Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 28 Mayıs 2016’da Diyarbakır’da yaptığı konuşmada, PKK’lileri kastederek, “Bunlar camilerimizi yakmadılar mı, bunlar ateist, bunlar Zerdüşt, bunlardan bir şey olmaz. Bunlar bizim değerlerimizle hareket etmiyorlar” diyerek halka seslenmişti. Ne var ki sözlerini “Ben inanıyorum ki Diyarbakırlı kardeşim er veya geç bunlara gereken dersi sandıkta verecek” cümlesiyle bağlayınca HDP’lilerin de “suçlananlar(!)” kapsamına alındığını anlamıştık.
Cumhurbaşkanı’nın toplumumuzu oluşturan farklı etnik grupları, “Türk’üyle, Kürt’üyle, Arap’ıyla, Lazıyla, Çerkeziyle, Boşnağıyla…” diye sıralarken, sayıları az da olsa bu toprakların asli unsurları olan Ermenileri, Rumları ve Yahudileri yok saymasından Müslüman olmayan topluluklara mesafeli durduğunu biliyorduk.
“Bunlar ateist, bunlar Zerdüşt” söylemiyle bu inanç gruplarından insanları teröristlerle özdeşleştirmesi, İslam inancında olmayan başka grupları da ötekileştirmesinin yeni bir boyutuydu.
Sözlerinden Cumhurbaşkanı’nın “ateizm” ile ilgili yeterli bilgisinin olmadığını anlıyoruz. Birkaç sözcükle değinelim…
Ateizm, tüm tanrıları Tanrı ve ruhsal varlıklara olan metafizik inançları ve dinleri reddeden; doğruluğuna inanılan gerçekliği inanç yoluyla açıklamayı kabul etmeyen bir felsefi düşünce akımıdır.
Ateistler, kimi zaman “tanrıtanımaz” sözcüğüyle anılsalar da, bu adlandırma “var olan bir tanrıyı reddetme” düşüncesini içerdiği için ateistler tarafından kabul görmez.
Bugün dünyada olduğu gibi ülkemizde de çok sayıda ateist bulunmaktadır. Bu insanların tümü hayatlarında başarılı olmuş insanlardır. Aralarında bilim insanları, araştırmacı, yazar, müzisyen ve sanatçı vardır.
Cumhurbaşkanı, “Bunlar ateist, bunlar Zerdüşt” söylemiyle ateizmi terörle özdeşleştirerek bu insanları rencide etmiştir.
Türkiye, laik bir ülkedir. Burada insanlar mutlaka İslam inancına saygı göstermekle birlikte mutlaka Müslüman olmak zorunda değillerdir. Dolaylı ya da dolaysız bu ülkenin insanlarını İslamı kabule zorlamak anayasaya aykırı bir davranıştır.
Zerdüştlüğü bir sonraki yazıya bırakarak, ateist olup da Nobel Ödülü kazanmış bir bölüm bilim insanını anımsatarak bitirmek istiyorum bu yazıyı. Çünkü bu insanlara şükran borçluyuz; eğer dünyalılar olarak eskisinden daha iyi, daha rahat, daha sağlıklı hayatlar yaşıyorsak bu “ateist” insanlar sayesindedir.
Julius Axelrod - ABD (1912-2004) 1970 Nobel Biyokimya Ödülü. Patrick Jackeet - Birleşik Krallık (1897-1974) 1948 Nobel Fizik Ödülü. Subrahmanyan Chandrazekhar - Hindistan (1910- 1995) 1930 Nobel Fizik Ödülü. Francis Crick - Birleşik Krallık (1916- 2004) 1962 Nobel Tıp Ödülü. Marie Curie- Polonya/Fransa (1867-1934) 1903 Nobel Fizik Ödülü ve 1911 Nobel Kimya Ödülü. Richard Feynman - ABD (1918-1988) 1965 Nobel Fizik Ödülü. Vutaly Ginzburg - Sovyetler Birliği (1916-) Nobel Fizik Ödülü. Frederic Joliot-Curie- Fransa (1900-1958) Nobel Kimya Ödülü. Harod Kroto - Birleşik Krallık (1939- ) 1996 Nobel Kimya Ödülü. Peter Medawar - Brezilya/ Birleşik Krallık (1915-1987) 1960 Nobel Psikoloji Ödülü. Peter D. Mitchell - Birleşik Krallık (1920- 1992) 1978 Nobel Kimya Ödülü. Jacques Monod - Fransa (1910-1976) 1965 Fizyoloji/Tıp Nobel Ödülü. Hermann Joseph Muller - ABD (1890-1967) 1946 Fizyoloji/Tıp Nobel Ödülü.
Ve ateist oldukları bilinen Nobel ödülü sahibi sekiz bilim insanı daha Paul Nurse - 2001 Fizyoloji/ Tıp Nobel Ödülü. Linus Pauling - 1954 Nobel Kimya Ödülü ve 1962 Nobel Barış Ödülü. Ivan Pavlov- 1904 Psikoloji/Tıp Nobel Ödülü. Amartya Kumar Sen - 1998 Nobel Ekonomi Ödülü. Richard J. Roberts - 1993 Tıp Nobel Ödülü. Michael Smith - 1993 Kimya Ödülü. James D. Watson - 1962 Psikoloji/ Tıp Nobel Ödülü. Steven Weinberg - 1979 Fizik Nobel Ödülü.
Ne diyelim? Anlayana sivrisinek saz...
‘Bunlar ateist, bunlar Zerdüşt’(1)
Yazarın Son Yazıları
Veda
Cumhuriyet Halk Partisi: Yeniden (2)
Cumhuriyet Halk Partisi: Yeniden (1)
Ağlamak
Mutlu sona doğru
Yorgunluk
Tatarböreğini sever misiniz?
Dertleşme
Elinizi tutan mı vardı?
Abdullah Gül: Nereden nereye?
Baskın
İzmir bir başka…
Cumhurbaşkanı’nın sözleri
SAPTAMALAR 2
Saptamalar
Hayatın içinden: Türkiye - ABD ilişkileri (10)
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (9)
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (8)
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (7)
Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (6)
Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (5)
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (4)
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (3)
Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (2)
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (1)
Hayalet gemiler
Gecede İstanbul Deniz Kavukçuoğlu yazdı...
Gerçeklerimiz
Ne yazacağını bilememek
Akıntıya karşı durmak
Dünden bugüne
Şiddet ve eğitim
Bunlara mecbur muyuz?
Hayatın içinden
‘Bir telefonu bile yok!’
Umut
Diren Gökçeada!
Çürüyen çöp, çürüyen insan
Polisiye filmi izler gibi
Singapur’dan Türkiye’ye