İmamoğlu - CNN Türk - CHP üçgeni

İmamoğlu - CNN Türk - CHP üçgeni

19.11.2020 07:00
Güncellenme:
Takip Et:

Sayın Kılıçdaroğlu,

Türkiye’nin gündemi, İmamoğlu hakkında “bir devlet projesi olan Kanal İstanbul’a karşı çıktığı için” açılan soruşturma ile çalkalanıyor. Erdoğan’ın “Demokrasi ve hukuk reformu hazırlıyoruz” sözleri, merkez medyada bir heyecan kıvılcımı yarattıktan hemen sonra geldi bu bahtsız gelişme! Buna siz ve CHP’nin değerli sözcüleri de tepki verdiniz, bizler de sevgili halkımız da! Çünkü artık kanunların çelişkili ve çifte standartlı kullanılmasından bıktık. Her birimiz, ne pahasına olursa olsun laik, demokratik bir hukuk devletinde herkesin eşit muamele gördüğü ve insanların aidiyetlerine göre cezalandırılmadığı şeffaf bir toplum istiyoruz! Bunu siz de çok iyi biliyorsunuz, zaten AKP yönetimine her salı günü verdiğiniz tepkilerden bunu izlemek mümkün! AKP’nin nev-i şahsına münhasır demokrasi anlayışı ile Kanal İstanbul’a karşı çıkmak, sanki vatana ihanetle eş tutulmuş ki seçilmiş bir belediye başkanı, milyonlarca insanın görüşleri doğrultusunda panolardan fikrini beyan ettiği zaman bu, hukuki bir durum yaratabiliyor...muş! Tabii yurtdışında hele maazallah bir Batı demokrasisinde bu haber duyulsa yüksek demokrasimizin ne ifade ettiğini anlayabilen tek kişi çıkmayabilir!

Sayın Kılıçdaroğlu, biliyorsunuz ki toplum, iktidara yaptığınız eleştirileri kendi cephenizde, yani partiniz için de uyguluyorsanız size hak verir ve ancak o zaman inandırıcı olursunuz. Halk, şeffaflık ve düz çizgileri sever. Türkiye şayet bir iktidardan kurtulmak istiyorsa (Aman genel yayın yönetmenim iyice araştırsın, iktidarı eleştirmek de artık devlet suçu sayılıyor mu?) o iktidarın alternatifinin farklı değerlere samimi olarak sarılan bir anlayışla özdeşleşmesi lazım.

Ben burada konuyu yine CHP’nin antidemokratik şekilde, her görev için aday seçme yöntemlerini gündeme getirmeyeceğim, ileride bakarız! Benim konum, kamuoyunun gözünde bize korkunç zarar veren o mantıkdışı ve CHP’nin demokrasi anlayışına hiç yakışmayan “CNN’e çıkma yasağı”. Bundan söz etmek bile abes kaçıyor, 21. yüzyılda... Bir yandan dünyanın köktendinci ve faşizme kayan karanlık yüzü ile uğraş, bir yandan kendi ülkenin sosyal demokrat partisi, mantıkdışı ifade özgürlüğü yasaklarını kendi üyelerine dayatsın! Hem de bu kabul edilmez çelişkiyi uygulamak için ekran ve insan seçerek! (Mesela iktidar karşıtlarını hiç çıkarmayan NTV, partiyi sanki hiç ilgilendirmiyor.) Birçok isim o ekrana çıktıkları için ceza alırken başkaları, dokunulmazlıkları varmış gibi rahatlıkla istedikleri programa katılıp istediklerini söylüyorlar! Sayın Kılıçdaroğlu, burada bu isimleri sayıp rahatsızlık yaratmayalım! Ama inanın, geçen hafta Muharrem İnce’nin de Ahmet Hakan’ın programına çıkıp haklı olarak bu anlamsız yasağın zaten uygulanamazlığını deşifre edişini keyifle izledim!

Bu çelişkili durumlar hakkında 18 Eylül tarihinde Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı Sayın Uğur Bayraktutan’a bir resmi evrak yolladım. Daha sonra bir sohbette kendisinden öğrendim ki Yüksek Disiplin Kurulu hiç kimseyi kendi kararıyla gündemine almıyor, ancak MYK, bir ismi bu kurula sevk edebiliyor. Lafı uzatmak istemiyorum Sayın Kılıçdaroğlu, artık kamuoyu önünde CHP’yi haksız yere yıpratan bu çağdışı, ancak “sözde” ve keyfi şekilde uygulanan yasağın fiili olarak lağvedildiğini duyurun, sayfayı kapatın.

