Mustafa Balbay
Mustafa Balbay mustafabalbay35@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

2012'den 2013'e Armağan: Toplumsal Uyanış...

31 Aralık 2012 Pazartesi

2012’nin 2013e verdiği en büyük armağan şudur:

\n

Toplumsal uyanış!\n

\n

Tek tek insanlar yalnızlıklarını birleştirdiler ve ne kadar büyük olduklarını gördüler.\n

\n

Büyük olmanın başlıca özelliklerinden biri, bu özelliğini sürdürebilir olmasıdır.\n

\n

2012’deki toplumsal uyanış, istikrarlı ve kararlı bir çizgiyle adım adım yükseldi. Olağanüstü dönemlerde insanlar tam bir suskunluk içine girerler. Öyle ki, aile ortamında bile yüksek sesle konuşmazlar.\n

\n

Uzun yıllar hâkimlik yapmış, hukukçuluğunu avukat olarak sürdüren, zaman zaman ziyaretime gelen bir büyüğüm, bu durumu şu örnekle anlatıyor:\n

\n

Menderesin idam edildiği gün, Türkiyede hakaret suçu bile işlenmedi!\n

\n

***\n

\n

Silivrideki davalarla birlikte öyle bir korku iklimi yaratıldı ki, herkes her an Türk Ceza Yasasının (TC) en ağır maddeleriyle suçlanabilir. Bir köylünün vadisini korumak için harekete geçmesinden bir gazetecinin haber yapmasına kadar her şey terör eylemiolabilir.\n

\n

2012 bu korku çemberinin kırıldığı yıl oldu.\n

\n

Bunun ilk belirtisini 1 Mayısta gördük. 1 Mayıs, başta Taksim olmak üzere tüm ülkede sayısal ve katmansal olarak en geniş katılımla kutlandı.\n

\n

19 Mayıs tam da hükümetin istediği şekilde kutlandı!\n

\n

Ne diyordu hükümet?\n

\n

Ulusal bayramları kuru, resmi kutlamalardan kurtarmak gerek. Halk kendi isteği ile istediği yerde bayram kutlamalı.\n

\n

Öyle oldu.\n

\n

19 Mayıs her yaştan gencin katılımıyla kutlandı.\n

\n

Atatürkün Samsuna çıktığı gün, halkımız da meydanlara çıktı.\n

\n

Baktılar ki halk, Cumhuriyetin bütün değerlerini korumaya-kutlamaya kararlı, bunun derecesini ölçmek için bir adım attılar. Bu değerleri temsil eden anıtlara çelenk konulmasını, buralarda kutlama yapılmasını kısıtladılar, yasakladılar.\n

\n

Hani ellerinden gelse, anıtların çevresini kapatıp,Girmek yasaktırtabelası asacaklardı.\n

\n

Buna ilk tepki, Kurtuluş Savaşının zaferle sonuçlandığı gün, 9 Eylülde gösterildi. İzmirliler bu bayram ve bayrak geleneğinden vazgeçmediler.\n

\n

29 Ekime bunlara ilişkin bütün heyecan ve gerilimlerin birikimiyle girildi.\n

\n

Halkımız Ulusta meydana geldi. Öyle bir geliş ki, gidişi Anıtkabire doğru oldu.\n

\n

Gelinen nokta açısından 10 Kasım, Atatürkün bir kez daha doğum, Atatürkü ve Cumhuriyet değerlerini unutturma girişimlerinin ölüm günü oldu.\n

\n

Eğer anıtlara çelenk yasağını hayata geçirip kabul ettirselerdi, hiç kuşkunuz olmasın, bu anıtların çoğu rantsal bölüşüm, affedersiniz kentsel dönüşüm planının ilk hedeflerinden biri olacaktı.\n

\n

***\n

\n

2012’deki toplumsal uyanışın tacı ise 13 Aralıkta Silivride takıldı. Günlerdir Anadolunun dört bir yanından Silivri yolculuğuna katılanların mektuplarını alıyorum. Her mektup bir yazı konusu çağrıştırıyor.\n

\n

Yeri gelmişken açık bir çağrıda bulunmak istiyorum; 13 Aralıkı yaşayanların, yolculuklarını ve Silivri Cezaevi önünü yazıp göndermelerini diliyorum. 1 Nolu Cezaevi Silivri adresine her mektup ulaşıyor.\n

\n

Geçen gün 5 adıma 14 adım havalandırmada koşarken şöyle düşündüm:\n

\n

Karikatürlerde hep giden yıl yaşlı, gelen yıl genç gösterilir. Çizgiye yeteneğim olsaydı 2012’yi güçlü, heyecanlı ve enerjik binlerce insan şeklinde çizerdim, ikinci karede ise o insanların aynı heyecanla 2013 yazmasını... Bir de konuşma balonu yapardım. 2013 sorardı, Bir dileğin var mı?”, 2012 yanıt verirdi, Başarılar dilerim!\n

\n

2012, 2013’e büyük bir toplumsal uyanış umudu armağan etmiştir.

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Asgari ortalama ücret! 12 Aralık 2024
Atatürk bakışı gerek 11 Aralık 2024
BOP’ta yeni süreç! 10 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları