Başbakanın hain olmayan amcası
Barış Terkoğlu
Son Köşe Yazıları

Başbakanın hain olmayan amcası

12.12.2019 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

Ayıp, yasak, günah...

Biz hep birbirine mi karıştırıyoruz?

Ayıpların karşısına mahkemeleri, yasakların karşısına kutsalları, günahların karşısına utanmaları çıkarıyoruz. Sonunda hem ayıplı hem yasaklı hem günahkâr oluyoruz.

Akçaburgazlı Yekta’nın karşı konulmaz aşkını anlattığı Turgut Uyar şiirindeki satırlar aklıma geldi. Kovulmayı diliyordu, “insanların adaletini, yani öcü, aramaya başvurdu” ile karşılanıyordu.

Dün Hürriyet gazetesinin sürmanşetindeydi.

Bugün İngiltere’deki seçimlerde yarışacak Başbakan Boris Johnson’a bir Türk gazeteci elindeki fotoğrafı gösteriyordu. Fotoğrafta, eski Büyükelçimiz Zeki Kuneralp vardı. Johnson, fotoğrafa bakmış ve “bu benim amcam” diye iki kez tekrarlamıştı.

Bu güzel karşılaşma düşündürücüydü: Cumhuriyet, “hain” saydığı Ali Kemal’in oğluna en kritik görevleri nasıl verdi?

Öyle ya Johnson, Ali Kemal’in İngiltere’deki Winifred ile olan evliliğinden gelen torunuydu. İlk eşinin ölümü ve İttihatçıların düşüşünün ardından Türkiye’ye gelen, Milli Mücadele’nin yeminli düşmanı Ali Kemal’in, Sabiha Hanım’dan oğlu ise Zeki’ydi. Bu karmaşık aile ilişkisi resmi tarihin anlaşılır nedenlerle “hain” olarak yazdığı Ali Kemal’in hayatının eseriydi.

 

Hainin oğlu devletle nasıl barıştı?


Bir hainin oğlu”nun, yani Johnson’un amcası Zeki Kuneralp’in nasıl Dışişleri’nin zirvesine kadar yükseldiğini anlamak için Orhan Karaveli’nin “Ali Kemal” kitabını açtım. (Kırmızı Kedi Yayınları, 2017)

Verilen emir, yargılanmak üzere (İzmit’ten trenle) Ankara’ya getirilmesi idi” yazıyor Karaveli. Ancak “haini yargılamaya ne gerek var” diye düşünen, dinci kimliğini önde tutan Sakallı Nurettin Paşa’nın marifetiyle 6 Kasım 1922’de linç edilerek öldürülmüştü. “Din ve Vatan Haini” yazan cesedi ise “ibret olsun diye” sergilenmişti. Cumhuriyet’in kurucularının bu yargısız infaza karşı olduğunu, linci “halkın tepkisi” olarak açıklayan Nurettin Paşa’ya karşı verdikleri mücadeleyi biliyoruz. Hain” saydıkları Ali Kemal’in Ankara’da yargı önünde hesap vermesi gerektiğini düşünüyorlar. 1. Ordu Komutanlığı yapmış Nurettin Paşa için, Atatürk’ün “Büyük Zafer’in şerefinden pay almaya en az hakkı olanlardan biridir” dediğini Nutuk’ta okuyoruz.

Ali Kemal’in ölümünden iki ay sonra eşi Sabiha ve 8 yaşındaki oğlu Zeki, Türkiye’yi terk etti. Zeki büyüdü. Avrupa eğitimli, 7 dil bilen, başarılı bir hukukçu oldu.

Babasından farklı bir yol izlemişti. 27 yaşındayken Türkiye’ye dönüp askere gitti. İş arıyordu. “Hainin çocuğu” olarak kapılar yüzüne kapanıyordu. 1940’ta Dışişleri’nin açtığı sınavı kazandı. Ancak babasının mazisi yine karşısına çıktı. Devamını Kuneralp şöyle anlatıyor:

Sonradan öğrendiğime göre benim sınava girişim ‘Hariciye’de sorun yaratmıştı. ‘Ali Kemal olayı’nın üzerinden daha yirmi yıl bile geçmemişti ve bir ‘vatan haini’nin oğlunun ‘Hariciye’ye alınmasının doğru olup olmadığı tartışılıyordu. O tarihte bakanlığı yönetenler huzursuz olmuşlardı. Şaşırmış durumdaydılar ve ne yapacaklarını bilmiyorlardı. Sonuçta durumu cumhurbaşkanına arz etmek zorunda kalmışlar. İnönü’nün ‘Bunda ne var, anlamıyorum!.. Niçin girmesin sınava?’ demesi üzerine tereddütler ortadan kalkmış!..

 

23 yıl sonra karşılaşma


Boris Johnson’un baktığı fotoğraf 1964’te, Zeki Kuneralp Londra Büyükelçisi iken çekilmişti. Londra’ya giderken, 23 yıl sonra, İnönü ile Kuneralp yine karşılaşmıştı. Kuneralp’tan okuyalım:

1963’ün kasım ayında Ankara’da idim. Bern Büyükelçiliği’nden Londra Büyükelçiliği’ne nakledilmiştim. Usul gereğince, o tarihte başbakan olan İnönü’nün huzuruna da çıktım. Görüşme sonunda, arz edeceğim özel bir husus olduğunu belirterek ‘Paşam, size bir şükran borcum vardır. Bugüne kadar ödeyemedim. Müsaadenizle şimdi ödemek istiyorum’ dedim. 23 yıl önce Hariciye’ye başvurduğum vakit hakkımda beliren tereddütleri ve bunların nasıl (ortadan) kalktığını anlatmaya başladım. İnönü sözümü kesti ve ‘Biliyorum evladım, biliyorum. Teşekkür ederim’ dedi. Hayretler içinde kalmıştım. ‘Olayı’ anımsamasını beklemiyordum. Üstelik, bir de teşekkür ediyordu. Şaşırdım. Bir şeyler kekeleyip izin aldım ve odasından çıktım.

Meselenin daha ilginç bir yanı daha var. O da Ali Kemal’in ölümünden sonra Türkiye’yi terk eden eşine, Sabiha Hanım’a, devletin İsviçre’deki elçilikte memurluk işi vererek el uzatmasıydı. Sabiha Hanım’ın Milli Mücadele sürerken Ali Kemal’e Ankara Hükümeti’ne destek vermesini söylediğini, ancak kocasını ikna edemediğini Ali Kemal’in biyografisinde okuyoruz. Demek ki teklif edenler de bunu biliyor.

 

Cumhuriyetin açtığı yol


Zeki Kuneralp’i yıkan olay 2 Haziran 1978’de yaşandı. Son anda çıkan işi nedeniyle binemediği araçla eşini yolculadı. ASALA (Ermenistan’ın Kurtuluşu için Ermeni Gizli Ordusu) teröristleri tarafından taranan arabada Necla Kuneralp ve kardeşi katledildi. Hedef tabii Zeki Bey’di. 8 yaşında, henüz “hain” ne demek bilmezken, “baban linç edildi” haberini almıştı. 64 yaşında bu kez “Ankara’nın adamı” olduğu için otomobili taranmış, birkaç metre öteden hayat arkadaşının ölümünü izlemişti.

Cumhuriyet, kendi düşmanlarına karşı en güçlü silahı olan hukukla savaşmayı savunuyordu. Suç, günah, ayıp soyun değil, kişinindi. “Hain” kabul ettiklerinin eşi ve çocuğu yalnız kendi eylemlerinden sorumluydu. Bütün yurttaşlarına verdiği hakkı onlara da vermekle kalmıyor, ülke sevgisini yeşertmeleri için bir yeni hayat yaratıyordu.

