Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Obama Sonrası Küresel Kriz, Yeniden...
ABD ilk siyahi başkanını seçti. Demokrat Parti adayı Barack Obama Amerika’nın yeni başkanı olarak ocak ayında göreve başlayacak. Obama’nın başkanlığa seçilişi bir yandan bir “demokrasi ve yurttaşlık dersi” olarak pazarlanırken, bir yandan da piyasalara güven tazeleyerek, küresel krizin sonunu ilan eden bir olgu olarak muştulandı.
Barack Obama’nın başkanlığa seçilmesiyle birlikte küresel piyasalarda artık “güven sorununun” aşıldığı vurgulanmaya başlandı. Krizin dibi gözükmüş, artık çıkışa geçme zamanı gelmişti. Ancak kriz artık sadece bir “güvensizlik” olgusundan ibaret basit bir finansal çalkantının sınırlarını çoktan aşmış, küresel nitelikli “reel” bir krize dönüşmüş durumdaydı bile. Nitekim, son bir senedir piyasaların bu tür git-gelişlerine alışkın daha gerçekçi gözler, geçen hafta sonu peş peşe yayımlanan iktisadi verilerin niteliğine hiç şaşırmadı:
Amerika’da eylül ayında işsiz sayısı 284 bin kişi artış göstermiş ve yüzde 6.5’e yükselmişti. Bu yılın başından bu yana Amerika’da işsiz sayısı toplam 1.2 milyon kişiye ulaşmıştı. Yıl sonuna değin Amerika’da işsizlik oranının yüzde 8’e çıkacağı öngörülmekteydi. Bu verilere ek olarak Amerikan imalat sanayii üretim performansının son 26 yılın en kötüsü olduğu vurgulanmaktaydı.
Bu arada IMF yıllık Görünüm Raporu’nda 2009’a ilişkin öngörülerini bir kez daha (aşağıya doğru) revize etmekteydi. IMF’nin öngörülerine göre dünya milli gelirler toplamı 2009’da yüzde 2.2 ile son tahmine görece yüzde 0.8 oranında düşürülmekteydi. IMF ayrıca ABD için büyüme tahminini yüzde 0.1’den, yüzde eksi 0.7’ye; Avrupa Birliği için ise yüzde 0.2’den, yüzde eksi 0.5’e çekmişti.
Ülkemizde ise eylül ayına ait sanayi üretim verileri sanayideki krizin derinleşmekte olduğunu yansıtmaktaydı. TÜİK’in verilerine göre eylül ayında Türkiye’nin sanayi üretimi yüzde 6.4 gerileme gösterdi. Sanayi üretimindeki bu düşüş, ağustos ayında gözlenen yüzde 5.5’lik daralmanın daha da şiddetli bir devamı niteliğindeydi.
Küresel krizin 2009’da da hükmünü sürdürebileceği gerçeğini gözler önüne süren bu olumsuz haberler karşısında ABD’nin yeni başkanı Obama yaklaşık 500 milyar dolarlık yeni bir mali genişleme paketini planlamakta olduğunu açıklıyordu. Obama’nın söz konusu mali harcama paketi, George Bush’un bu yılın şubat ayında uygulamaya koymuş olduğu 160 milyar dolarlık vergi iadesi paketiyle birleştirildiğinde, Amerikan kamu sektörünün bütçe açığını 1 trilyon dolara ulaştıracağı ise gözlerden kaçmıyordu. Amerika’nın bu yeni astronomik bütçe açığı 1983’te Reagan dönemindeki rekorun aşılması anlamına gelecekti.
Bütün bu gözlemlerin ardından hafta sonu toplanan G-20 zirvesinde ise gelişmiş-azgelişmiş tüm ülkelerde mali genişlemeye dayalı destek paketlerinin gerekli olduğu duyurulmaktaydı. Sadece bu öneri dahi, bir yandan da Türkiye benzeri ülkelere “kamu harcamalarının azaltılmasını ve mali disiplin” öneren ortodoks neoliberal reçetelerle nasıl bir çelişki ifade ettiğini (ya da iki yüzlülük mü diyelim?) ve küresel kriz sonrasındaki ideolojik kargaşalığın ne boyutlara ulaştığını ayrıca not edelim.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Çorlu tren faciası davasında 6 yıl sonra karar çıktı!
- Beslenme çantalarının içi boş kaldı...
- Böylesi görülmedi: Tavuk mu horoz mu?
- Özel yeni üye kampanyasını başlattı
- Bugün 23 Nisan! Arşiv görüntüleriyle Meclis'in açılışı..
- Erdal Sağlam'dan ekonomi analizi!
- Belediye başkanı 'sıkıntı olmayan belediyemiz yok' dedi
- Özdağ'dan hükümete Dünya Bankası tepkisi
- Meclis'te gerilim
- Tarım Bakanlığı'nda 'Suriyelilere kadro' iddiası
En Çok Okunan Haberler
- Kepez Belediyesi'nde yeni başkan belli oldu
- ‘Haddini bilsin, tepemin tasını attırmasın’
- Merkez Bankası faiz kararını açıkladı
- AKP'li isimden istifa çağrısı!
- CHP’nin yükselişi sürüyor
- Dilan ve Engin Polat çiftinin yargılandığı davada karar
- 'Kapıdan içeri sokmayın'
- Evlilikte şanslı olan 4 burç!
- Son mesai saatinde 4.5 milyonluk fatura kesilmiş
- Soylu geri mi dönüyor?