MEB ve ÖSYM’nin karanlığı
Ali Apaydın
Son Köşe Yazıları

MEB ve ÖSYM’nin karanlığı

24.07.2025 09:14
Güncellenme:
Takip Et:

MEB ve ÖSYM ısrarla “adil ve bilimsel” sınavlar yaptığını iddia ediyor. Ancak bizlere ne güvenilirlik katsayılarını ne soru zorluk indekslerini ne de soruların ayırt edicilik analizlerini sunuyor.

Bu temel veriler paylaşılmadığı için sınavlara ilişkin bağımsız bir denetim yapamıyoruz, dolayısıyla bir değerlendirmede de bulunamıyoruz.

Güvenilirlik katsayılarını (Cronbach Alfa değeri gibi) bilmeden sınav sonuçlarına güvenmemiz, geçerlilik değerlerini bilmeden sınavları geçerli kabul etmemiz, soruların zorluk düzeyleri ve ayırt edicilik indekslerini görmeden sınav sonuçlarını onaylamamız isteniyor.

VERİ KARANLIĞINDA KÖRLEŞİYORUZ!

Bu veri karanlığında, sınavlara dair hiçbir şeyi anlamlandıramıyoruz. Sözgelimi, belirli branşlardaki düşük ortalamalar, soruların zorluğundan mı, yoksa öğretim eksikliğinden mi kaynaklanıyor? Yanıt veremiyoruz! Çünkü veri yok!

MEB ve ÖSYM, yaptıkları sınavlara ilişkin her konuda yalnızca kendi iç denetimlerine güvenmemizi bekliyor. Yaptıkları sınavların güvenliğini sağlamaktan bile acizken bu talepte bulunuyorlar!

***

Cumhuriyet Gazetesi Haber Müdürü Can Uğur’un ortaya çıkardığı ve titiz bir şekilde takip ettiği LGS skandalı sonrasında derhal iptal edilmesi gereken sınav iptal edilmedi! Bunun yerine sınavın gayet güvenli bir şekilde yapıldığını “geri zekâlıya anlatır gibi” anlatan bakanı dinledik!

Güvenliği bahane ederek kamu hesap verebilirliğini devre dışı bırakanlar, güvenliğe ilişkin bile hesap vermiyor!

Yine köhnemiş bir söylem devreye sokuluyor: “Padişahlar ve şürekası asla hata yapmaz! Onlar ne yaparsa doğru yapar. Ortada bir hata varsa, ortada olanın bir hata olmadığını anlamayan zavallı halkın hatasıdır bu.”

ÇAĞDIŞI POLİTİKALAR, DEVASA ALT ÜST OLUŞLAR

Öğrenme ve öğretme ortamlarında hızlı dönüşümlerin yaşandığı bu çağda, çağın gerisindeki konularla ve sorunlarla uğraşıyoruz. Bir sınavın güvenliğini bile sağlayamayan bir ülkede sürekli devasa alt üst oluşlar yaşıyoruz!

AKP iktidarı eğitimde o kadar çok yanlışa imza attı ki, bu kadar yanlışı yapmak için bile ciddi bir “eğitim” gerekir!

Sınav sistemlerini defalarca değiştirdiler. Öğretim programlarını çağ gerisine taşıdılar. Açık öğretimin önünü açıp örgün öğretimin içini boşalttılar. Köklü ve saygın okullarımızı ya kapattılar ya da imam hatipleştirdiler. Liselerimizi akıllara zarar bir şekilde “Anadolu Lisesi” yaptılar. Öğretmen atama kriterlerini darmadağın ettiler. Eğitim kurumlarını önceleri FETÖ'nün şimdilerdeyse farklı farklı tarikatların inisiyatifine terk ettiler. Kamu kaynaklarını derme çatma projeler için harcayıp çarçur ettiler.

Bir ara devasa bütçeli bir FATİH projesi vardı, bu proje için yüzbinlerce tablet, yazıcı vb. dağıtılmıştı okullara. 15 yıl sonra projenin resmî sitesine baktığınızda sitenin güncellendiği söyleniyor sadece! Şimdi ne oldu bu projeye? Çıktıları nedir? Yanıt: bilmiyoruz!

Peki ya ABİDE uygulaması? Bakanlığın sitesinden bu projeye ilişkin raporların birçoğuna ulaşamıyoruz!

Çok daha temel verilere bile erişemiyoruz. Sözgelimi, okullardaki ders notlarıyla LGS ve YKS sınavları arasındaki korelasyonları göremiyoruz. Neden? Çünkü MEB ve ÖSYM verileri gizliyor, dahası vaktinde açıkladığı verileri bile ortadan kaldırıyor!

HAKLARI YENEN ÖĞRENCİLER

Artık “öğrencilerimizin hakkı yeniyor” demek çok yetersiz. Milyonlarca öğrencimizin, milyonlarca geleceğimizin hakkı defalarca yendi! Şeffaflık ve hesap verebilirlik diye bir şeyin olmadığı bir ortamda kamu kaynaklarıyla kamu için yapılan sınavlarda adalet yerle bir edilmiş durumda.

Bu noktada mevcut bakanlığın eğitim adına yapabileceği tek doğru şey tüm kadrolarıyla birlikte istifa etmektir! Ve cumhuriyet savcılarının görevi, skandalı haber yapan gazetecileri sorgulamak değil skandala konu olan kişileri ve kurumları sorgulamaktır. 

***

Cumhuriyetin ışığı eğitimdir. Adalet, cumhuriyetin ışığı olan eğitimin karanlıktan çıkmasıyla başlar! O ışık karanlıktan çıkacak!

