Yoruldu-k
Zafer Arapkirli
Son Köşe Yazıları

Yoruldu-k

23.07.2021 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Yetişkin hayatım, daha doğrusu profesyonel hayatım boyunca en dikkat çekici gözlemim, kurumların yani örgütlü yapıların sağlıklı çalışmamasının en başta gelen nedenlerinden birine dair gözlemim şudur:

Demokrasinin “camdan dışarı fırlatılıp atıldığı” ve istişarenin (görüş alışverişi - danışma), müzakerenin (tartışma), münazaranın (fikir yarıştırmaca) ve murakabenin (denetim) gündemden çıkarıldığı bir ortamda alınan kararlar asla ve kat’a sağlıklı olamaz.

Bunun en tipik örneklerini, şirkette ya da kurumda “Herkesten üstün, her şeyi herkesten çok iyi bilen, herkesten daha yüce” nitelikleri olduğuna inanılan bir “Beyefendi/Hanımefendi”nin bulunduğu yerlerde görürüz. Ona itirazın mümkün olmadığı (ya da mümkün olmadığına inanılan), farklı nedenlerle (çoğu zaman iş, makam ve ekmek korkusu, dışlanma ve şeytanlaştırılma (ve hatta bedel ödetilme - cezalandırılma korkusu ile) kimsenin itiraz etmeye cesaret edemediği durumlardan söz ediyorum.

Bahse girebilirsiniz. Oralarda alınan tüm kararlar (evet, iddia ile söylüyorum tüm kararlar) yanlıştır ya da yanlış sonuçlara götürür. Hep alkış vardır. Kritik sıfırdır. Bu da “doğru gibi görünen” kararların bile yanlış uygulama yoluyla yanlışlara neden olmasını beraberinde getirir.

Şirket ya da kurum ölçeğinde zarar, küçülme, başarısızlık ve belki iflasa sürükleyen bu durum, ülke söz konusu olduğunda, milyonların ağır bedeller ödediği ve gelecek nesillere de yansıyacak çok daha ciddi ve vahim sonuçları olan bir yıkıma götürür.

Türkiye’nin iki gündür tartıştığı “Cumhurbaşkanı’nın bayram münasebeti ile yayımladığı bir video mesajdaki fiziksel ve buna bağlı muhtemel zihinsel - muhakemesel tükenmişlik yorumları” yapılan görüntüleri, bu bağlamda okuyun.

Başlangıçta “Saygı ve itibar”dan kaynaklanan bir şekilde elit bir “çekirdek kadro” ile yolu açılan bu “otoriter ve tek ağza bakan” yönetim modeli, tarihteki benzer modellerinde hep kanıtlandığı üzere, bir aşamada, o “elit ve çekirdek” kadronun da “başını yiyecek” ve lideri (kuşkusuz kendi iradesi ve tercihi ile de) yalnız başına bırakacak, geri kalanların da korkudan “ilişemediği” ve sonuçta hata üstüne hata yaptıran bir yere doğru sürüklenmiştir.

Eğitim alanında ağır bir yıkıma, rektör atamasında anlaşılmaz bir akıl tutulması içinde alınan kararlara, sağlıkta bir ülkenin ağır bir fatura ödediği ve her geçen gün vahim bir tabloya sürüklendiği yanlış politikalara, dış siyasette ağzını her açtığında devleti bugün ve gelecekte zor durumda bırakacak fikir ve kararlara, ekonomide iktisat fakültesi birinci sınıf öğrencilerine bile saç baş yolduracak seviyede “bilim dışı, kitap dışı, dünya dışı ve akıldışı” karar ve fikir yürütmelere kadar her alanda ağır bir faturadan söz ediyorum.

Bedelini 3 - 5 milyon cirolu bir şirket, ya da 3 - 5 bin kişilik bir kurum ödese, belki “Eh, bize ne? Ne yapalım” denilebilecek bir durum bu. Ancak, kurucularının ve dedelerimizin, babalarımızın, ağır bedeller ödeyerek yarattıkları bir Yüce Cumhuriyet’ten ve artık tahammülü kalmayan, sadece kendisini değil gelecek nesillerini de kaygı içinde bırakan bir toplumdan, bir Yüce Millet’ten söz ediyoruz.

Bu kötülüğün sürmesine kimsenin hakkı yok artık.

Türkiye Cumhuriyeti’nin bir an önce demokrasinin ve istişarenin, yani aklın - bilimin egemen olduğu bir sisteme geçmesi için vakit gelmiş, geçmektedir.   

Bunun da yegâne yolu seçimin bir an önce yapılması ve başta “karar verici (Yürütme) - yasa yapıcı (Yasama) ve bunlara bağlı olarak hukuku sağlayıcı (Yargı) kadrolarının yenilenmesi - tazelenmesi” şarttır.

Bunu yapamadığımız her bir dakika, hatta her bir saniye, ülke ve toplumun, “o meş’um video mesajı”ndaki görüntü ile paralel hale gelmesine yok açmaktadır.

