Ekmek, çay, çanta
Deniz Yıldırım
Son Köşe Yazıları

Ekmek, çay, çanta

31.10.2020 07:00
Güncellenme:
Takip Et:

Ancak kendi gündemlerini kurabildiklerinde iktidar olduklarını hissediyorlar. Bunun için de farklı gündemlerin oluşabildiği, sınırlı da olsa eleştirel görüşlerin daha geniş kesimlere yayılabildiği her alanı neredeyse kuşattılar. Gazeteler, televizyon kanalları, üniversiteler…

Başlarda meseleye, “buralardan oluşan kamuoyunu, gündemi engelleyelim, o bize yeter” diyerek baktılar. Onlarca yıllık gazetelerin, televizyon kanallarının içini boşalttılar. Gazeteler satılmaz, yazarları okunmaz oldu. Televizyon kanalları mı? Kendin çal, kendin oyna; listelenmiş konuklarıyla her konuda ahkâm kesme seansları. İzleniyor mu? İzlenmiyor. 

Dediğim gibi, çok da sorun değildi. Başka gündemler oluşmasın, tek sese ve gündeme alan açılsın, yeterdi. 

Fakat yetmediği anlaşıldı. Hayat kendi gündemini dayatıyor. “Fikri iktidar olamıyoruz” serzenişleri bunun ürünü. “Her alanı kuşattık, içini boşalttık, ama yine de kendi gündemimizi oturtamıyoruz” şikâyeti. Nedir istenen? Herkes iktidarın, halkın inançlarını ve yurt sevgisini kendi siyasi, ticari çıkarları için kullandığı, bir gün öyle bir gün böyle manevralarla halkı sürekli yoksullaştırdığı projeye “dava” gözüyle baksın, herkes avuçları kanarcasına buna alkış tutsun.

Aslında uzun süre böyle de oldu, ekonomide işler iyi giderken çok da sorun değildi. Fakat ne zamanki ekmek davası, işsizlik ve pahalılık toplumun geniş kesimlerinin canını acıtmaya başladı, ne zamanki hayali orta sınıfların borçlanmaya dayalı tüketim alışkanlıkları döviz yükselişiyle sekteye uğramaya başladı, işin rengi değişti.

İktidar savunmada

Şimdi belki de 18 yıldır karşılaşmadığımız bir başka tabloyla karşı karşıyayız. İktidar, din ve milliyetçilik etrafında kurmaya çalıştığı ve belli ölçüde de başarılı olduğu siyasal stratejisine rağmen, sadece bu söylemlere dayalı olarak tabanını ya da destekçilerini etrafında tutmakta zorlanıyor. Çekirdek tabana, ideolojik seçmenlere doğru daralma bunun işareti. Dış gündem ya da yeni kavga alanları bunu telafi etmeye yetmiyor. İktidar mensupları savunmada; başlarda “elitler”e, “Beyaz Türkler’e karşı zenci Türkler”in temsilciliği teziyle sahaya inen, Keçiören’de kirada oturarak “halk içinde, halk gibi yaşama” mesajını işleyen iktidarın popülist stratejisi aşınmak üzere. Bir dönem, elitler karşısında halkın sözcülüğüne soyunmuş gibi davranan, bunu kendi iktidarını pekiştirmek adına taktik olarak iyi kullanan AKP kadroları, şimdi Saray’la, halktan kopuk yaşamla anılıyor. AKP bu saatten sonra popülizmin öznesi değil, nesnesi olabilir.

Öyle bir durum var ki: esnaf, işçi, işsiz, köylü, emekli geçinemediğini ilan ediyor. Güneş balçıkla sıvanmıyor. İktidar ortakları, halkın ekmeğe muhtaç olduğunu anlatmak için askıya ekmek koyuyor. İktidar, “Eve ekmek götüremeyen mi var?” diyerek halkın gündeminden, sorunlarından kopukluğunu samimi şekilde açığa vuruyor. Milyonlar işsiz değilmiş gibi… Çöplerden, akşam pazarlarından yiyecek toplamaya çalışanlar bu ülkenin yurttaşı değilmiş gibi… Geçinemeyenlerin derdi yok sayılıyor. Gündem değişti; iktidar artık “ekmek götürebilenler ve götüremeyenler” tartışmasında taraf ve işlerin iyi olduğunu iddia edecek kadar da halkın gündeminden kopuk.

Ekmek tartışması bitiyor, çay giriyor; çay bitiyor, Saray’da lüks tüketim var mı yok mu tartışması, çanta markaları ve fiyatları üzerinden devreye giriyor. Panik öyle bir noktada ki iktidar savunma hattını nereden ve nasıl kuracağı konusunda öyle zor durumda ki “gazeteciler” o çantaların “çakma”, “sahte” olduğunu ilan etmek, buna göre kamuoyu oluşturmak zorunda kalıyor. Çaresizce işler. Baskıcılık da bu yüzden. Şimdi arayışları, seçim sistemini değiştirmek ve muhalefeti bölerek birinciliği sürdürmek.

