Ekonomide 2024-2026 dönemindeki hedefleri ve yapılacakları listeleyen orta vadeli program (OVP) Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz tarafından açıklandı, Erdoğan tarafından cilalandı!

Öyle bir havaları vardı ki, sanki iktidara dün gelmişler, daha önce yapılan olumsuzlukları kaldırmak için plan yapmışlar.

Toplumun yanıt aradığı sorular şunlar:

-Enflasyon ne olacak?

-Refahımız ne kadar artacak?

-İşsizlik bitecek mi?

AKP iktidarları döneminde 18. OVP açıklandı. Bunların özellikle enflasyon bölümü hemen hiç tutmadı. Bu kez de 2024’te yüzde 33, 2025’te yüzde 15.2, 2026’da yüzde 8.5 olması hedefleniyor. Çok sık dile getirilen tek haneli enflasyon 2026’da.

Her yıl, üç yıl sonra enflasyon tek haneye inecek deniyor! Enflasyon her haneye inim inim inmiş, hâlâ aynı kavı çakıyorlar!

***

İktidarın neredeeen nereye geldiğini göstermesi bakımından 2011’de açıkladıkları 2023 hedeflerini aktaralım:

-Dünya ekonomisi sıralamasında ilk 10’a girecektik. Şimdi 23. sıradayız.

-Kişi başına düşen milli gelir 25 bin dolara çıkacaktı. Şimdi 10 bin doların altına indi.

-Enflasyon tek haneye inecekti. Şimdi üç haneye çıktı.

-İstanbul dünya finans merkezleri endeksinde ilk 10’da yer alacaktı. Şimdi 64. sırada.

-Türkiye’nin dünya ticaret hacmindeki payı 0.8’den 1.5’e çıkacaktı. Şimdi 0.4’e düştü.

Bu sözünde duramamaları anımsattıktan sonra OVP’nin rakamlarını sıralasak okurla alay etmiş gibi oluruz! 2026’da, geçmişte 2023 için planladıklarının neredeyse yarısını hedefliyorlar.

Dün açıklanan OVP’nin iki hedefi vardı:

1- Yakında gelecek olan IMF heyetine ne kadar gerçekçi ve ciddi olduklarını göstermek.

2- İçeride pozitif hava estirmek. Erdoğan bugün de yerli ve yabancı gazetecilere yönelik OVP toplantısı yapılacağını söyledi. Yabancı gazetecilerin de çağrılması dışarıya güven verme arayışına dayalı olmalı. Sıcak para bulunamıyor, vermiyorlar. Çünkü Türkiye ekonomisine güven azaldı. Körfez ülkeleri sıcak para vermek yerine garanti kâr getirecek şirketler istiyorlar.

Erdoğan müjde verdi: Ekimde beş yıllık kalkınma planı açıklayacaklarmış. Kadere bak, 2023 hedeflerini açıkladıkları 2011’de, Devlet Planlama Teşkilatı’nı kapatmışlardı.

***

Erdoğan bir müjde daha verdi:

2024 bütçesi şeffaf ve hedeflere uygun bir anlayışla hazırlanıyormuş!

Bütçeler ekonomik bir metin olarak görülür ama özünde siyasetin ta kendisidir. Bütçe devletin halktan topladığı vergileri, elde ettiği gelirleri nasıl harcayacağını belgelendirmesi ve sonrasında da nereye harcadığının hesabını vermesidir.

Şahsım rejimiyle birlikte bütçenin de ruhu kayboldu. Meclis, Saray’da hazırlanan bütçeyi tümüyle reddetse bile Saray önceki yılın rakamları üzerinde oynayıp istediği gibi plan yapabiliyor. Bütçede her şeye para vardır; bütün mesele öncelik sıralamasıdır; bu da büyük ölçüde siyasi hedeflerin parçası olur.

İktidar şu an için sadece “görünüm raporu” yazmak için gelecek olan IMF’nin, “Türkiye’ye para verilebilir, yatırım yapılabilir” demesi için çabalıyor.

Bu noktaya bir günde gelmedik. Şahsım rejiminin sonuçlarını yaşıyoruz. Son not: 6 Şubat depremi ortak acımız. Yaralar bir an önce sarılmalı. İktidar krizin faturasını depreme kesip siyaset malzemesi yapmayı da ihmal etmedi!