaya konabilir. Tarihsel süreç içerisinde üç ana eğitim felsefesi eğitim sistemlerine komple ya da parçasal olarak; yani eklektik bir şekilde hâkim olmuştur. Bu temel eğitim felsefesi yönelimleri, preskriptif, analitik ve eleştireldir. Eğitim felsefesinin en eskisi olan preskriptif yönelim; normatif ya da buyurucu diye de adlandırılmaktadır. Bunun başlıca temsilcileri; Platon, Locke, Rousseau ve Kant’tır. Bu bir yanıyla da idealist, realist, spirütülast, natüralist, kültürel, pragmatist ve bireyci yaklaşımları da kapsayan klasik eğitim felsefesidir. Yani; preskriptif yönelim klasik eğitim felsefelerinde vücut bulur, somutlaşır.
Analitik ve Eleştirel Eğilim Çağımıza Yakın Eğitim Felsefeleridir
Preskriptif eğitim felsefesinden sonra dünya eğitim sistemlerinde daha çağdaş olan analitik ve kritik- eleştirel eğilim kendini hissettirmiştir. 20.yüzyıl Anglosakson felsefesine dayanan analitik eğitim felsefesi, eğitimle ilgili önerilerde bulunmak yerine; kavuşturmaya, analiz etmeye, çözümlemeye çalışır. Son olarak da; kritik yani eleştirel eğitim felsefesi ise ideolojilerin yarattığı yanılsamaları ortadan kaldırmaya çalışır. Yani; ideolojilerin sınıfların çıkarlarını yanlış temsil eden, eğitimde fırsat eşitsizliklerine yol açan maskelerini düşürmeye çalışır. Bu yönüyle eleştirel eğitim felsefeleri daha adil bir toplum yaratma amacındadırlar.
MEB, Yerel Eğitim Felsefemize De Dayanan Daha Güçlü Bir Eğitim Felsefesine Yaslanmak
Zorundadır
MEB, yerel ve evrensel değerleri dengeleyen bir eğitim felsefesi ortaya koyabilmek için gerek kendi eğitim tarihimize ve eğitim felsefemize; gerekse de preskriptif, analitik ve eleştirel eğitim felsefelerine daha fazla hâkim olmak zorundadır. Platon’un “Devlet”indeki, Locke’un “Eğitim İle İlgili Bazı Düşünceler”indeki, Rousseau’nun “Emile”sindeki, analitik ve eleştirel eğitim felsefelerindeki eğitim felsefeleri yerel kültürümüzle sentezlenerek; eklektik bir eğitim felsefesi ortaya konma zorunluluğu ortadadır. MEB nasıl, niçin ve ne tür bir insan yetiştireceğiz, sorusuna felsefi yanıt verip; eğitimimizi meydana getiren kavramları, sorunları sorgulayıp çözümlemek ve eğitimimizin ontolojik, epistemolojik, etik ve politik boyutlarını ortaya koyabilmek için eğitimimizi güçlü bir eğitim felsefesine dayandırmak zorundadır. Unutmayalım, Immanuel Kant’ın söylediği üzere, insan sadece eğitimle insan olabilmektedir. Ve eğitim felsefeniz yoksa siz de yoksunuz! Türkiye Hepimizin, Eğitim Hepimizin…
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Olimpiyat kürsüsünde bir köy enstitülü
17 Nisan 2023
Eğitim her şeyin mubah olduğu bir alan halini alıyor
12 Nisan 2023
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Esad'a ikinci darbe
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- O ülke Suriye büyükelçiliğini açıyor!
- Sette kavga çıkmıştı: Siyah Kalp dizisinde flaş ayrılık