Sıkı tutunun hayallerinize... Çünkü hayaller ölürse, Hayat kanadı kırık bir kuş olur, uçamayan...
Lansgton Hughes

Bizim kaptan çıktı 542 günün sonunda kendi ayakları ile girdiği mahpushaneden... Koca 542 gün... Çıkar çıkmaz söyledikleri önemliydi: “Çok sevinçliyim ama şunu da unutmayalım lütfen, yüzlerce gazeteci, öğrenci, akademisyen, memur, hukukçu var içeride.. Onları çıkarmak herkesin boynunun borcudur. Herkesin sabahı olduğu gibi, sabaha doğru çok yaklaştık. Umarım en yakın zamanda onları da aramızda görürüz.”
Sabaha yaklaştık mı gerçekten? Sorunun yanıtı 24 Haziran seçimlerinde... Bu yüzden sıkı tutunun hayallerinize... Çünkü önümüzdeki yol zorlu...
Boğazına kadar suça bulanmış siyasi iktidar. Seçimi kaybederse yargılanacağının da bilincinde olarak kaybetmemek için her yolu deniyor. Ve deneyecek... Seçim hilelerinden, kanun oyunlarına kadar... Havuz medyasının gücüyle de tabii ki... CHP-İYİ Parti ittifakı için kargaların bile güleceği “siyasi ahlaksızlık” teranesi de bu yüzden... Kılıçdaroğlu neden aday olmuyormuş, böyle liderlik mi olurmuş söylemleri ile televizyonlarda saatlerce süren tartışma programları da... Günlerdir ülke gündemi bu abes tartışmalarla boş yere işgal ediliyor..
Bilerek yapılıyor çünkü ardındaki asıl olması gereken gündem başka türlü örtbas edilemez..
Gerçek gündem, 16 yıllık AKP iktidarının ülkeyi ekonomik, siyasi ve ahlaki olarak içine soktuğu rezil durum. Bir yıl öncesine göre yüzde 44.5 artan cari açık, 3.6 trilyon liraya ulaşarak milli geliri aşan iç ve dış borç, çift hanelerde seyreden işsizlik ve enflasyon. Bitirilmiş bir tarım... Borç batağındaki belediyeler... Yapboz tahtasına dönen eğitim, kalite bir yana eğitimden kopanların sayısının giderek artması...
Gerçek gündem altüst edilen kurumlar, bağımsızlığını yitiren yargı, tarumar edilen basın, şamar oğlanına dönmüş üniversiteler ve rektörleri... Hiçbir gerekçe gösterilmeden en köklü üniversitelerin parçalanmak istenmesi...
HDP’nin eski eş genel başkanı Demirtaş’ın Türkiye’de cezaevinde seçim kampanyasını yürütecek ilk siyasi lider olmasının, Cumhuriyet’e yağdırılan cezaların utancı...
16 yıldır ötekileştirme, kutuplaştırma üzerinden yürütülen siyasetin insanların üzerindeki yansımaları: öfke dolu, saldırgan, hoşgörüsüz, kimseye güvenmeyen bireyler...
Sıkı tutunun hayallerinize...
Aslında isteklerimiz bu kadar basit: Herkesi ortak vatandaşlık ekseni altında birleştirebilecek ilkeleri hayata geçirebilen, aklı ve bilimi kendine rehber edinmiş, üretime dayalı ekonomiye odaklanmış, özgür üniversite, bağımsız medya, bağımsız yargı üçlüsünden korkmayan bir siyasi yönetim... Emekten, barıştan, demokrasiden yana, sorun değil çözüm üreten...
AKP’nin kirli oyununa ilk darbe Kılıçdaroğlu ve Akşener’in başarılı hamleleri ile geldi ama süre kısa, yol çetrefilli... Türkiye’nin kaderini değiştirmek için ise herkesin kendi elinden geldiğince yapabileceği mutlaka bir şey var.
Sıkı tutunun hayallerinize... Çünkü hayaller ölürse, Hayat kanadı kırık bir kuş olur, Uçamayan...