Özdemir İnce

Şükrü Saracoğlu

28 Aralık 2021 Salı

Cumhuriyet’in Üç Fedaisi’nden biri olan Şükrü Saracoğlu, 27 Aralık 1953 tarihinde vefat ettiği için bu saygı yazısını, bir “saygı” olarak yazıyorum. Kimi Cumhuriyet ve devrim hazımsızlarına göre tek parti döneminin en faşist, en kafatasçı, ırkçı siyasetçilerinin başında Şükrü Saracoğlu gelmektedir, çünkü Öz Türkler demiştir ve azınlıklar ile gayri müslimleri ezmeyi amaçlayan Varlık Vergisi’ni de çıkarmıştır.

***

Şükrü Saracoğlu kim mi?

“Mehmet Şükrü Saracoğlu (d. 1887, Ödemiş - ö. 27 Aralık 1953, İstanbul): 1942-46 arasında başbakan, 1948 ile 1950 arasında TBMM. Başkanı olan Saracoğlu, 1924 ile 1942 arasında da değişik hükümetlerde Milli Eğitim, Maliye, Adalet ve Dışişleri bakanlıkları yapmıştır. İlk ve ortaokulu Ödemiş’te okuduktan sonra girdiği  İzmir İdadisi’ni birincilikle bitirerek İstanbul’da Mekteb-i Mülkiye’de eğitimini sürdürdü. 1909 yılında mezun olunca İzmir Valiliği Maiyet Memurluğu’na atandı. İzmir Sultanisi’nde matematik öğretmenliği de yapan Saracoğlu, 1911 yılında İttihat ve Terakki Ticaret Mektebi Müdürlüğü görevine getirildi.

1914 yılının ocak ayında bir devlet bursu kazanan Saracoğlu, Belçika’ya öğrenime gitti. Kısa bir süre sonra I. Dünya Savaşı patlayınca hemen İzmir’e döndü.                                                           

1915 Mayısı’nda Cenevre Siyasi İlimler Akademisi’nde okumak için İsviçre’ye giderek burada dört yıl kaldı ve bu fakülteyi en iyi bir dereceyle  (Summa Cum Laude) bitirdi (1918). Mondros Mütarekesi’nden sonra Cenevre’de yakın arkadaşı Mahmut Esat Bozkurt ile birlikte Cenevre Türk Yurdu Derneği’ne üye oldular. Saracoğlu bu dernek adına Fransızca bir derginin yayımlanmasını üstlendi, Avrupa kamuoyunda Mondros şartlarının olumsuzluğuna tepki yaratmak için uğraşlar vererek Osmanlı Devleti’nin haklarını savundu. O günlerde İzmir işgal edilince (15 Mayıs 1919) Mahmut Esat’la birlikte Türkiye’ye gideceğini öğrendiği bir İtalyan gemisine kaçak binip yurda döndü. Kuşadası, Nazilli ve Aydın yörelerinde kurulan Kuvayı Milliye hareketlerinin örgütlenmesinde çalıştı. Ocak 1920’de toplanan son Osmanlı Meclisi Mebusanı’na İzmir milletvekili olarak seçildiyse de İstanbul’un İtilaf Devletleri’nce işgal edilmesi nedeniyle Meclis’e katılamadan Kuşadası’na geri döndü. 

***

Lütfen şimdi bir kez daha okuyun Şükrü Saracoğlu’nun hayatını. Okudunuz mu? 1924-1950 yılları arasında bakan, başbakan ve TBMM Başkanı olarak 26 yıl devlete hizmet etmiş olan bu insan, siyaseti bıraktıktan sonra İstanbul Teşvikiye’de bir kira evine taşındı. Otomobili falan olmadığı için her yere dolmuşla gidiyordu. Ödemiş’in Gölcük Yaylası’nda küçük bir evin tapusuna sahipti. Cumhuriyet’in Üç Fedaisi’nden biriydi. İkinci fedai Dr. Reşit Galip öldüğü zaman cebinde sadece 5 lira vardı. Üçüncü, Kuşadalı Mahmut Esat Bozkurt’un ailesi varlıklı idi. Mustafa Kemal Atatürk’ün Cumhuriyet mimar ve emekçileri arasında bu üç insanın çok özel yerleri vardı.

***

Kal neymiş “Öz Türkler” demiş. Elbette dedi. Sıfatının o dönemdeki anlamına göre “Öz Türk” Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkesti: Azınlık-çoğunluk, Müslüman, Hıristiyan, Musevi ve ötekiler... Kapitülasyonlar kalıntısı, komprador ve zengin  ecnebiler, yani Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayanlar ise “Öz Türk” değildi. Şükrü Saracoğlu’nun  ırkçılığı, kafatascılığı bundan ibarettir. Kurban olsunlar!

***

Saracoğlu’nun Varlık Vergi’ni azınlıkları, bir ırkçı olarak, ezmek için, mallarına el koymak için çıkardığı da külliyen yalandır. Bu yiğit adamı “Hitler”leştirmek için her türlü melanete başvurdular; roman yazdılar, film yaptılar. Geçenlerde, çok saygın bir bilimci, Tele1 televizyonunda şu günlerde bir Varlık Vergisi çıkarılması gerektiğini söylüyordu. Ben de onun gibi düşünüyorum. 1940’larda savaş vardı, 1 milyon genç silah altındaydı. Şimdi de nüfusun yüzde sekseninden fazlası işsiz, aç ve sefil… Üstüne üstlük faiz-enflasyon ilişkisini soldan sağa doğru değil, Arapça gibi sağdan sola doğru okuyan pek inatçı iktidar var. Son dolarlı enflasyon vurgunu için bile Varlık Vergisi zorunludur.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Din ve vicdan hürriyeti 13 Aralık 2024
Üst kimlik olarak İslam 10 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları