Şimdiye kadar seçilen bence en doğru kadro Konya’da sahadaydı. Belki Umut-Yasin tercihi tartışılabilir. Ama Hamzaoğlu’nun takım savunmasına katkısını önemsemesi nedeniyle Umut tercihini de doğru buluyorum. İyi futbol iyi ve uyumlu oyuncularla oynanır. Konyaspor karşısına çıkan oyuncu grubu mevcutlar içinde en iyisi ve uyumlu olanıydı. Maça istekli başladılar ve erken gol attılar. Yan top kullanma zaafiyeti olan Sabri geçen hafta olduğu gibi bu maçta da adrese top attı. Burak işini yaptı. Konyaspor oyunu kendi yarı alanında kabul etti ama alan ve adam markajında etkili olamadı. Oyun ilk yarım saate dört pozisyon üreten Galatasaray ağırlıklı oynandıktan sonra üstünlük Konyaspor’a geçti. İlk tehlikeli atakta golü kademedeki Carole önledi. Bu değişimde Melo faktörü ve takım savunması baş rol oynadı. Ömer Ali ve Vedat’ın çabuk oyunu Konyaspor’u ileri taşıdı. Chedjou’nun sakatlanmasının hemen ardından Konyaspor, Meha’nın mükemmel frikiğinde Muslera’nın yapacağı bir şey yoktu. Ama Konyaspor kalecisi öyle bir hata yaptı ki Semih farkında olmadan golü attı. Bu gol iki takımın da ikinci yarıdaki stratejilerini etkiledi. Galatasaray’ı moralize ederken Konyaspor’u sıkıntıya soktu.
Doğal olarak Konyaspor ikinci yarıya baskılı başladı. Galatasaray, Carole’un kırmızı kartına kadar baskıyı kırdı. Ancak oyuncu değişikliğine kadar çok zorlandı. Hamza Hoca Telles-Rodriguez arasında sonunda doğru tercihi kullandı ve 4-4-1’e dönerek orta sahayı kuvvetlendirdi. Bu kararı vermesi hayli uzun sürdü çünkü Podolski fiziksel olarak bitmişti. Böylelikle baskıyı kırarak oyunu dengeledi. Ve son bölümde çabuk hücuma çıkarak Sneijder ile maçı kopardı.