İstiklal Marşımız’dan göndermeli bir mesajla vurgulamak isterim:

“Yapma Kurban Olayım!..”

Siyasetin içindeki (iktidar - muhalefet) herkesin, bu korkunç gidişatı görmesi ve bir an önce harekete geçmesi gerekmektedir.

Gün, oturup izleme günü değildir.

Hepimizin bekası için harekete geçin artık.

Sandık. Bir an önce sandık.

Yazarın Son Yazıları

Mektep...

Mektep...

Devamını Oku
29.12.2021
Yandaşlık zor zenaat

Yandaşlık zor zenaat

Devamını Oku
24.12.2021
Nas Nas Paraları Leyla’ya...

Nas Nas Paraları Leyla’ya...

Devamını Oku
22.12.2021
Sefil bir tiyatro

Sefil bir tiyatro

Devamını Oku
17.12.2021
Kezzap

Kezzap

Devamını Oku
15.12.2021
İşte, bunun için sevmiyoruz

İşte, bunun için sevmiyoruz

Devamını Oku
10.12.2021
‘Gelmekte olan’ değişmez

‘Gelmekte olan’ değişmez

Devamını Oku
08.12.2021
Millete ‘nanik’ yapıyorlar...

Millete ‘nanik’ yapıyorlar...

Devamını Oku
03.12.2021
Dördüncü kuvvetin kuvveti

Dördüncü kuvvetin kuvveti

Devamını Oku
01.12.2021
Fırıl, fırıl, fırıl...

Fırıl, fırıl, fırıl...

Devamını Oku
26.11.2021
Kreşendo zamanı

Kreşendo zamanı

Devamını Oku
24.11.2021
‘Bu can bu bedenden çıkmadan...’

‘Bu can bu bedenden çıkmadan...’

Devamını Oku
19.11.2021
‘Açık yaralar’ ve Kılıçdaroğlu

‘Açık yaralar’ ve Kılıçdaroğlu

Devamını Oku
17.11.2021
Bugs Bunny’nin ölümü

Bugs Bunny’nin ölümü

Devamını Oku
12.11.2021
Tehlikenin farkındayız

Tehlikenin farkındayız

Devamını Oku
10.11.2021
Ekmek Bulamıyorsanız...

Ekmek Bulamıyorsanız...

Devamını Oku
05.11.2021
‘Sana ne oluyor ki?’

‘Sana ne oluyor ki?’

Devamını Oku
03.11.2021
‘İçişleri’ yalanı...

‘İçişleri’ yalanı...

Devamını Oku
27.10.2021
Milletle alay etmenin dozu kaçtı

Milletle alay etmenin dozu kaçtı

Devamını Oku
22.10.2021
‘155’i ararım!..’

‘155’i ararım!..’

Devamını Oku
20.10.2021
Giderayak güldürüyorlar

Giderayak güldürüyorlar

Devamını Oku
15.10.2021
Kazanımlar, kayıplar...

Kazanımlar, kayıplar...

Devamını Oku
13.10.2021
Taklitler, mukallitler...

Taklitler, mukallitler...

Devamını Oku
08.10.2021
6 Ekim ruhu

6 Ekim ruhu

Devamını Oku
06.10.2021
Antikorun Kadar Konuş!..

Antikorun Kadar Konuş!..

Devamını Oku
01.10.2021
Otokrat

Otokrat

Devamını Oku
29.09.2021
New York Seferi Abuklukları

New York Seferi Abuklukları

Devamını Oku
24.09.2021
Ayran - tahtırevan

Ayran - tahtırevan

Devamını Oku
22.09.2021
‘Al gülüm - Ver gülüm’

‘Al gülüm - Ver gülüm’

Devamını Oku
17.09.2021
Makas değişikliği (15.09.2021)

Makas değişikliği

Devamını Oku
15.09.2021
‘Ben yaptım abi’ devri...

‘Ben yaptım abi’ devri...

Devamını Oku
10.09.2021
‘Ali Bey kafası’

‘Ali Bey kafası’

Devamını Oku
08.09.2021
‘Cüppeli hâkim’

‘Cüppeli hâkim’

Devamını Oku
03.09.2021
Ne işimiz vardı?

Ne işimiz vardı?

Devamını Oku
27.08.2021
Yahu, siz aklınızı mı yitirdiniz?

Yahu, siz aklınızı mı yitirdiniz?

Devamını Oku
20.08.2021
‘Alarm zili’ mi dedin?

‘Alarm zili’ mi dedin?

Devamını Oku
13.08.2021
Rehber belli: Bilim

Rehber belli: Bilim

Devamını Oku
06.08.2021
Niye ‘sondan’ başlıyoruz?

Niye ‘sondan’ başlıyoruz?

Devamını Oku
30.07.2021
Yoruldu-k

Yoruldu-k

Devamını Oku
23.07.2021
O kelepçe…

O kelepçe…

Devamını Oku
16.07.2021