Kafana göre takıl kanka
Aslı Aydıntaşbaş
Son Köşe Yazıları

Kafana göre takıl kanka

14.01.2018 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Kuşkusuz kurallar belli olsa, keyfi bir düzen olmasa, bel altı vurulmasa, hak ve demokrasi mücadelesi çok daha kolay olacak. O zaman tüm zorluklara katlanmak, baskıları göğüslemek daha bir mümkün gözükecek.
Ancak gel gör ki, ne oyunun kuralları ne de memleketin kanunları belli. Maçın hakemini de, kaleyi de, takımın ligdeki yerini de, her saniye değiştiriyorlar. Sonra da zaten eli kolu bağlanmış insanlardan hak mücadelesi bekliyorlar.
Kolay değil.
Bunları söylememe neden olan, cuma günü hukuk devleti noktasında yaşanan iki vahim gelişme. Daha doğrusu, bize hukuk devletinde yaşamadığımızı hatırlatan iki olay. Birincisi, malum Selahattin Demirtaş’ın mahkemesi. Demirtaş, sokağı doldurup taşıran büyük bir sevgi seliyle Bakırköy’de Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a hakaretten mahkemeye çıktı. HDP liderinin tutuklanmasının ne kadar vahim bir durum olduğunu, yaptığı basın toplantılarına istinaden terör bahanesiyle 6 milyonluk milli iradenin gasp edilmesinin ne büyük bir tarihi çirkinlik olduğunu anlatmama gerek yok. Bunları zaten yazdım geçmişte.
Ancak Demirtaş’ın cuma günü mahkemeye çıkması bambaşka bir açıdan bir hukuk ihlaliydi. HDP lideri, hâlâ milletvekili. Demirtaş’ın dokunulmazlığı, Ahmet Davutoğlu’nun başbakan olduğu dönemde sadece bazı spesifik dosyalar için kalktı ve bu dosyalardan yargılanıyor. Ancak cuma günü hâkim önüne çıktığı dava, dokunulmazlığı kalkan davalardan biri değil.
Haliyle hâkimin kendisine dava açması, sorgulaması, tamamen hukuk dışı.
Ama “gücü gücüne yetene” dönemindeyiz ve hukuk kimsenin derdi değil.
İkinci vahim ihlal, Anayasa Mahkemesi’nin 3 önemli sembolik basın davasıyla ilgili verdiği kararın, keyfi bir biçimde (ve muhtemelen hükümet talimatıyla) bir alt mahkeme tarafından tanınmaması. Daha doğrusu, anayasaya aykırı bir biçimde reddedilmesi. Hükümet sözcüsü Bekir Bozdağ’ın açıklamalarına paralel olarak alt mahkemenin Anayasa Mahkemesi kararını fiiliyatta yırtıp atması.
Ezcümle, Türkiye Cumhuriyeti’nin yüzüncü yıldönümü yaklaşırken, fiili olarak Anayasa Mahkemesi’nin kapısına kilit vurulması.
Anayasa Mahkemesi’nin uzun bir sessizlikten sonra 3 ayrı kararla Cumhuriyet Kitap Eki Yayın Yönetmenimiz Turhan Günay, Mehmet Altan ve Şahin Alpay’ın hak ihlali başvurularını haklı görmesi, sadece demokrasi açısından olumlu bir gelişme değil, dünya kamuoyunda potansiyel olarak Türkiye’nin önünü açabilecek bir adımdı. Anayasa Mahkemesi gazetecilerin tutuksuz yargılanması yönünde bir içtihat oluşturabilirse, Türkiye’yi tüm dünya nezdinde ayıplı bir otoriter rejim yapan gazeteci davalarında bir rahatlama sağlanabilirdi.
Ancak rejim, hak-hukuk meselelerine “Türkiye’nin önünü açmak”, “Adaletin yerini bulması” ya da “Mağduriyetleri gidermek” perspektifinden bakmıyor.
Bu tarz rahatlamaları, “Surda gedik açmak” olarak görüyor. Ve bundan korkuyor.
Bırakın 74 yaşındaki Şahin Alpay’ın tutuksuz yargılanmasını, yandaş medyada TBMM önünde maddi sıkıntıları nedeniyle kendini yakan vatandaşa yönelik nefreti gördünüz. Ona bile tahammül yok. Mümkün olsa, darbe girişiminden yargılayacaklar.
Dedim ya, kurallar değişiyor, kanunlar oyuncak oluyor. Bildiğimiz ahlaki parametreler yok karşımızda. Haliyle sözün ve mantığın bir değeri de yok.
Böyle bir durumda hak mücadelesi vermek çok zor, çok.
(Not: Az önce mektup yasağı yeni kalkan Nazlı Ilıcak’tan bir mektup aldım. Bir sonraki yazımda Nazlı Hanım’ın aktardıklarının bir bölümünü paylaşacağım.)

Yazarın Son Yazıları

Yaklaşan facia

Yaklaşan facia

Devamını Oku
06.09.2018
Yalancı bahar mı ikinci bahar mı?