Ercan Karakaş ve arkadaşlarına güvenmek...

Maalesef 1990’larda Aydınlık’ta yazdığım yıllarda, beraber demokrasi mücadelesi verdiğimiz bir arkadaş, büyük bir hata yapmış ve Ercan Karakaş, Erol Kızılelma, Aydın Cıngı ve Tülay Ateş’in isimlerini “FETÖ’nün solcuları” isimli bir kitapta geçirmiş. Hem de “Abant müdavimliği” gibi bir sıfatı kendilerine yakıştırarak! Şanssızlık ötesi bir hata! Bu isimler arasında yıllardır en yakın olduğum siyasetçi arkadaşlarımdan biri var: Ercan Karakaş! Gerek Kültür Bakanlığı dönemi, gerek parti içi demokrasi için beraberce mücadele ettiğimiz uzun yıllar, gerek SODEV’de izlediğim uzun yıllara yayılan ve siyasete sol renkler kazandıran çıkışları, her biri gerçekten her zaman kendisine güvenmemi ve saygı duymamı sağladı. Her daim sanatçıların yanında yer alması, desteklerini her zaman sürdürmesi, Sevgili Ercan Karakaş’ı gözümde her zaman yakın bir arkadaş olmanın ötesinde, en saygın noktalara taşıdı. Erol Kızılelma ve Aydın Cıngı ise yine aynı hat üzerinde, en sağlam demokratik kitle örgütü üyeleri olarak her zaman bana güven verdiler ve ister çevre için ister basın özgürlüğü ister hapishanelerdeki tutukluların insan hakları için sayısız buluşmada beraber yer aldık!

Onlar hakkında çeşitli yanlış bilgi ve izlenimleri kontrol etmeden kullanan arkadaşlara sesleniyorum: Hiçbirimiz santimine kadar aynı çizgide olmaya mecbur değiliz, hiçbirimiz solun her zerresinde sosyal demokrasiye veya Atatürk’e veya sosyalizme eşit uzaklıkta zaten olamayız. Lütfen birbirimizi bu kadar kolay harcamayalım: “FETÖ” çok ağır bir itham! Karakaş ve arkadaşları, her zaman gerek sol çizgide, gerek sivil toplum buluşmalarında, sol siyaset ve demokrasi arayışında en güvenilir isimler olmuşlardır.

Sayın Fahrettin Koca, bu koca çelişkilerin farkında mısınız?

Sayın Bakan, emin olun, evvelsi gün yeni önlemler paketi açıklandığında hiç kimse ne olduğunu anlamadı ve sosyal medya 1001 tane espri ile çalkalandı, herhalde farkındasınız. İnsanlar artık “Yeter kapanacaksak kapanalım, açılacaksak açılalım, öleceksek ölelim” diye adeta haykırıp yürüyüşe geçecekler! Umarım farkındasınız, önlemler paketinin ne anlama geldiğini anlamak için sanki matematik ve hukuk profesörü olmak lazım!

65 yaş için ayrı bir yasağın anlamı yok. Türkiye’de bu olay o kadar yanlış sunuldu ki sanki bir yaşlı sokağa çıktığı zaman herkesi öldürme ihtimali varmış gibi kötü bakışların hedefi oluyor! Halbuki yapılması gereken şey, bu kararı değerli yaşlı vatandaşlarımıza bırakmak! Belki gençlerden daha iyi korunuyorlar! Neden bu şekilde dışlansınlar? Zaten “yaşlı” ne demek? Benim gibi 90 dakika top oynayan, daha ileri yaşlarda, 70 yaş civarı birçok arkadaşım var. Aynen 50 yaşında olduğu halde merdiven çıkamayan arkadaşlarım olduğu gibi... Kararı her birey kendi alır ya da yasaklar herkesedir!

Bu arada devlet maalesef şu açıdan hiçbir inandırıcılık taşıyamıyor Sayın Bakan: Bir yandan ağır yasaklar dizisi geliyor, bir yandan da fuarlar serbest! “Beş kişi yan yana gelmesin” diyerek kapanma emirleri veriyorsunuz, ama bakıyoruz bu hafta sonu MÜSİAD fuarı var, her çeşit fuar da gündemde! Nasıl bir şaka bu? Siz ve doktorlarınız “kapanın” diye yalvarırken, maçlar seyircisize dönerken, bu normal mi? Zor görevinizde başarılar diliyorum ama yetkilerinizi artık kullanın!

