Emre Kongar
Emre Kongar ekongar@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Haysiyetsiz eyi muz cumhuriyeti

05 Mayıs 2016 Perşembe

Önce hemen savcıları uyarayım:
Bu yazı bir mizah, bir gülmece, bir hiciv ya da bir anı yazısı değildir:
Bu yazı doğrudan doğruya bir hakaret yazısıdır. Derhal harekete geçmelerini öneririm!

***

Cumhuriyetler ikiye ayrılır:
Normal Cumhuriyetler.
Muz Cumhuriyetleri.

***

Muz Cumhuriyetleri de iki ayrılır:
Normal Muz Cumhuriyetleri.
Eyi Muz Cumhuriyetleri.

***

Eyi Muz Cumhuriyetleri dahi ikiye ayrılır:
Haysiyetli Eyi Muz Cumhuriyetleri...
Haysiyetsiz Eyi Muz Cumhuriyetleri.

***

EN KÖTÜ DEVLET BİÇİMİ HAYSİYETSİZ EYİ MUZ CUMHURİYETİ’DİR.

***

Eyi Muz nedir?
Bu terim nereden türemiştir?
Haysiyetlisi haysiyetsizinden nasıl ayrılır?
Bu işin uzmanları kimlerdir?

***

“Eyi Muz”, Türk filmlerinin ve yabancı filmlerin “32 Kısım Tekmili Birden” gösterildiği, Çarşıkapı’daki Azak, Beyazıt’taki Marmara, Şehzadebaşı’ndaki Turan, Millî, Yeni Sinema, Kadıköy’deki Opera, Beyoğlu’ndaki Lale ve Ar sinemalarında, öpüşme sahnelerinde, seyircinin “Eyi Muuuuz” diye bağırmasıyla siyasal literatürümüze girmiştir.
“Nerden biliyorsun?” diye sorarsanız, yaşayarak öğrendim, kulaklarımla duydum.
Bunlardan mı esinlendiği bilinmez, Attilâ İlhan da kendi deyişiyle “köyden kente göç olgusuna daha o zamanlar dikkat çekmek için”, İstanbul’a taşradan gelmiş bir seyyar satıcıyı anlatan, (benim doğduğum ve büyüdüğüm evin mahallesinden başlattığı) “Eyi Muz” diye bir şiir yazmıştır...
Çarşıkapı’dan yola düşürdüm eyi muz eyi
hemi aksaray’ı aşırdım eyi muz eyi
apartumanlar eh üstüme üstüme geliyler
kimin kimesnenin muz alası yohtur
güneş getmiş marmara’nın denizini kalaylar
üç kâğıda indik mi işimiz köktür
üçyüz yirmibeşe eyi muz eyi
hastalara şifa eyi muz eyi

***

Buraya kadar olan satırlardan anlaşılabileceği gibi, “Eyi Muzu” bilen ve “Haysiyetlisini” “Haysiyetsizinden” ayırabilen iki uzman vardı:
Attilâ İlhan ve Ben.
“Vardı” diyorum, çünkü benim için “Beni yeniden keşfetti” diyen sevgili dostum Attilâ İlhan ebediyete göçtü...
“Ben” sözcüğünü ise büyük harfle yazdım, çünkü siyasal/kültürel/ideolojik/ geleneksel/sosyolojik/nostaljik/psikolojik/ semiyolojik/strüktüralist bilgeliği vurguluyor(!)

***

En korkunç kâbus “Haysiyetsiz Eyi Muz Cumhuriyeti” Vatandaşı olmaktır.

***

Haydi bakalım, savcılar ve Sulh Ceza Yargıçları, hakaret davası açmak için göreve!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Filler savaşında Türkiye 12 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları