“Türkiye’de futbolu kim yönetiyor” sorusunun yanıtı belli aslında..
TFF, yani Türkiye Futbol Federasyonu.
Hatta kanunu bile var. 5894 sayılı yasa der ki, “Bu Kanunun amacı; her türlü futbol faaliyetlerini milli ve milletlerarası kurallara göre yürütmek, teşkilatlandırmak, geliştirmek ve Türkiye’yi futbol konusunda yurt içinde ve yurt dışında temsil etmek üzere, özel hukuk hükümlerine tabi, tüzel kişiliğe sahip, özerk Türkiye Futbol Federasyonunun kurulması, teşkilat, görev yetkilerine esas ve usulleri düzenlemektir..” Görüldüğü üzere futbol özerk bir yönetim biçimine sahip. Kabaca anlatımla, siyasetin uzanamayacağı bir yapı olarak tasarlanmış.
Gelgelelim kazın ayağı öyle değil.
Spor, özellikle de kitle branşı halindeki futbol, Türkiye’de -ne yazık ki- siyasi otoritenin oyuncağı.
İşin kötü yanı da siyasi erki elinde bulunduranların hemen her şeye karar veriyor olması. Mesela Türkiye’de 2006 yılından bu yana TFF seçimi yapılmıyor. Siyasetin başındaki erkin işaret ettiği isim ‘Başkan’ ilan ediliyor. Hangi takımın stadının yenilenmesi gerektiğinden tutun da, kimin yayıncı kuruluş olacağına kadar teknik ve idari tüm ayrıntıların kararı bir çift dudaktan çıkacak ‘buyruğa’ bağlı..
Ve geçenlerde aynı güç Eskişehir’in yeni stadı için devreye girdi...
Eskişehir Atatürk Stadı’nın adı emrivaki ile ‘Eskişehir ETİ Stadı’ olarak kondu!. Çünkü Eskişehirspor zor durumdaydı. Borç gırtlağa dayanmıştı, acil para gerekiyordu.
“Stadın adını ETİ yapın, firma da size sponsor olsun..” denince kimsenin gıkı çıkmadı! Yılların Kırmızı Şimşekleri yukarıdan gelen bu emre boyun eğdi...
Yıllarca, “Mutluluk denince akla onun adı gelir: Eti, Eti, Eti..” diye zihnimizde yer eden firma da topa girmedi. Belki, Firuz Bey hayatta olsa, “Durun yahu” diyebilirdi ama ülkede KHK varken OHAL varken; ‘düşünmek’ için mehil bile istemediler.
Yazgılarına razı oldular...
Ve 100 yıl önce bu zamanlar Porsuk Nehri’nin iki kıyısında canını ortaya koyma pahasına ‘Misak-ı Milli’yi yaratan Atatürk’ün adı, Eskişehir’in futbol mabedinden silindi, silinecek!
Niye diyen yok! Biri(!) öyle istedi çünkü..
Tıpkı, Konya, Bursa, Antalya, Diyarbakır, Sakarya, Rize’deki gibi kazınıyor Ulu Önder’in ismi stadyumun tabelasından...
Belki 3-5 kişi -bizler gibi- ‘Ne oluyor, durun..’ diyecek.. Belki taraftar pankart açacak, belki birileri ETİ ürünlerini boykot edecek (ki firmanın kabahati yok) ama sonra unutulup gidecek her şey!
Moda tabirle, “Atı alan Üsküdar’ı geçmiş olacak..”
Şimdi muhalefete düşen Atatürk adına sahip çıkmaktır...
CHP’nin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Sekreteri Akif Hamzaçebi, Spor Komisyonu Başkanı Yasemin Cankurtaran Öney, sporun ruhunu bilen Erdoğan Toprak, Seyit Torun, Erdal Aksünger, Tahsin Tarhan ilk TBMM oturumunda, konuyu gündeme getirmeli. En azından tarihe şerh düşmeli, siyasetin ‘Atatürkçü’ kesimi...
Yoksa gerçekten atı alan Üsküdar’ı değil, Porsuk Nehri’ni de geçecek...