Yazarın Son Yazıları

CHP kurultayı: Kazananlar ve kaybedenler

1970’lerde, İstanbul’da Tenis Eskrim Dağcılık Kulübü’nde eski şampiyonlarımızdan Fehmi Kızıl vardı.

Devamını Oku
04.12.2025
CHP kurultayı demokrasiyi aydınlatacak!

CHP kurultayı, bu hafta sonu her zamanki gibi büyük bir medya ilgisi altında yaşanacak.

Devamını Oku
27.11.2025
Mustafa Kemal’i hazmedemeyen solcular!

İddianame açıklaması yüzünden geçen hafta yazamadığım konuya hemen giriyorum.

Devamını Oku
20.11.2025
İddianame ve kritik yönlendirme

Pek de sürpriz olmadı.

Devamını Oku
13.11.2025
Sahte dünyalar kuşatması

Paranın sahtesi vardır, kalpazanlar basar.

Devamını Oku
06.11.2025
Cumhuriyet, iki kahraman ve yarınlar

Dün Cumhuriyet Bayramımızı kutladık.

Devamını Oku
30.10.2025
CHP davasına dikkat!

Siyaset, insanların daha iyi yaşaması için yapılır, dünyanın neresinde olursa olsun.

Devamını Oku
23.10.2025
Yok olan Nobeller ve edepler

Trump bozulmuş, “Nasıl olur da Nobel Barış Ödülü bana verilmez?!” “Ben yedi savaş durdurdum, gidip hiçbir şeyi yapamamış birine verecekler o ödülü” deyip duruyordu.

Devamını Oku
16.10.2025
Özel-Bahçeli düellosu, cevapsız sorular

Sinan Ateş cinayetinin dumanı tütmeye devam ederken bu cinayetin bir numaralı sanığı 90’lı yılları anımsatan bir şekilde güpegündüz öldürüldü.

Devamını Oku
09.10.2025
‘Bombalı Nobel’ ve barış!

Bugünlerde, Trump ve Netanyahu’nun anlaşarak Ortadoğu’ya ve Filistin’e dayattıkları yeni düzenin ve “sözde” barışın hangi hızda yaşama geçip geçemeyeceğini öğreneceğiz, tabii yeni sürprizlerle karşılaşmazsak...

Devamını Oku
02.10.2025
Fenerbahçe, Türkiye ve demokrasi dersi!

Fenerbahçe Spor Kulübü’nde nöbet değişimi oldu.

Devamını Oku
25.09.2025
Misyonlarını tamamlayamayan kayyumlar!

Daha iki yıl önce kazanması için elimizden geleni yaptığımız, uğruna 24 saat koşturduğumuz Kılıçdaroğlu’nun, o gece kendisine umut bağlayan milyonların neredeyse tamamını karşısına alacak pasif duruşu ve agresif sessizliğiyle, Vito’larına binip kaybolmasına şahit olmak bize nasipmiş...

Devamını Oku
18.09.2025
Demokrasimizin açık yarası ve vazgeçilmez ikazlar

Türkiye, darbe günlerinde gördüğü sahneleri yaşadı.

Devamını Oku
11.09.2025
Kayyuma karşı halk, partisiyle direniyor!

Bunu da gördük.

Devamını Oku
04.09.2025
Anne Frank bana Gazze hakkında mektup yollamış…

Dün aldığım bu mektubu sizlerle paylaşmak istedim.

Devamını Oku
28.08.2025
Cerahatin içinde yüzüyoruz...

Haftada bir köşe yazısı kaleme alarak gündemi yakalamak için, şapkadan üç değil, beş tavşan çıkarmanız lazım!

Devamını Oku
21.08.2025
Diyanet İşleri Başkanı’na açık mektup

Diyanet İşleri Başkanı Sayın Ali Erbaş...

Devamını Oku
14.08.2025
Komisyon başladı: Ufukta neler olabilir?

Cumhuriyet Halk Partisi, tabanından ve partinin ileri gelenlerinden yapılan bütün uyarılara rağmen komisyona katıldı.

Devamını Oku
07.08.2025
CHP komisyona katılmamalıdır, tersine...

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve MYK’sının bu ikazları dikkatle değerlendirmeye alacaklarına inanıyorum.

Devamını Oku
31.07.2025
Bir "Altan Bey" geçti bu topraklardan

Yıl 1955, genç gazeteci Altan Öymen ve iki polis Ankara kışının ortasında…

Devamını Oku
24.07.2025
15 Temmuz’dan terörsüz Türkiye’ye...

