Değişim için iktidar...
Nilgün Cerrahoğlu
Son Köşe Yazıları

Değişim için iktidar...

23.07.2023 03:00
Güncellenme:
Takip Et:

Sahici bir değişim bahsini çakmasından nasıl ayırt edersiniz?

Ben “değişim”in sahicisini, 1980’lerin efsane sosyalist lideri Felipe Gonzalez’i mutlak çoğunlukla iktidara getiren İspanya’nın tarihi “değişim seçimlerinde” yaşadım.  

Geçen hafta da bahsettğim gibi şiar her şeyden önce “iktidar için değişim” değil, “por el cambio/değişim için iktidar”dı.  

Bu çok belirleyici bir fark.  

Çünkü “Hele bir iktidar için değişim olsun da... önümüze bakarız, kervan yolda düzülür” denmiyor. 

Somut bir proje oluşturuluyor, iktidar o proje için isteniyor, bunun üzerine bir hikâye kuruluyor, büyük bir gelecek beklentisi ve heyecan dalgası yaratılıyor. 

1982’de İspanya’da “değişim dalgası”nın anlamı, 20. yüzyılın ilk üç çeyreğini iç savaş ve diktatörlükle kaybeden bir ülkenin geleceğini yeniden kurmasıydı. 

Bu nedenle geriye dönüp de geçmiş hesaplaşmalarla vakit kaybetmek yerine “geleceğe bakış” hedeflendi. Geleceğe odaklanmaktan meram, öteki Avrupa ülkeleriyle aradaki makasın en kısa sürede kapanmasıydı. Projenin ayakları şunlardı:  

1. AB’ye üyelik

2. Demokrasinin konsolidasyonu

3. İspanya’yı, yurttaşların yurttaşı olmaktan utanç duydukları bir ülke değil onur duydukları bir barış ülkesine dönüştürmek. Gerek dış dünyayla ilişkilerde, gerek içerde kültürel özgürlükler ve iş ilişkilerinde bir barış toplumu yaratmak.     

4. Ülke bütünlüğünden taviz vermeksizin -Katalan ayrılıkçılığı ve Bask terörizmine karşı model olarak geliştirilen- yerel özerklikleri inşa etmek. Farklılıklara saygı ile ülke bütünlüğünü karşıt iki uç alternatif gibi sunmamak. 

5. Enflasyon ve işsizlik başta olmak üzere ekonomik krizin üstesinden gelmek. Üreticiliği yükseltmek. 

6. Refah devletini kurumsallaştırmak, emeklilerin satın alma gücünü korumak, maliyede vergi adaletini, eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak...  

DEMOKRASİNİN MİLADI

Eğitim, sağlık, özerklikler, demokratik ve kültürel özgürlükler, mali politikalar gibi hemen her alanda değişim vaadi getiren ve bu vaatleri yaşama geçirmek için iktidara talip olan Gonzalez ekibi, 40 yıllık diktanın arkasından dikta kalıntısı siyasi figürlerin yönettiği “geçiş dönemi” sonrasında tarihi bir zafer kazandılar.  

Dikta yılları ve farklı sağ iktidarların ardından merkez soldaki sosyalistlerin, kavga döğüş olmaksızın ilk kez iktidara çıkması, İspanya’da demokrasinin miladı sayıldı.

Demokrasiyi, demokratik olmayan rejimlerden ayıran bu tespiti ilk kez İspanya da duydum: “Demokrasi, iktidarın barışçı yollarla el değiştirmesidir. Alternancia/peaceful transition of power.” 

Bu, insanlarda başlı başına baş döndürücü bir coşku yaratmış, geleceğe adım atıldığı, kabusun geride kaldığı, yeni bir sayfa açıldığı duygusu yaşanmıştı. 

Ülkenin yeni bir şafağın ve yeni bir tarihin başlangıcında olduğu hissediliyordu…

ÇANLAR KİMİN İÇİN ÇALIYOR?

Bugün ise İspanya’da bambaşka bir seçim var.

Demokrasi miladından bu yana aşırı sağın iktidara yürümesine asla geçit vermeyen ülkede bir tabu yıkıldı. Bu gece çok büyük ihtimalle sandıktan ilk kez sağ-aşırı sağ bir koalisyon çıkacak. Yoklamalar bu yönde.

Beklentilerin gerçekleşmesi halinde İspanya bu defa bir geri salınımla faşist geçmişine göz kırpacak. 