Yalancı bahar mı ikinci bahar mı?

Devamını Oku
30.08.2018
Bu mu devlet aklı?

Bu mu devlet aklı?

Devamını Oku
26.08.2018
Lale Devri bitti!

Lale Devri bitti!

Devamını Oku
23.08.2018
Mutsuzluk beter umutsuzluk daha beter

Mutsuzluk beter umutsuzluk daha beter

Devamını Oku
19.08.2018
Avrupa ile yakınlaşmak için

Avrupa ile yakınlaşmak için

Devamını Oku
17.08.2018
Trump, Brunson’la ilgili ne demiş?

Trump, Brunson’la ilgili ne demiş?

Devamını Oku
12.08.2018
Alis harikalar diyarında

Alis harikalar diyarında

Devamını Oku
09.08.2018
Takas formülü: Önce Rahip Brunson sonra Hakan Atilla

Türkiye ile ABD arasında tarihin en büyük krizinde gerilim düşüyor. Henüz bir “el sıkışma” olmasa da, Brunson krizinin nasıl aşılacağı konusunda bir formül yavaş yavaş şekillenmeye başladı. Formül, iki ülkenin de aylardır konuştuğu “Andrew Brunson-Hakan Atilla” takası. Brunson’ın ABD’ye gönderilmesi karşılığında Atilla bir süre sonra Türkiye’ye gelecek.

Devamını Oku
05.08.2018
Brunson yaptırımları ve devam eden pazarlıklar

Brunson yaptırımları ve devam eden pazarlıklar

Devamını Oku
02.08.2018
Brunson’la takas fikri kimden çıktı

Brunson’la takas fikri kimden çıktı

Devamını Oku
29.07.2018
Al Papaz’ı ver Halkbank’ı

Al Papaz’ı ver Halkbank’ı

Devamını Oku
26.07.2018
Sessizlik

Sessizlik

Devamını Oku
22.07.2018
Bir demokrasi kendini nasıl savunur?

Bir demokrasi kendini nasıl savunur?

Devamını Oku
19.07.2018
Batı’yla pazarlık

Batı’yla pazarlık

Devamını Oku
15.07.2018
Osmanlı bu değildi

Osmanlı bu değildi

Devamını Oku
12.07.2018
Yeni dönem ne olur?

Yeni dönem ne olur?

Devamını Oku
08.07.2018
Dünya karıştıkça biz geriliyoruz

Dünya karıştıkça biz geriliyoruz

Devamını Oku
05.07.2018
Hüzün

Hüzün

Devamını Oku
01.07.2018
Sonuçlara bir de böyle bakın

Sonuçlara bir de böyle bakın

Devamını Oku
28.06.2018
Kazanacağız

Kazanacağız

Devamını Oku
24.06.2018
25 Haziran Türkiye’si

25 Haziran Türkiye’si

Devamını Oku
21.06.2018
Emanetim sende saklı

Emanetim sende saklı

Devamını Oku
17.06.2018
İki seçim arası

İki seçim arası

Devamını Oku
14.06.2018
MERKEL: Kendine gel! TRUMP: Dükkân benim

MERKEL: Kendine gel! TRUMP: Dükkân benim

Devamını Oku
11.06.2018
"Akşener'in İnce'yi desteklemesinin önünü kesmeye çalışacaklar"

Oyun büyük

Devamını Oku
10.06.2018
Ver Papaz’ı, Al Münbiç’i

Ver Papaz’ı, Al Münbiç’i

Devamını Oku
07.06.2018
Ben sana iktidar olamazsın demedim...

Ben sana iktidar olamazsın demedim...

Devamını Oku
03.06.2018
Sessiz çoğunluk

Sessiz çoğunluk

Devamını Oku
31.05.2018
Burası Rusya değil kardeşim

Burası Rusya değil kardeşim

Devamını Oku
27.05.2018
Ne yapmalı? (24.05.2018)

Ne yapmalı?

Devamını Oku
24.05.2018
Dip dalga ne gösteriyor?

Dip dalga ne gösteriyor?

Devamını Oku
20.05.2018
Baskıda kaosa geçiş süreci

Baskıda kaosa geçiş süreci

Devamını Oku
17.05.2018
Dışarıda olan seçimi nasıl etkiler?

Dışarıda olan seçimi nasıl etkiler?

Devamını Oku
13.05.2018
Attım bunu cebe

Attım bunu cebe

Devamını Oku
11.05.2018
Bilinenler, bilinmeyenler

Bilinenler, bilinmeyenler

Devamını Oku
06.05.2018
Piyesin son sahnesi

Piyesin son sahnesi

Devamını Oku
03.05.2018
Diktatörlüğün sıradanlaşması

Diktatörlüğün sıradanlaşması

Devamını Oku
29.04.2018
CHP’nin zor kararı

CHP’nin zor kararı

Devamını Oku
26.04.2018
İki çift lafım var...

İki çift lafım var...

Devamını Oku
22.04.2018