Zaten Bursaspor’un maçları hep zevkli geçiyor. Anımsarsanız 3-3’lük Trabzonspor karşılaşmasını da büyük bir zevkle izlemiştik. Galatasaray karşısında da yine etkili ve hızlı bir oyunla başladı Yeşil - Beyazlılar; frikikler, karşı karşıya kalmalar hep Bursaspor’dan geldi bu dakikalarda.
Ama ardı ardına pozisyonlar Bursa’dan gelirken ilk etkili atağında golü bulan Galatasaray oldu.
Bursalı forvetlerin bu kadar rahatlıkla Galatasaray on sekizine girmesinde Bursa’nın hızlı, dikine ve kararlı oyununun etkisi çoktu şüphesiz. Eğer son vuruşlarda da aynı kararlılığı gösterebilselerdi skor çok daha farklı olabilirdi.
Bu arada Cim-Bom’un karşısındaki Bursa sezonun ilk maçında karşısına çıkan Bursa’dan çok farklıydı. O günden bugüne çok şey değişmişti çünkü. Özellikle de Şenol Güneş’le birlikte Timsahlar, Süper Lig’in en iyi top oynayan takımı olup çıkmıştı. Bu değişimde en büyük payı Bekir ve Ozan Tufan’dan oluşan ve ileri geri oynayabilen Bursa orta alanına vermek gerek.
Buna karşın Galatasaray’ın orta alanında Melo ve Emre gibi alakasız iki isim birlikte oynuyordu. Ve Melo geriye kaçınca Galatasaray orta alanı ikiye bölünüyor. Buna bir de savunmanın dağınıklığı eklenince vahim bir tablo çıkıyor.
İşte bu vahim tabloda Bursa uzun paslarla çok rahat pozisyona girdi ama pozisyona girmekle iş bitmiyor. “Pozisyonları değerlendirmek de çok önemli” dediğimiz bir anda Bursa ilk yarı bitmeden skoru dengelenmeyi başardı.
Günümüz futbolunda artık çok paslı oyun değil dikine az paslı oyun önemli. Bursa da bunu daha çok Belluschi önderliğinde yapmaya çalışıyor.
Bursa 2. yarıda da etkili oyununu sürdürdü. Hatta galibiyet golüne de hak ederek ulaştı.
Ama son on beş dakikada skoru koruma derdinin kurbanı oldu.
Bir penaltı bir kırmızı kart Bursa’yı yıktı.
Zaten 90 dakikayı aynı tempoda oynayamamaları ve pozisyonları yeterince değerlendirememeleri en önemli eksiklikleri.
Galatasaray’a gelince suçlu ne Mancini idi ne de Prandelli. Yöneticisinden yorumcusuna eskimiş anlayışları milim değiştirmiyoruz. Sonra ya kişileri suçluyoruz ya da kişilerden mucize bekliyoruz.
Sarı - Kırmızılıların kadro yapılanması da oynadığı oyunun da günümüz çağdaş futbolunda yeri yok.