Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
RTE / Yazıcı Açıklamıştı
Beklediğim oldu, Balbay ve Haberal serbest bırakılmadı! Beklenmedik bir başka durum da oldu, YSK Hatip Dicle’nin milletvekilliğini elinden aldı, AKP’ye verdi!
\nOturup şükretsin Demokrasi ve Özgürlük Bloku! Kalan 35 milletvekilliğini kendilerine bıraktıkları için!
\nMahkeme kararları, özellikle çelişkili ve yoruma açık durumlarda, hukuku rahatlatıcı, haksızlıkları giderici, özgürlükleri ve demokrasinin sınırlarını genişletici olmalı!
\nBakmayın siz kararı bir “mahkemeler”in verdiğine! Seçimlerden hemen birkaç gün önce, Başbakan, Balbay ve Haberal’ın durumları için, bugün yaşanacakların ilk işaretini vermiş, Bakanı Yazıcı da Başbakanı’na açıklık getirmişti: “Anayasaya göre çıkamazlar...”
\n12 Haziran’da, tam seçim günü yazımda şu paragraf vardı:
\n***
\n“Önce liderleri (RTE) açıkladı ‘mahkeme karar verecek dışarı çıkıp çıkmayacaklarına, Meclis’e gelip girmeyeceklerine..’ Yani şunu demek istedi: ‘Benim mahkemem, benim yargıcım karar verecek buna’.. Derken bakan beyi (Yazıcı), anayasa gereği çıkmaları mümkün değil demez mi!? Eğer bu konu tamamen hukukla, anayasa ile, mahkemenin kararı ile ilgili ise neden ağzınızı büzüp oturmuyorsunuz ve sağa sola hemen talimat vermeye başlıyorsunuz!
\n“Evet talimat diyorum: Çünkü oturduğunuz koltuklar tamamen talimat koltuklarıdır! Demokrasinin D’si yanınızdan geçmiş olsa, bu konuda susarsınız... Anlaşılan Türkiye seçim sonrası yine büyük bir yarılmanın ve savaşın içine düşecek... Milletin verdiği hak, siyasi olarak gasp edilmeye çalışılacak.. Milletin iradesi mi? Kah kah, kih kih! O işime geldiğinde irade, yoksa makarna piyale!”
\n***
\nEvet, aynen öyle oldu! İktidar, Türkiye’yi yeni bir yarılmanın içine sürükledi!
\nBu iktidarın hiçbir davranışı benim için şaşırtıcı değil!
\nSavcılığın Balbay ve Haberal için verdiği ret kararı, mahkemenin kararı için de fikir vermişti. 3 yılı aşkın zamandır yaşanılan şudur: Savcıların kararları, iradeleri, istekleri ile mahkemenin kararları iradesi ve istekleri neredeyse örtüşüyor. Yıllardır mahkeme başkanı “deliller toplanmıştır, kaçmaları için bir gerekçe yoktur, serbest bırakılmalılar” diyor..
\nAma kulak asan yok... Neymiş, “katalog suçlar”a giriyormuş... Savcıların istedikleri ceza yüksekmiş, bu nedenle serbest bırakılamazlarmış...
\nİnsanın haykırası geliyor, batsın sizin kataloglarınız!
\n4 yıldır aynı terane... Yargılamaların esası, evrensel bir ilke olan, “insan mahkûm olmadığı sürece masumdur, suçsuzdur” (masuniyet karinesi) anlayışına dayanırken...
\nSilivri’deki savcılık ve mahkemelerde geçerli olan ise “suçluluk karinesi”dir.. yani “bunlar hem de azılı suçludur, sonuna kadar içeride tutulmalılar!”
\nBu anlayış ancak demokrasiden ve hukuk devletinden uzak yönetimlerde yaşanabilecek durumdur... Türkiye bir hukuk devletidir, diyenlere şaşırıyorum her zaman!
\nMilletvekili seçilen insanları, henüz ortada fol yok yumurta yokken Meclis’e göndermeyen her adalet sistemi, ne düzeyde olursa olsun alınan kararlar, millet iradesi ve demokrasi düşmanı olur; uluslararası ve evrensel insan hakları kararlarına aykırı nitelik taşır!
\nÜçüncü RTE dönemi başlamıştır! Vatana, millete, insanlığa hayırlı olsun!
\n\nNot: Hukukçu dostum Mustafa Gürkan, YSK’nin Hatip Dicle hakkında verdiği karar üzerine diyor ki: “Anayasa madde 76 diyor ki ‘terör eylemlerine katılma ve bu gibi eylemleri tahrik ve teşvik suçlarından biriyle hüküm giymiş olanlar, affa uğramış olsalar bile milletvekili seçilemezler.’ Anayasada ‘Terör örgütünün propagandasını yapmak’ gibi bir seçilme engeli tanımlanması yapılmamış. Siz de ‘eylemlerin tahrik ve teşviki’ kavramını genişletici bir yorumla her türlü örgüt propagandası bu kapsamdadır diye değerlendiremezsiniz. Anayasa örgüt demiyor ‘terör eylemleri’ vurgusu yapıyor ve sonra ‘bu gibi eylemlerin tahrik ve teşviki’ diyor. Özellikle hak ve özgürlükler söz konusu ise genişletici yorum yasağı vardır...
\nAyrıca… H. Dicle milletvekili seçilmiştir. Anayasanın 83. madde 3. fıkrasının son cümlesi karşısında, YSK’nin seçilenin milletvekilliğini düşürme yetkisi yoktur. Anayasada YSK’ye verilen ‘tutanakları kabul etme’ yetkisidir (AYmd. 79). Etmezse ne yapacak? TBMM’ye doğrudan bildirecek. AY böyle diyor (AY 83/3,son c.). YSK kendi kendini yetkilendirmiş... Seçim tutanağı kurucu bir işlem değildir. Kurucu işlem seçimdir. Seçim tutanağı ihzari işlemdir. Bu nedenlerle YSK’nin verdiği karar anayasaya aykırıdır. Peki ne olacak? Anayasa Mahkemesi’ne gidilecek ve yürütmenin durdurulması istenecek. Doğrudan AİHM’ye gidilemez, 12 Eylül anayasa değişikliği buna izin vermiyor.”
\nProf. Cem Say: Tutukluyken milletvekili seçilenler konusunda herkes anayasanın 83. maddesinin bu tip suçlamalar yöneltilen kişiler seçilirse davaların durmayacağını belirten fıkrasından söz ediyor ama aynı maddenin bu kişilerin lehine hüküm içeren üçüncü fıkrası görmezden geliniyor. O üçüncü fıkrada, suç tipi ayrımı yapılmadan aynen şöyle yazıyor: “Türkiye Büyük Millet Meclisi üyesi hakkında, seçiminden önce veya sonra verilmiş bir ceza hükmünün yerine getirilmesi, üyelik sıfatının sona ermesine bırakılır; üyelik süresince zamadurumunaşımı işlemez.” Demek ki, milletvekili hapis cezası alsa ve bu ceza kesinleşse dahi, hapse konulamaz. Ancak milletvekilliği sıfatı düştükten sonra hapse girer.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- 6 asker şehit olmuştu