İlgili Konular: #MEB

Yazarın Son Yazıları

‘Tutarsızlığın Tutarsızlığı’

21. yüzyıl Türkiye’sinde kendi içinde kısmen ayrışan cumhuriyet karşıtı politik çizgileri ilk kez birleşmiş bir şekilde buluyoruz karşımızda: AKP, MHP, DEM, PKK ve diğerleri…

Devamını Oku
27.11.2025
Bir metnin 'yapı'sı

İçinde 969 kez “Hatırladığım kadarıyla”, 774 kez “Bilmiyorum”, 691 kez “-mışlar, -mişler, -muşlar” gibi...

Devamını Oku
13.11.2025
Düşünme aralıkları açmak için

Politika üretimi, derinlemesine düşünülmüş temel ilkeler etrafında şekillenen bir süreçtir.

Devamını Oku
30.10.2025
‘Sahtelikler Tiyatrosu’ iflasın eşiğinde

‘Sahtelikler Tiyatrosu’ iflasın eşiğinde

Devamını Oku
16.10.2025
Dijital çatlaklar

Dijital çatlaklar

Devamını Oku
02.10.2025
İhanetler ve hainler

İhanetler ve hainler

Devamını Oku
18.09.2025
Demokrasi diploması

Eğitim sosyolojisi içerisinde yaygın bir tez, bir ülkenin gelişmişlik düzeyini belirlemek için basit bir kriteri dikkate alır...

Devamını Oku
04.09.2025
Eleştiri, demagoji ve zırvalama

Eleştiri, demagoji ve zırvalama

Devamını Oku
21.08.2025
Gerçeklik iğnesi

Tıpkı kökleriyle ormanı zehirleyen bir mantar gibi toprağımızı, havamızı, geleceğimizi sarmalayıp zehirleyen bir iktidarla yaşıyoruz.

Devamını Oku
07.08.2025
MEB ve ÖSYM’nin karanlığı

MEB ve ÖSYM ısrarla “adil ve bilimsel” sınavlar yaptığını iddia ediyor.

Devamını Oku
24.07.2025
Yarım önlemleri reddedin!

Çok geç kaldığımız doğru! Çok doğru. Uyanış en geç 2023’te başlamalıydı...

Devamını Oku
10.07.2025
Mücadeleyi baltalayanlarla mücadele etmek

Veganizm ve feminizm gibi çağımızın en değerli ve en etkili mücadele alanları bir tür “seküler din”e dönüşüyor.

Devamını Oku
26.06.2025
Yaşayan umutlar olmayı sürdürmek

Yaşayan umutlar olmayı sürdürmek

Devamını Oku
12.06.2025
Kötülüğün sıradanlaşması

Kötülüğün sıradanlaşması

Devamını Oku
29.05.2025
'Ben Marksist değilim'

“Ce qu'il y a de certain c'est que moi, je ne suis pas Marxiste” – “Kesin olan şu ki, ben Marksist değilim.” - Karl Marx

Devamını Oku
15.05.2025
İşçi sınıfı ve bugünümüz

İşçi sınıfı ve bugünümüz

Devamını Oku
01.05.2025
Liseliler ve öğretmenleri

Liseliler ve öğretmenleri

Devamını Oku
17.04.2025
Direnişin felsefesi

Direnişin felsefesi

Devamını Oku
03.04.2025
Mutsuz Adam

Mutsuz Adam

Devamını Oku
20.03.2025
Karanlık eğitim çalıştayı

Karanlık eğitim çalıştayı

Devamını Oku
06.03.2025
Akademisyenlerin suskunluğu

Akademisyenlerin suskunluğu

Devamını Oku
20.02.2025
Kayıp zamanın içinde

Kayıp zamanın içinde

Devamını Oku
06.02.2025
Meşruiyet meselesi ve faşizm tehlikesi

Meşruiyet meselesi ve faşizm sorunu

Devamını Oku
23.01.2025
Sol, solsuzluk ve 'solcular'

Sol, solsuzluk ve 'solcular'

Devamını Oku
09.01.2025
Ders olsun!

Ders olsun!

Devamını Oku
26.12.2024
-ım, -im, -üm’lerden kurtulmak

-ım, -im, -üm’lerden kurtulmak

Devamını Oku
12.12.2024
‘Sessizliğin Cumhuriyeti’

‘Sessizliğin Cumhuriyeti’

Devamını Oku
28.11.2024
Politika gösterisi değil politika yapmak!

Politika gösterisi değil politika yapmak!

Devamını Oku
14.11.2024
Türkiye bu değil!

Türkiye bu değil!

Devamını Oku
31.10.2024
Tarihte tatile çıkma zamanı değil!

Tarihte tatile çıkma zamanı değil!

Devamını Oku
17.10.2024
Cumhuriyet ve gençlik

Cumhuriyet ve gençlik

Devamını Oku
03.10.2024
Veli zorbalığı

Veli zorbalığı

Devamını Oku
19.09.2024
Cumhuriyet öğretmenlerinin sorumluluğu

Cumhuriyet öğretmenlerinin sorumluluğu

Devamını Oku
05.09.2024
'En zorunlu harcamaların ihmali'

'En zorunlu harcamaların ihmali'

Devamını Oku
22.08.2024
Cumhuriyet Türkiye’nin DNA’sıdır!

Cumhuriyet Türkiye’nin DNA’sıdır!

Devamını Oku
07.08.2024
Maraton, demokrasi ve eğitim

Maraton, demokrasi ve eğitim

Devamını Oku
25.07.2024
Ali Apaydın yazdı...

Kırksekiz ve Duygu

Devamını Oku
11.07.2024
Ali Apaydın yazdı...

Cehalet ve tehdit

Devamını Oku
27.06.2024
Eğitimde utanç yılı

Eğitimde utanç yılı

Devamını Oku
13.06.2024
Devrimi kurtarmak

Devrimi kurtarmak

Devamını Oku
30.05.2024