AB dönem başkanlığını elinde tuttuğu için bu geri salınım, Avrupa’ da muazzam yankı yaratacak. 

Roma’ da işbaşında olan aşırı sağcı Meloni bayram edecek. Fransa’da Le Pen, Almanya’da AfD cesaretlenecek. 

İspanya, Avrupa siyasi tarihinde simgesel öneme sahip bir ülke. 

İspanya iç savaşı faşist-anti faşit karşılaşması bağlamında nasıl geçmişte II. Dünya Savaşı’nın bir ön faslı olarak değerlendirildiyse 20. yüzyılın son çeyreğinde de ülkenin demokrasiye geçiş serüveni Avrupa demokrasilerinin güçlenişi olarak görülmüştü.

Bugün Madrid’in aşırı sağın eline düşmesi bu itibarla tüm Avrupa için tehdit olarak algılanıyor.

İngiltere eski Başbakanı Gordon Brown, “Çanlar kimin için çalııyor?” diye uyarıyor: “İspanya da aşırı sağ Vox iktidara gelirse, tüm Avrupa düşer!”

Bunca değişim, peki bunca hikâye boşuna mıydı? Hayır. 

İspanya neredeyse yarım yüzyıldır demokrasinin nimetlerinden yararlanıyor ve artık ne olduğunu biliyor. Demokrasiler bir kez kazanıldığında ne ki çantada keklik sayılmıyor. Demokrasiyi korumak ve kollamak, günü gününe mücadele gerektiriyor. 

Avrupa’nın en kanlı iç savaşını yaşamış bir ülkede bu mücadele bitmez.  

Bitmeyecektir. 

Bizde ise gerçek manada hiç başlamadı. 

“Değişim”den söz eden İmamoğlu ile çevresinin -heyhat- ne dediği belli değil. 

Konuştukça batan Kılıçdaroğlu’nun “değişim” sözcüğünden damardan rahatsız olduğu ortada. Tarih akıp geçiyor. El, kol bağlı ibretle izliyoruz sadece.   

Yazarın Son Yazıları

BBC’ye darbe... Faşizme kayış

İngiliz yazar Ian McEwan uyarıyor...

Devamını Oku
16.11.2025
Mamdani tarih yazdı

Turhan Selçuk’un çok sevdiğim bir karikatürü vardır: Küçük balıklar bir araya gelip devasa bir köpek balığını kovalar.

Devamını Oku
09.11.2025
Mamdani kasırgası

Annesi Mira Nair...

Devamını Oku
02.11.2025
Kaddafi’nin İntikamı

Mezardan yükselen intikamlar bunlar...

Devamını Oku
26.10.2025
Ortadoğu’da altın çağ...

Shehadeh Dajani’nin yüzü hâlâ gözlerimin önünde...

Devamını Oku
19.10.2025
Nobel’in prestiji çakıldı

Michael Wolff... Trump döneminin kara kutusu.

Devamını Oku
12.10.2025
Geç olmadan

"87 yaşındayım" diyor Jane Fonda...

Devamını Oku
05.10.2025
Meşruiyet nedir?

“Cesur bir adım atalım ve ona (Cumhurbaşkanı Erdoğan’a!) bire bir ilişki temelli gereksinim duyduğunu verelim. O nedir? Meşrutiyet!”

Devamını Oku
28.09.2025
Trump’ın korku imparatorluğu

Sizler bu satırları okurken Trump Amerika’sı geçen hafta içinde öldürülen radikal sağ aktivist Charlie Kirk’ü ulusal törenlerle uğurluyor olacak.

Devamını Oku
21.09.2025
Hedef muhalefeti yok etmek

Amaç, muhalefeti etkisizleştirmek ve işlevsizleştirmek...

Devamını Oku
14.09.2025
Titanik’te olmak

Proizvol ve prodazhnost... Rusça iki sözcük.

Devamını Oku
07.09.2025
Hür dünyanın sonu

Prodi’yi hatırlarsınız...

Devamını Oku
31.08.2025
Midas’ın Kulakları

Çocukluğumda “Midas’ın Kulakları” diye çok ünlü bir oyun vardı.

Devamını Oku
24.08.2025
Başyücelik hutbesi

İslam inkılabının ana kanun maddesi şudur: Bütün kanunlar Allah’ın emirlerine uygun ve bağlı olarak insani selim duygu ve düşünceye dayanır.

