Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Şerefli Yenilgi Şerefli Şike
Sporun şu evrensel tanımını hatırlamamızda yarar var: “Spor, yürüyen koşan ahlaktır.” Bildiğiniz gibi bu tanım bizden çıkmamıştır. Batılılara aittir. Spor rekabetlerinde başarı ve başarısızlık, ne dünyayı yeniden keşfetmek ne de dünyanın sonunu getirmek demek değildir. Kim kazanırsa kazansın veya yenilirse yenilsin, dostluğun ve davranışların bozulmaması gerekir. Hep düşünmüşümdür, birincilik kürsüsüne çıkan bir atletin, bir yüzücünün o anda neler hissettiklerini. Futbol takımının şampiyonluğunda ise neler hissedildiğini çok iyi bilirim. Evet kazanmak veya başarmak, insana bambaşka duygular hissettirir. Ancak, bu demek değildir ki kazanmak için her yola başvurulur. Bizim spor başarılarında ya da başarısızlıklarında çok tuhaf değerlendirmelerimiz var. Birçoğunuz hatırlarsınız; yıllar önce futbol Milli Takımımızın az farkla yenilmesinde ‘şerefli mağlubiyet’ çok farkla yenilmesinde de bunun tersini söylerdik. Ne demekse şerefli mağlubiyet? Şike konusunda da öyle değil mi? Bu söylenti yıllar yılı Türk futbolunun içinde vardır. İspatlanmış mıdır? Hayır. Umulmadık galibiyetlerde hemen telaffuz edilir. Hatır şikesi, teşvik primi gibi kavramlar gelip, yerleşmiştir futbola. Fanatiklerin kendi aralarında yaptığı futbol tartışmalarında da rastlarsınız şike ile ilgili yorumlara. “Haydi biz yaptık, siz yapmadınız mı sanki” gibi. Hatta garip bir şey ki; yaptığı şikeler için bir kitap yazan arkadaşımız bile vardı. Ama kimse üzerinde bile durmamıştı. Ancak, o gün yapılanları gösterip, bugün yapılanlar mazur görülemez. Nasıl olursa olsun, kim yaparsa yapsın şike, futbol etiğine uygun değildir.
\nHer şey değişiyor. Siyah-beyaz yerine, renkli bir dünyada yaşıyoruz! Kulüpler büyük sanayi kuruluşlarına döndü adeta. Ortada büyük paralar konuşuluyor. Böyle bir durumda, birtakım yeraltı, yerüstü işleri, işadamlarının iştahını kabarttı. Ortada dönen bu paradan rant sahibi olmaya çalışılıyor. Gaflet içinde olanlar, her şeyin eskisi gibi olacağını düşündüler herhalde ki sorumsuz hareketler yapıldı. Belki de bu şike olayları, sorumsuz davranışların bir sonucu olarak ortaya çıktı. Ama artık, eksiği ile, fazlası ile bir Futbol Ceza Yasası var. Hiç toleransı yok. Şike yapmanın hatta teşebbüsünün bile cezası büyük. Kulüpler hop oturup, hop kalkıyor. Peki ama 14 Nisan’da çıkan 6222 sayılı Ceza Yasası öncesi nasıl davrandınız? O zamanlar neredeydiniz? Biz zaten nedense arabanın tekerleği kırıldıktan sonra önlem almaya çalışırız. Ama iş işten geçti artık.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
En Çok Okunan Haberler
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- Esad'a ikinci darbe
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- O ülke Suriye büyükelçiliğini açıyor!
- ABD basınından Esad iddiası