İngilizler bugün sandığa giderken biz halen hesaplaşmamızı bitiremedik. Kirpiklerin birbirine değdiği aralıklarda kahramanlar ve hainler yaratmaya devam ediyoruz. Bitmeyen ayıplarımızla, günahlarımızla, suçlarımızla savaşımıza devam ediyoruz. Adalet için, hürriyet için, barış için doğuştan eşit insanlara Cumhuriyetin açtığı yoldan başka yolumuz var mı?


NOT: Cumartesi günü Eskişehir

Kitap Fuarı’ndayız. Saat 13.00’te

“Milli Mücadele’nin 100. Yılında Kadın,

Adalet ve Aydınlanma” panelinde,

saat 14.00’te Cumhuriyet Yayınevi

standında kitap imzasında Cumhuriyet

yazarlarıyla birlikteyiz. Okurlarımızı


bekliyoruz.

Yazarın Son Yazıları

İnsanın inanası tabii ki gelmez

İnsan ne anlatırsa anlatsın ancak eylemiyle anlaşılır.

Devamını Oku
18.12.2025
Askerlerin 175 milyonu nereye gitti

“Senin” dediklerinin akıbetini sorunca senin sandığının senden ne kadar uzakta olduğunu görürsün.

Devamını Oku
15.12.2025
Ne olduğunu görmüyor musunuz?

Her “Bak” dediğimizde gözler kapanıyorsa işaret ettiğimizi gösterebilir miyiz?

Devamını Oku
11.12.2025
Ya su kirliyse?

Değişmez görünen gerçekten kaçmak yerine dokunmaya karar verdiğimizde, ona şekil verebildiğimizi de görürüz.

Devamını Oku
04.12.2025
200 günlük burun sürtme davası

Burnumuzla sadece nefes alsaydık en çok kötü kokuların sahipleri mutlu olurdu.

Devamını Oku
01.12.2025
Bir garip ölüm hikâyesi

Yaşamda birikmiş servet, bazen ölümün üzerinde perde olur.

Devamını Oku
27.11.2025
‘Kurucu önderlik’ ve kurucu irade

Küçük niyetler büyük sözlerin arkasına gizlenir.

Devamını Oku
24.11.2025
Yaşamından renkleri çalınan kadın

Koca çınardan nimetini esirgeyen toprak yokluğunu önce çimende gösterir

Devamını Oku
20.11.2025
38 çocuğun duyulmayan çığlığı

Adalet davası uzaktaki bir çığlığı duymakla başlar.

Devamını Oku
17.11.2025
CHP’yi ‘gayrımeşrulaştırma’ operasyonu

Doğa insana kendi sınırlarını çizeceği imkanı sunarken cömerttir.

Devamını Oku
13.11.2025
Eğitimsiz okullar bakanlığı

İnsan ancak eğitilirse özgür olur.

Devamını Oku
10.11.2025
Aman çocuklar duymasın!

Bakmayın gazetecilik yaptığıma.

Devamını Oku
06.11.2025
‘Pardon’ diyen karar

Bir kez olursa hata, iki kez olursa yanlış, tekrar olursa kasıt denir.

Devamını Oku
03.11.2025
Bakanlıktaki ‘koruma kalkanı’

Çoğu zaman sözün çıktığı yere bakarız.

Devamını Oku
30.10.2025
Aranan casus sonunda bulundu!

O kadar çok söz söyleriz ki bazen gerçek kalabalıkta kaybolur.

Devamını Oku
27.10.2025
Boğaziçi’ni nasıl çökerttiler?

Kime söylendiği belirsizse en ağır sözler bile havada kalır. En son Yargıtay başkanı konuştu.

Devamını Oku
23.10.2025
‘PKK yasası’na neden karşıyım

Kapıyı açan anahtar değil, kilidinin bilgisidir.

Devamını Oku
20.10.2025
Öcalan serbest bırakılacak mı

Sözcükler her zaman anlatmak için kullanılmaz.

Devamını Oku
16.10.2025
Apo ve Bahçeli’nin susturduğu asker

Çıkarlar suç ortaklıklarının kaynağıdır.

Devamını Oku
13.10.2025
‘Fatihli Müslümanlar’ rahatsız

“Bizi cehennemle korkutuyorlar ki dünyada onlara boyun eğelim.”

Devamını Oku
09.10.2025
Çocuk tecavüzünde çocuğu yargılayanlar

Çelişki dünyanın kendisinde sanırız, oysa ona sebep olan da insandır.

Devamını Oku
06.10.2025
Tarihin arka duruşması

Eğip bükersin, sarar paketlersin. Her şeye rağmen gerçek olduğu yerde durmaya devam eder.

Devamını Oku
02.10.2025
İŞKUR’u bile soydular

Kapı içeriden açıldı mı soygun normalleşir.

Devamını Oku
29.09.2025
‘Size miras kaldı’ sürprizinden çıkan örgüt

Koca ağaca bakıp dalındaki eksiği görüyorsan haksız değilsin.

Devamını Oku
25.09.2025
İçeridekilerin aileleri neler yaşıyor

Kendi gülünün dikenini çıkarmak kolaydır. Başkalarının acılarını anlamak ise uğraş ister.

Devamını Oku
22.09.2025
Netanyahu’nun Erdoğan’a salladığı parmak

Tek kişide hastalık dedikleri, milyonlarda ideoloji oluyor.

Devamını Oku
18.09.2025
Dananın kuyruğu kopacak derken...

Siz bu yazıyı okurken belki bütün kelimeleri eskimiş olacak.

Devamını Oku
15.09.2025
Erdoğan’ın CHP planı

Sen ardına dönüp bakmazken geçmiş bir gölge gibi seninle birlikte yürüyor.

Devamını Oku
11.09.2025
İBB operasyonunu başlatan AKP’li

Adli yıl açılışında İstanbul cumhuriyet başsavcısı gazetecilerle buluştu. İlginç bir ifade kullandı: “İBB operasyonunu ilk öğrenen kişi Murat Kapki oldu. Nasıl olduğunu bilmiyoruz. O, malları kaçırmaya başlayınca biz de harekete geçtik.”

Devamını Oku
08.09.2025
‘Terörsüz Türkiye’nin kabağı

Dünya değişiyor ama senin çektiğin çile hep aynı kalıyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Başörtüsünü çıkaran Fethullahçı

İnsanın çektiği çilelerin sonucu tecrübeleridir.

Devamını Oku
01.09.2025
Topuk kırıldıktan sonra

O çok bildiğimiz gerçekleri her şey görünür olduktan sonra anlatmayı ne kadar çok severiz.

Devamını Oku
14.08.2025
TikTokçu hacı paşa devri

Yükselme kuralını kaybedince yukarıyla aşağı bir olur.

Devamını Oku
11.08.2025
Erdoğan’ın kimliği bile satılık

Hırsızın peşinden koşuyoruz da ya içeride kapıyı açan varsa?

Devamını Oku
07.08.2025
Şehit askerlerin tahlilleri ne söylüyor

Milletler yaşamdan öğrendikçe gelişir. Çöküş dönemlerinde ise ancak ölüm öğreticidir.

Devamını Oku
04.08.2025
Askerler kayıp 5 milyarın peşinde

Sana verirken yokluğu gösterenler, senin olan varlığı harcarken har vuruyor harman savuruyor.

Devamını Oku
31.07.2025
Koca savcılığın dokunmadığı patronlar

Dünya, Sezen Aksu şarkısındaki gibi: Masum değiliz, hiçbirimiz.

Devamını Oku
28.07.2025
Zengin itirafçı olur kurtulur olan garibana olur

Bazen fısıltıyı duyuyorsun. Bazen de çığlığı duyma istiyorlar.

Devamını Oku
24.07.2025
Davutoğlu partisindeki istifalara ne dedi?

Aslında benim sorum yeni çıkan o kitapla ilgiliydi...

Devamını Oku
21.07.2025
Öcalan, Ramazan, Altaylı

Memlekette “süreç bayramı” var. Gelgelelim “hukuk ve özgürlük bayramı” yok.

Devamını Oku
17.07.2025