Gündem aşırı yoğun. Ekrem İmamoğlu’na açılan en akıl almaz davalardan biri dün karara bağlandı.

Devamını Oku
17.07.2025
Satranç oynarken şahınızı veremezsiniz!

Gündem belli: AKP’nin “muhalefetsiz demokrasi modeli” için yaptığı çalışmalar...

Devamını Oku
10.07.2025
Sivas'tan bugüne... Karanlıklar ve tehditler devam ederken

Dün, 2 Temmuz’du… 32 yıl önce yobazların 35 aydınımızı yakarak katletmesinin yıldönümü...

Devamını Oku
03.07.2025
‘Mutlak butlan’a karşı CHP kararlılığı!

Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu sayesinde CHP’nin birinci parti konumuna yükseldiğini gören AKP, ne yapıp edip bu iki lideri durdurmak için her şeyi yaptı ve yapmaya da devam ediyor.

Devamını Oku
26.06.2025
Cahil ve faşist liderlerin savaşı

Aslında bu köşe yazısını kaleme almanın hiçbir anlamının olmayacağı 36 saatlik süreç yaşıyoruz...

Devamını Oku
19.06.2025
Özgür Özel’in samimi gözyaşları

Her ölüm dayanılmaz bir acıdır. Şayet o ölüm, kalp krizi, trafik kazası, elektrik çarpması, cinayet veya intiharla gelmiş ise insan nefes alamaz hale gelir.

Devamını Oku
12.06.2025
Hiçbir şey, göründüğü gibi değildir

Yaşam akıp giderken, siyasi olaylara karşı yorumlar -tahminlerim bazen çok emin görünseler de- altüst olabiliyor.

Devamını Oku
05.06.2025
Çağdaş Türkiye mutlulukları ve üzüntüleri

Hayat, iyi ve kötü olaylar arasında oluşan düğümler şeklinde akan öznel bir film gibi. Seviniyoruz, üzülüyoruz, kahroluyoruz, âşık oluyoruz, şaşırıyoruz, kâh siyasetçilere kâh en yakınlarımıza kâh tuttuğumuz takıma kızıyoruz.

Devamını Oku
29.05.2025
Hayatınızda kaç tıkanıklık var?

Bazen içiniz tıkanır ya, nefes alamaz gibi olursunuz. Uyumak istersiniz ama uyuyamazsınız. İçiniz isyanlardadır, konuşacak kimseniz yoktur. Bütün bunları yaşarken bir de kapana kısılmış fare gibi trafikte kalmışsınızdır mesela!

Devamını Oku
22.05.2025
Yoksa bu bir savaş bildirisi mi?

Hayatı terör yüzünden kararmış aileler için acaba 12 Mayıs 2025 itibarıyla acılar son bulacak mı, yoksa bu tarih iç ve dış siyasetimizi daha da büyük kargaşaya taşıyacak kritik bir eşik mi olacak?

Devamını Oku
15.05.2025
Sokaktaki kediden lidere kadar her yer şiddet!

Sokaktaki kediden lidere kadar her yer şiddet!

Devamını Oku
08.05.2025
Dünyanın sahte demokrasi parodileri (Trump ve ötesi)

Dünyanın sahte demokrasi parodileri (Trump ve ötesi)

Devamını Oku
01.05.2025
Subianto-Nutuk-Abdullah amcamız!

Subianto-Nutuk-Abdullah amcamız!

Devamını Oku
24.04.2025
Erdoğan’ın, yenilmez bir İmamoğlu’na katkıları

Erdoğan’ın, yenilmez bir İmamoğlu’na katkıları

Devamını Oku
17.04.2025
‘Parti devleti’ ve öncü muhalefet

‘Parti devleti’ ve öncü muhalefet

Devamını Oku
10.04.2025
Gezi ve Saraçhane farkı!

Gezi ve Saraçhane farkı!

Devamını Oku
03.04.2025
Çok 'özel' bir lider, Özgür Özel

Çok "özel" bir lider, Özgür Özel

Devamını Oku
27.03.2025
İmamoğlu ve demokrasi halka emanet

İmamoğlu ve demokrasi halka emanet

Devamını Oku
20.03.2025
Çifte standartlar ülkesinde demokrasi mücadelesi

Çifte standartlar ülkesinde demokrasi mücadelesi

Devamını Oku
13.03.2025
Tarih nedir, ne değildir?

Tarih nedir, ne değildir?

Devamını Oku
06.03.2025