Bizim Turgay Demirel’in ensesinden şaplağı eksiltmemek gerekiyor. Yoksa... Her işi son saniyeye bırakıyor. Hatta... Bazen hiç yapmıyor...

İşte size son örnek: Üç ay önce ihalesi yapılmış olan yayın hakkı sözleşmesini imzalamayıp geciktirirmiş bizim Federasyon Başkanı. Nedeni meçhul! Kimisi “Federasyona yüzde on komisyon kesmek istediği için kulüplerden yetki belgesi alamadı” diyor, kimisi de “Sayın Başkan, onda bir fiyatına verdiği eski yayıncı kuruluştan pek memnundu” deyip kasıtlı olarak sözleşme imzalamadığını ima ediyor. Günahı boyunlarına! Biz “olmayan” Kulüpler Birliği’nin sesiyiz...

Neyse! İş böyle sürüncemede iken ligler başladı. Maçların naklen yayınları yapılıyordu ama ortada ne bir ödeme ne de bir sözleşme vardı. Yıllık 6 milyon dolarlık sözleşme rafta beklerken bizim Turgay seçim oyunları ile ilgileniyordu. “Şık, şık şık! İzmir torba... Tombala” filan derken “şaaak” diye ensesinde buldu Beşiktaş’ın şaplağını: Yayıncı kuruluş salona alınmadı; yayımlanmadı İstanbul’daki maç...

Sonrasını biliyorsunuz: Turgay Demirel iki gün sonra bütün kulüpleri bir araya topladı. Şak ve hop! Anında görüntü. İşte böyle çalışır bizim federasyon: Enseye tokat... Yoksa... Encümene havale... Neyse! Konumuza geri dönelim. Bizim Turgay kulüplerden üç ay gecikmeli olarak yetki belgesini istediğinde iş işten geçmişti. Global kriz “hamdolsun” ülkemize teğet geçerken basketbola şöyle bir uğramıştı. Sonuç? Kulüplerin yayın gelirleri en az yüzde kırk budandı. Yayıncı kuruluş dolar bazında yapılan anlaşmayı YTL olarak sabitlemek isterken kulüpler de haklı olarak dolar bazındaki hayallerinin peşinden koşuyorlardı ama Turgay sözleşmeyi imzalamadığı için kozları elinde bulunduran taraf şimdi yayıncı kuruluştu. Dilerse 25 bin dolarlık teminatını yakarak 6 milyon dolarlık ihaleyi almaktan kaçınabilirdi. Ve.. Sanıyorum (haklı olarak) atmış blöfünü ve (galiba) kazanmış oyunu: Kulüpler 7 milyar liraya fit olacaklarmış. 9 milyar yerine 7 milyar lira! Geciken bir imza nedeniyle büyük kayıplar! Ve bu... Ne ilk ne de son gecikme. “Alaturgay”lık bu! Başka bir şey değil.

Hak ettiniz bu zararı beyler, çünkü böyle yönetilmeyi siz seçtiniz... Size sesleniyorum sayın kulüp başkanları! Kabul edin artık: Basketbolda (biriniz dışında) kuklasınız hepiniz! Etkin bir Kulüpler Birliği oluşturamadığınız için kendi malınızı başkasına yönettiriyor ve kuklacının size patronluk taslamasına izin veriyorsunuz. 24 Kasım’daki seçimlere bu kafayla giderseniz, bir 4 yıl daha “hak ettiğiniz gibi” yani “alaturgay” yönetilirsiniz...

e-posta:info6basketdergisi.com