Yerli ve milli kindarlık, faşizm
Ahmet İnsel
Son Köşe Yazıları

Yerli ve milli kindarlık, faşizm

16.09.2017 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Bugün Türkiye’de iktidardaki gücün ve devletin asli niteliği faşist midir? Son derece baskıcı, kendi destekçilerini milletin parçası, ona muhalefet edenleri ise ülkede yaşayan yabancılar ve hatta iç düşman olarak gören bir anlayışı, iktidardaki güç, her gün çeşitli vesilelerle sergiliyor. Bu sadece faşizme özgü bir tavır değildir. İktidardaki güç dindar, daha doğrusu mutaassıp bir toplum yapısı ve kültürü dayatıyor. Mutaassıp sözcüğünü bir arkadaşımın “düne kadar buna mutaassıp derdik, şimdi muhafazakâr moda oldu” demesi üzerine kullanıyorum. Gerçekten muhafazakârlık sözcüğünün karşılamaya yetmediği, sadece “dinbazlık” da olmayan bir reaksiyoner tutku söz konusu.
Bütün bunlar faşizmin iktidarda olduğunu kanıtlamak için yeterli değil. Yürürlükte -şimdilik(?)- tek parti rejimi yok. Ama bir partinin, HDP’nin meşruiyetini inkâr eden bir milliyetçi ittifak iktidarı var. Devletin bir yüzyıla yakın süredir sergilediği Kürt korkusu refleksinin baskın çıkmasına denk düşüyor. Seçimler -şimdilik(?)- çoğulcu ve zamanında yapılıyor. Seçim yarışı son derece eşitsiz, baskı ve yasaklamalarla artık damgalı ama son halkoylamasına kadar oy verme ve sayım işlemlerinin üzerine koyu bir şaibe gölgesi düşmemişti. Seçim güvenliğinin ve hukuk güvenliğinin kalmadığı, çoğu karar ve gelişmenin bir kişinin iradesine bağlandığı rejim, kaçınılmaz olarak faşizmi işaret etmez. Otokrasi olarak tanımlamak, bunun bir istibdat yönetimi olduğunu vurgulamak, bununla siyasal alanda mücadele etmek açısından daha gerçekçi olabilir.
Buna karşılık, Türkiye toplumunda dört dörtlük faşizm odakları, nüveleri olduğu apaçık bir olgu. Bu yeni değil. Irkçı, aşırı milliyetçi, saldırgan, yağmacı, bağnaz tezahürleri, bu ülkede 1915’ten bugüne birçok defa kendini gösterdi. Şimdi bir yandan milliyetçiliğin, diğer yandan mutaassıplığın körüklendiği bir ortamda giderek kabarıyor bu faşist damar. Şortlu kadından Kürt kimlikli gence yabani duygularını kusuyorlar. Aysel Tuğluk’un annesinin cenazesine yapılanlar, bu yerli faşizmin bütün yönleriyle kendini gösterdiği örnek vakadır. “Buraya terörist cenazesi gömdürmeyiz. Buraya Ermeni, Kürt, Alevi gömdürmeyiz. Ermeni döllerini istemiyoruz!” diye haykıranlar, bizim yaşadığımız topraklarda Ermeni, Kürt, Alevi yaşatmayız diyorlar. İşte bu yerli ve milli kindarlığın, faşizmin sesi ve eyleme geçmiş halidir.

***

Bu yerli ve milli kindarlığı maşa olarak kullanan devlet güçlerinin Hrant Dink’i öldürtmesinin üzerinden on yıl geçti. Dün akşam, Hrant’ın doğum yıldönümü vesilesiyle dokuz yıldır verilen Hrant Dink İnsan Hakları Ödülü töreni yapıldı. Bu yıl ödül Türkiye’de insan hakları mücadelesinin en önde gelen isimlerinden avukat Eren Keskin’e ve bu mücadeleyi etkileyici sanat etkinlikleriyle sürdüren Çinli sanatçı Ai Weiwei’ye verildi. İnsan hakları mücadelesinin anlatıldığı bir videoda, Türkiye’de şu an sudan sebeplerle tutuklu bulunan insan hakları savunucuları da anıldı.
Rakel Dink, açılış konuşmasında, Özlem Dalkıran’ın şahsında tutuklu bulunan bütün arkadaşlarımıza bu vesileyle seslendi. Sözü Rakel Dink’e bırakıyorum: “Bugün düşünce suçundan hapiste olan onlarca yazar çizer var. Buradan hepsini hatırlarken izninizle bu konuşmayı 5 Temmuz’da gözaltına alınan ve tutuklanan insan hakları savunucularından Özlem’e seslenerek bitirmek istiyorum.
Sevgili Özlem kardeşim,
Doğruluk yolunda, doğruluk uğruna, hak ve adalet uğruna tutuklu oluşun bile onurlu ve erdemli duruşunun kanıtıdır. Canım benim, bu satırları karalarken gözyaşlarım sel olmuş akıyor, tutamıyorum. Cinayetin ilk anından beri yanımızda oldun, aslında sen tüm haksızlığa uğrayanların yanındasın. Sakin, güvenilir, özverili, alçakgönüllü, arkadaşça ve dirayetli, bilinçli bir içtenlik ve sevecenlikle destek oldun, varlığınla elimi tuttun. On yıldır, seni tanıdım. Duruşunla, cesaret ve hayata dair farkındalık aşıladın birçok kişiye. Sana ve arkadaşlarına olanlar, sevgili Özlem, maalesef bu ülkede, ülkemizde oluyor. Ülkemizin tarihi maalesef bunu yaptığı kara sayfalarla dolu ve maalesef ‘gurur tahtı’ndan hiç inmiyor. Adliyede, annenle beklerken, tutuklanmadan çıkacağınızı ummuştuk... Artık olanlara mantık yürütemiyorum. Sadece çocukça bir ümitle, iyiliğin kötülüğü yine iyilikle alt etmesini diliyorum...”
Yerli ve milli kindarlığı körükleyerek faşizmi besleyenler, sırtlarını sıvazlayanlar insanlığa karşı '73uç işlediklerini bilmelidirler.  

Yazarın Son Yazıları

Hınç politikaları ve nihilizm

Hınç politikaları ve nihilizm

Devamını Oku
04.09.2018
Bir otokrat prototipi

Bir otokrat prototipi

Devamını Oku
01.09.2018
Kayırma ekonomisinin bedeli

Kayırma ekonomisinin bedeli

Devamını Oku
28.08.2018
Üzerine suç atmanın dayanılmaz hafifliği

Üzerine suç atmanın dayanılmaz hafifliği

Devamını Oku
25.08.2018
Trump ve yeni otoriterizm

Trump ve yeni otoriterizm

Devamını Oku
21.08.2018
Büyük kriz gözüktü

Büyük kriz gözüktü

Devamını Oku
14.08.2018
İş Allah’a kalınca....

İş Allah’a kalınca....

Devamını Oku
11.08.2018
Anti-konformist gericilik ve yavaşlayan küreselleşme

Anti-konformist gericilik ve yavaşlayan küreselleşme

Devamını Oku
07.08.2018
Yeni-patrimonyalizm üzerine

Yeni-patrimonyalizm üzerine

Devamını Oku
04.08.2018
Liberalizmden doğan otoriter kapitalizm

Liberalizmden doğan otoriter kapitalizm

Devamını Oku
14.07.2018
Erdoğanizm Türkiyesi

Erdoğanizm Türkiyesi

Devamını Oku
10.07.2018
Post-komünist otoriter kapitalizm

Post-komünist otoriter kapitalizm

Devamını Oku
07.07.2018
Otoriter kapitalizmin geleceği

Otoriter kapitalizmin geleceği

Devamını Oku
03.07.2018
Kindar nesil böyle yetiştirilir

Kindar nesil böyle yetiştirilir

Devamını Oku
30.06.2018
Durum budur…

Durum budur…

Devamını Oku
26.06.2018
Yarın ve ötesi

Yarın ve ötesi

Devamını Oku
23.06.2018
Paçalardan akan ne?

Paçalardan akan ne?

Devamını Oku
19.06.2018
Kibrin otokrat hali

Kibrin otokrat hali

Devamını Oku
16.06.2018
Siyasette yalan ve yanlış

Siyasette yalan ve yanlış

Devamını Oku
12.06.2018
Tayyip Erdoğan pişman mıdır?

Tayyip Erdoğan pişman mıdır?

Devamını Oku
05.06.2018
Gazeteci istihbaratçıyla işbirliği yapınca...

Gazeteci istihbaratçıyla işbirliği yapınca...

Devamını Oku
02.06.2018
Dindaş/ırktaş demokrasisi

Dindaş/ırktaş demokrasisi

Devamını Oku
29.05.2018
Cumhurbaşkanı koruması PÖH’e teslim

Cumhurbaşkanı koruması PÖH’e teslim

Devamını Oku
26.05.2018
Üfürükçü hoca analizleriyle ekonomiyi yönetmek

Üfürükçü hoca analizleriyle ekonomiyi yönetmek

Devamını Oku
22.05.2018
HDP’nin alacağı oyun önemi

HDP’nin alacağı oyun önemi

Devamını Oku
19.05.2018
AB Sayıştayı’ndan YİP uyarısı

AB Sayıştayı’ndan YİP uyarısı

Devamını Oku
15.05.2018
Enkaza işaret etmek yeterli değil

Enkaza işaret etmek yeterli değil

Devamını Oku
12.05.2018
Diktatörler seçimle gider mi?

Diktatörler seçimle gider mi?

Devamını Oku
08.05.2018
HDP kilit parti olabilir

HDP kilit parti olabilir

Devamını Oku
05.05.2018
Seçim öncesi 1 Mayıs

Seçim öncesi 1 Mayıs

Devamını Oku
01.05.2018
Uzatmalı iktidar Ermenistan’da beş gün sürdü

Uzatmalı iktidar Ermenistan’da beş gün sürdü

Devamını Oku
24.04.2018
Ahlak düşkünlüğü siyaseti ve huzur ihtiyacı

Ahlak düşkünlüğü siyaseti ve huzur ihtiyacı

Devamını Oku
21.04.2018
Başkanlığı bir türlü bırakamayanlar

Başkanlığı bir türlü bırakamayanlar

Devamını Oku
17.04.2018
Trump’ın kuyruğundaki Macron

Trump’ın kuyruğundaki Macron

Devamını Oku
15.04.2018
Fransa’da yeniden laiklik tartışması

Fransa’da yeniden laiklik tartışması

Devamını Oku
14.04.2018
Satranççıya karşı tavlacı

Satranççıya karşı tavlacı

Devamını Oku
10.04.2018
Seçimli tek adam olmanın bazı zorlukları

Seçimli tek adam olmanın bazı zorlukları

Devamını Oku
07.04.2018
Sessiz devrimden kültürel karşıdevrime

Sessiz devrimden kültürel karşıdevrime

Devamını Oku
03.04.2018
Macron SDG’ye hangi vaatte bulundu?

Macron SDG’ye hangi vaatte bulundu?

Devamını Oku
31.03.2018
Irkçılığı besleyen yalan haberler

Irkçılığı besleyen yalan haberler

Devamını Oku
27.03.2018