İnsan düşünmeden edemiyor.
Kaçak Saray acaba neden faizlerin mutlaka indirilmesini diline doladı Yüksek ekonomi bilgisi nedeniyle mi?
Yoksa? Örneğin seçim öncesi partisine daha fazla oy sağlamak amacıyla ekonomiyle de oynamayı mı yeğliyor.
Amacının devletin bütün kurumlarını emrine almak olduğu kesin. Bu nedenle Merkez Bankası’nın bağımsızlığını kaldırarak emrinde bir kurum olarak kullanmayı istiyor.
Örneğin ezeli yandaşlar arasında sayılan Nagehan Alçı adındaki AKP sevdalısı gazeteci, Merkez Bankası’nın cumhurbaşkanlarına bağlı, bağımsız olmadığı ülkeleri geçenlerde iktidar yanlısı yayınlarıyla dikkat çeken NTV’de sayıp döktü.

***

Peki ne istiyor ve faizlerin indirilmesinde neden dayatıyor Bay Kaçak Saray mukimi?
Ekonomist Prof. Güngör Uras son yazılarından birinde; RTE adını vermiyor ama politikacılar diyerek tepedekinin faizin indirilmesini dayatmasındaki nedenleri şöyle açıklıyor:
RTE’ye göre enflasyonun nedeni faiz.
Faiz ucuzlarsa enflasyon da aşağıya inecek. Politikacılar (RTE) böyle söylüyor ama hükümet cari açığı küçültmek arayışında, ekonomiyi frenlemeye ve banka kredilerinin, özellikle tüketici kredilerinin büyümemesi için sınırlama devam ediyor.
Merkez, hükümet politikasına paralel olarak talebi sınırlamak ve enflasyonu aşağıya çekmek arayışında “sıkı para politikası” uyguluyor.
Hükümetin talebi sınırlamayı hedef alan, kredi büyümesini kontrol altında tutan politikası ile RTE’nin faiz indirimi yoluyla kredi talebini artırma dayatmaları birbiriyle çelişiyor.

***

Bu ayrıntılı bilgiler; RTE ile çok zamandır hükümetin ekonomi politikasını saptayan ve uygulayan, aynı paraleldeki Merkez Bankası politikasını savunan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan arasındaki derin görüş ve uygulama farklılığını özetliyor.
Başbakan AD de tepedeki Saraylı ile ekonomi politikasını hükümet adına saptayıp uygulayan Başbakan Yardımcısı Babacan arasında şu sıra iki arada bir derede kalmış durumda.
Saraylı’ya yardımcısının hükümet adına izlediği ekonomik politikayı haklı bulduğunu söyleyemiyor.
Babacan’ın ve Merkez Bankası’nın politikalarını değiştirecek radikal yeni bir ekonomik politikayı gündeme getiremiyor.

***

Ne ki ekonomide radikal bir
değişiklik olasılığı tartışılıyor
elbette.
Prof. Uras, hükümetin ekonomi politikalarında gerçekten böyle bir “radikal değişim” konusunda kararlılığı varsa, bu çok hem de çok önemlidir, diyor.
Bu tür bir yapılanmanın en önemli yanı, döviz kurunun ihracatçıya getireceği rekabet avantajını kullanabilmesi için üretim yapısında da radikal değişikliğin kısa sürede gerçekleştirilmesi.
Tepeden gelen dayatmayla düşük faiz/yüksek kur uygulaması gerçekten ekonomide radikal bir politika
değişikliğini mi işaret ediyor?
Göreceğiz!

***

Böyle bir değişimi gerçekleştirmek için Başbakan’ın, yardımcısı Babacan ile aynı kulvarda olan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’i de kabine dışında bırakacak bir yeni hükümet düzenine geçmesi gerekli olabilir.
Başbakan’ın Babacan’la uzun saatler süren görüşmesinde kuşku yok Saray dayatması, Merkez’in izlediği ve uygulamaya devam edeceği faiz politikası tartışıldı. Ama sonraki açıklamalardan anlıyoruz ki -şimdilik- Başbakan’ın Saray’ı memnun edebilmek için yardımcısının istifasını öngören bir tutum izlemediği anlaşılıyor.

***

Saray’ın anayasal haddini bilmeyen tutumu, ülkeyi tepeden yöneten davranışlarının ardı arkası kesilmeyecek ve bu durum, ülkeyi ya sosyal ya da ekonomik, yeni ve içinden zor çıkacağımız sorunlara sürükleyebilir.
Pahalılık giderek artıyor. Enflasyon kapıda. Fakir fukaranın durumu açık seçik ortada. Son açıklamalara göre açlık sınırı 1.308, yoksulluk sınırı
4.259 TL düzeyinde.

***

Saraylı aynaya bakıp Cumhurbaşkanı’na hakaretten 85 kişi hakkında soruşturma açılmasının nedenini acaba hiç kendine sordu mu?
Gelip geçen umhurbaşkanlarının hiçbirine hakaretten bu kadar yoğun sayıda soruşturma açılmadı.
Oysa bugün Cumhurbaşkanı’na hakaretten 85 kişiye soruşturma açılması, acaba toplumdaki sözü edilen nefretin kişilere inmesinden mi kaynaklanıyor?
Soruya yanıt bizlerin değil, -şayet nedenini düşünürse-Saraylı’nın görevi.
Tabii bu olayı da sürekli yinelediği gibi halkın kendine olan aşırı sevgisine bağlamazsa!..