Not: Bu satırları yazarken İzmir’den deprem haberi geldi. Geçmiş olsun. Deprem, halk sağlığı, geçim ve yaşam bu ülkenin asıl meseleleridir.

Yazarın Son Yazıları

Cumhuriyet’e veda

Cumhuriyet’e veda

Devamını Oku
04.06.2022
‘Koalisyon eşittir kriz’ formülü üzerine

‘Koalisyon eşittir kriz’ formülü üzerine

Devamını Oku
21.05.2022
Geçim siyaseti, aday siyaseti

Geçim siyaseti, aday siyaseti

Devamını Oku
07.05.2022
Hak mücadelesi

Hak mücadelesi

Devamını Oku
30.04.2022
23 Nisan ve iki halkçılık

23 Nisan ve iki halkçılık

Devamını Oku
23.04.2022
Enstitülü kuşak ve gelecek zaman

Enstitülü kuşak ve gelecek zaman

Devamını Oku
16.04.2022
‘Sonra hayat devam etti’

‘Sonra hayat devam etti’

Devamını Oku
02.04.2022
Değer mi hiç?

Değer mi hiç?

Devamını Oku
26.03.2022
Savaş ve siyaset

Savaş ve siyaset

Devamını Oku
19.03.2022
Transit

Transit

Devamını Oku
12.03.2022
Savaş (05 Mart 2022)

Savaş

Devamını Oku
05.03.2022
Ukrayna

Ukrayna

Devamını Oku
26.02.2022
Cemre düştü

Cemre düştü

Devamını Oku
23.02.2022
İttifaklar, temsiller ve adlandırmalar

İttifaklar, temsiller ve adlandırmalar

Devamını Oku
16.02.2022
Güneşli Pazartesiler

Güneşli Pazartesiler

Devamını Oku
12.02.2022
En uzun gece

En uzun gece

Devamını Oku
09.02.2022
Çatlak

Çatlak

Devamını Oku
05.02.2022
Rejimin yeni aşaması

Rejimin yeni aşaması

Devamını Oku
02.02.2022
Borç

Borç

Devamını Oku
29.01.2022
‘Siyasetin sonu’

‘Siyasetin sonu’

Devamını Oku
19.01.2022
Ahlat Ağacı’nın borç toplumu

Ahlat Ağacı’nın borç toplumu

Devamını Oku
15.01.2022
Kişiselleşme değil ortak çözüm programı

Kişiselleşme değil ortak çözüm programı

Devamını Oku
12.01.2022
Deli İbram Divanı

Deli İbram Divanı

Devamını Oku
08.01.2022
İki ülkeden Türkiye’ye

İki ülkeden Türkiye’ye

Devamını Oku
05.01.2022
Boric’den Babiš’e, Şili’den Çekya’ya

Boric’den Babiš’e, Şili’den Çekya’ya

Devamını Oku
29.12.2021
Kâğıt

Kâğıt

Devamını Oku
25.12.2021
Geçim ve seçim: Şili dersleri

Geçim ve seçim: Şili dersleri

Devamını Oku
22.12.2021
Tatar Çölü’nden Tatar Ramazan’a

Tatar Çölü’nden Tatar Ramazan’a

Devamını Oku
18.12.2021
Yeni model

Yeni model

Devamını Oku
15.12.2021
Joker

Joker

Devamını Oku
11.12.2021
Milli Görüş partileri

Milli Görüş partileri

Devamını Oku
08.12.2021
Drogolaşma ve Don Kişotlaşma

Drogolaşma ve Don Kişotlaşma

Devamını Oku
04.12.2021
Birincil ittifak

Birincil ittifak

Devamını Oku
01.12.2021
Oblomov’dan Don Kişot’a

Oblomov’dan Don Kişot’a

Devamını Oku
27.11.2021
‘Yoksulluk Kader Olamaz’

‘Yoksulluk Kader Olamaz’

Devamını Oku
24.11.2021
Labirent

Bir intiharın genel provası

Devamını Oku
20.11.2021
Akışına bırakmak

Akışına bırakmak

Devamını Oku
17.11.2021
Kalabalığa kaçış

Kalabalığa kaçış

Devamını Oku
13.11.2021
Yeni kamuculuk ve kooperatifler

Yeni kamuculuk ve kooperatifler

Devamını Oku
10.11.2021
Truman kaçışı

Truman kaçışı

Devamını Oku
30.10.2021