Devamını Oku
17.08.2025
Epstein Vakası

"Epstein vakası ABD siyaset kültüründe merkezi bir komplo kertesine erişti, bu gidişle Kennedy suikastı mitosu ile yarışır” diyor Michael Wolff.

Devamını Oku
10.08.2025
Kara düzen

II. Trump badiresine karşı Başkanlık yarışına girmek cüretini gösteren Demokrat Parti adayı Kamala Harris ilk kez konuştu ve...

Devamını Oku
03.08.2025
Sevgili Altan bey

Sevgili Altan bey

Devamını Oku
27.07.2025
Siyasette gerçeklik yok oldu

“ Otokratlar rakiplerini artık öldürmüyor” diyor Anne Applebaum ve devam ediyor...

Devamını Oku
20.07.2025
Grok zamanlarında yaşamak

Bir arkadaşımdan geldi. Instagram iletisi... ’70 li yıllar. Bikinili dört kadın güneşin altında mutlu mesut uzanmış.

Devamını Oku
13.07.2025
Zohran efsanesi

Faşizm gemi azıya aldıkça, çarenin yerel siyasetten geçtiği anlaşılıyor.

Devamını Oku
06.07.2025
Venedik’te düğün

Thomas Mann “Venedik’te Ölüm”ü tam Birinci Dünya Savaşı arifesinde, bir “çöküş” hikayesi olarak kaleme almıştı. “Belle époque/Muhteşem devir”tabir edilen 19. yüzyıldaki 2. sanayi devriminin sonu ile 20. yüzyıl başının sonsuz istikrar, refah ve özgüven çağı sonlanmış, baş döndürücü teknolojik değişimlerle toplumun değerler skalası değişmişti.

Devamını Oku
29.06.2025
İsrail’in ‘pis işleri’

Deyim, Almanya’nın yeni Şansöylesi Friedrich Merz’e ait. Bir haftadır Mertz’in şok...şok...şok bu sözleri konuşuluyor.

Devamını Oku
22.06.2025
Trump’ın ‘oyuncak askerleri’

14 Haziran’da Washington’da bir kutlama için, yerleri dolduracak yedeklere ihtiyaç var.

Devamını Oku
15.06.2025
Dekadans

Donald Trump, Beyaz Saray’a çıktığı ilk yıllarda, “New York’un ortasında, 5. caddede çıkıp birini vursam bir tek seçmen kaybetmem!” demişti.

Devamını Oku
08.06.2025
Kurşun hızı

Adına “muzzle velocity” diyorlar. Deyimi siyasi jargona sokan isim Trump’ın “karanlık prensi” Steve Bannon.

Devamını Oku
01.06.2025
Habeas Corpus nedir?

“Habeas Corpus nedir? Tanımlar mısınız?”

Devamını Oku
25.05.2025
Arabistanlı Donald’ın evreni

İç gerilimlerin cümlemizi sersem ettiği, burnumuzun ucunu göremez hale getirdiği Türkiye’nin dışında bir dünya var.

Devamını Oku
18.05.2025
Trump Vatikan’a da göz dikti

Trump Vatikan’a da göz dikti

Devamını Oku
11.05.2025
Psikolojik harekât

Psikolojik harekât

Devamını Oku
04.05.2025
Vatikan’da dönüm noktası

Vatikan’da dönüm noktası

Devamını Oku
27.04.2025
Romancının ölümü

Romancının ölümü

Devamını Oku
20.04.2025
Starmer’ın sessizliği

Starmer’ın sessizliği

Devamını Oku
13.04.2025
İmamoğlu ‘rakip’ olmasaydı...

İmamoğlu ‘rakip’ olmasaydı...

Devamını Oku
06.04.2025
Pikachu’nun anlattıkları...

Pikachu’nun anlattıkları...

Devamını Oku
30.03.2025
Kafka senaryosu

Kafka senaryosu

Devamını Oku
23.03.2025
Avrupa'da neler oluyor?

Avrupa'da neler oluyor?

Devamını Oku
16.03.2025
Avrupa’da yeni kavşak

Avrupa’da yeni kavşak

Devamını Oku
09.03.2025
Yeni bir dünyaya doğru

Yeni bir dünyaya doğru

Devamını Oku
02.03.2025
Çirkin Amerikalı

Çirkin Amerikalı

Devamını Oku
23.02.2025
Batı ittifakının sonu mu?

Batı ittifakının sonu mu?

Devamını Oku
16.02.2025