Hollande'ın Buruk Yıldönümü

05 Mayıs 2013 Pazar

Paris’te bugün büyük bir yürüyüş var.
Fransa solunun
“yeni yıldızı” Jean-Luc Melenchon; Hollande’ın cumhurbaşkanlığından düş kırıklığına uğrayan kitleleri bu dev yürüyüşte bir araya getiriyor. Fransız solunun alternatif lideri, bir köşetaşı olması beklenen gösteride, “kemer sıkmaya başkaldıran” kriz mağdurlarının sözcüsü olmaya soyunuyor.
Elysee’de ilk yılını dolduran Fransa’nın sosyalist cumhurbaşkanı için buruk bir yıldönümü bu.
Yalnız sol uçta
Melechon tarafından değil, aşırı sağda da Jean Marie Le Pen’in kızı Marine Le Pen tarafından sıkıştırılan Hollande; hem sol hem sağda yükselen popülizmlerin hedefine dönüşmüş durumda.

\n

Baş sorun işsizlik

\n

Kamuoyu yoklamalarında popülaritesi yüzde 27’lere inen sosyalist başkanın uğradığı başdöndürücü destek kaybını açıklamak için kullandığı birinci açıklama işte bu:
“Ben olağanüstü bir dönemde işbaşına geldim” diyor Hollande; “Sorun yalnız yaşadığımız krizin süresi ve derinliği değil. Fransa dahil, Avrupa’da boydan boya popülizmler mayalandı. Kararlarım eleştirilebilir. Bazıları hatta yanlış da olabilir. Ama bu bir yılda biz piyasa reformu, ekonominin rekabet gücü ve bütçe disiplini üzerinde hayati tedbirler aldık. Son on yılda yapılandan çok daha fazlasını gerçekleştirdik!”
Ama işsizliğin rekor kırdığı Fransa’da bu icraatler yeterli bulunmuyor.
3.5 milyon kişiyi etkisi altına alan rekor düzeylerdeki işssizlikle mücadele eden kriz kurbanları için ekmek kavgası herşeyin önünde geliyor. İlk işlevi
“işsizlikle mücadele” olan bir sosyalist başkandan gelen bu tür açıklamalar, inandırıcı olmuyor.
Hollande’ın her fırsatta vurguladığı
“işsizlik artışını bir yılda tersine çevirmek” vaadi, bu durumda boşta kalıyor.

\n

Depardieu vergisi ikinci şok

\n

Hollande’ın başını ağrıtan problemlerden en önemlisi olan işsizliği; “zenginlerden alınması planlanan %75’lik vergi” fiyaskosu izliyor…
Aktör
Depardieu’nün küresel yankı bulan çıkışlarıyla “Depardieu vergisi” adını alan bu rekor vergi sopası, Fransa’nın anayasa mahkemesinden jet hızıyla geri döndü.
“Güçler ayrılığının” ülkesi Fransa’da, yüksek mahkeme bu varlık vergisi girişimini, “kamusal yükümlülüklerde eşitliği ihlal ettiği” için derhal bozdu.
Bir vergi uzmanı olan Hollande’ın bu tuzağa düşmesinin nedeni, büyük olasılıkla
Melenchon’un sol uçta tetiklediği hamasi söylemler oldu. Ancak düşünülmeden atılan bu adım, Hollande’ın son bir yıllık icraatının en olumsuz faturaları arasında yerini aldı.

\n

Yürümeyen Hollande-Merkel ekseni

\n

Hollande’a çıkan diğer can acıtıcı fatura; Merkel ile arasında giderilemeyen kan uyuşmazlığı oluyor.
Hıristiyan Demokrat Merkel, Avrupa’nın
“kemer sıkma politikalarının” bilindiği gibi baş savunucusu.
Avrupa merkez solunun, geçen yıla dek umutla baktığı Hollande ise,
“istihdam ve büyüme”yi öne çıkarmanın bayrağını taşıyor.
Önceliklerdeki bu farklar; biri muhafazakâr, diğeri sosyalist iki lider arasındaki mesafenin kapanmasını imkânsızlaştırıyor.
II. Dünya Savaşı sonrasında Avrupa siyasetindeki yakın işbirliği ile
“Avrupa’nın lokomotifi” işlevi gören Fransız ve Alman liderler arasındaki açılan mesafeler, Avrupa’nın geleceğini de tehlikeye atıyor. Bu yüzden Hollande şimşekleri büsbütün üzerine çekiyor.

\n

Ve hayatın sürprizleri

\n

“Hayat başka planlar yaparken, başınıza gelendir!” sözü, son kertede Hollande için söylenmiş gibi.
Elysee’de yaptığı hataların ötesinde, Avrupa siyasetindeki gelişmeler Hollande’a -heyhat!- hiç yardım etmedi.
Avrupa solu, bir yıl önce Hollande’a koskoca bir
“Kıta’nın umudu” gözüyle bakıyordu.
İtalyan ve Alman sosyal demokratları; seçim kampanyası sırasında bu yüzden bir başarı umudu olarak gördükleri Hollande için, Paris’e gidip ortak bir
“Paris deklarasyonu” imzalamıştı.
Mitterand’dan sonra ilk kez bir sosyalistin
“Elysee’ye çıkması”; Avrupa soluna hayat öpücüğü gibi algılanmıştı.
Bu hesapla... Hollande’ın zaferi İtalya’da sosyal demokratlarının lideri
Bersani’nin zaferi ile taçlanacak... Bunu, Almanya’da Merkel’i tahtından edecek Alman sosyal demokratlarının iktidara yürümesi tamamlayacaktı...
Plan, önce Çizme’de karaya oturdu.
Şubat başındaki son seçimlerde İtalyan sosyal demokratları hüsrana uğradı ve sandıktan sol iktidar yerine,
Berlusconi tarafından şartlanan geniş bir çift başlı koalisyon çıktı.
Bu gidişle Alman sosyal demokratlarına da, güz başındaki seçimlerde şans tanınmıyor.
Kamuoyu yoklamaları Merkel’in önümüzdeki dönemde de işbaşında kalacağını gösteriyor.
Hollande bundan böyle Fransa’nın sorunlarıyla baş başa.
Solda Melenchon, sağda Marine le Pen’e karşı sürdüreceği mücadeleyi, tek başına götürecek.

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kılıçdaroğlu vakası 14 Nisan 2024
31 Mart’ın bahsi 7 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları