Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Bürokratik Yönetim
Bürokrat, devlet memuru, kamu görevlisi denildiğinde; kişilerin nitelemeleri, tanımlamaları, gözlemlerine, deneyimlerine, algılamalarına göre farklı olmaktadır. Kimilerinde bürokrat sözcüğü esnekliği, yaratıcılığı olmayan, emirlere irdelemeden uyan, özü önemsemeyen, öncelikle şekil şartlarına uyumu gözeten bir kişiliği, bir davranış biçimini çağrıştırır. “Gözlerimi kaparım vazifemi yaparım” anlayışı, bu tür bürokrat algılamasını yansıtır. Kimileri de bürokratı, “güç gösterisi yapan”, devlet demek ben demek anlayışında olan, kişilerin özel yaşamlarına dahi karışmada, keyfi, isteğince davranmada sakınca görmeyen, yasalara uyuma özen göstermeyen, güç açlığı içinde olan, zaman zaman işgüzar davranan bir kişi olarak görür. Buna tümüyle ters; bürokratı, inisiyatif kullanmayan, sorumluluk almayan, çekingen, göze çarpmamaya dikkat eden bir kişi olarak gören, tanımlayanlar da vardır. Sayıları az da olsa, bürokratları, ülkeye, insana hizmeti ön planda tutan, çalışkan, zorluklarla mücadeleyi seven, yaşama çıkarcı gözle bakmayan, parayı itici bir güç olarak algılamayan, özverili, idealist kişiler olarak niteleyenlere de rastlanır. Gerçekte herkesin benimseyeceği bir bürokrat tanımı vermek, profili çizmek zordur. Bürokratlar içinde, gayretkeşler, partizanlar, güç gösterisi yapanlar, vatandaşa saygısızlar, despotça, buyurganca davrananlar, yasa tanımayanlar da, işgüzar olanlar da, çekingen davrananlar da, idealist, özverili olanlar da görülür. Bu nedenle bürokratları, homojen, benzeşik bir toplumsal katman, bir sınıf olarak görmek, nitelemek yerinde olmayabilir.
\n***
\nKişilerde, kamuda görev almanın, devlet memuru olmanın güdüleri de farklıdır. Kimileri için iş emniyeti, emeklilik garantisi, özlük hakları en azından yoksulluk sınırı üzerinde bir ücret, devlet memuriyetinin çekici yönleridir. Kimileri için devlet, özel kesimden daha iyi bir patrondur. Özel sektördeki çekişme, yaşam kavgası hissi, öznel davranışlar, güvence eksikliği devlette yoktur. Kimileri özel kesimde iş olanağı bulamadığından, bağımsız çalışmayı da göze alamadıklarından devlette çalışmayı yeğlerler. Bu grubun çoğu kişisel ya da partisel tavsiyelerle, cemaat, tarikat desteği ile şimdilerde herhalde şifreli sınavlarla devlette görev alırlar. Kamuda ülkeye, insana hizmet için görev alanlar da prestij, itibar için çalışanlar da bulunur.
\n***
\nHükümetler, özellikle demokrasiyi içine sindirememiş, sözde demokrasiyi savunan hükümetler, bürokratları kendi siyasal amaçlarını gerçekleştirecek araçlar olarak görürler. Atamalarda, göreve almalarda yandaşlık, partizanlık temel ölçütler, kriterlerdir.
\nPartizanlık, buyurganlık, vatandaşa, yasalara saygısızlık, yolsuzluk söylentileri, bürokrat sözcüğüne saygınlık kazandırmaz. Tersine bürokrat sözcüğü küçültücü hatta “bürokrat kafa” denilerek aşağılayıcı olarak kullanılır.
\nHükümetler, özellikle olaylara kısa vadede partisel açıdan bakan hükümetler, kısa görüşlü siyasiler, iyi yetişmiş beyinleri, dürüst kişileri, yetenekleri kamuya çekmek için yeterince çaba göstermezler, hatta itici davranırlar. Bu bağlamdaki beceriksizlik ya da umursamazlık, sonuçta düşük yönetimsel bir başarıma açıkçası başarısızlığa yol açar.
\nDemokrasi, bürokratik yönetimle bağdaşmaz gibi görüşler, tezler de gerçekte yanlıştır. Hukukun üstünlüğünü, kaynakların etkin kullanımını sağlamak, halka daha iyi hizmet götürebilmek için, yetenekli bürokratlara gereksinim vardır. Rasyonel davranan ileri görüşlü bir hükümet, yetenekli beyinleri kamuya çekmek, kamuda görevlendirmek için çaba harcar, başarılı olmaya çalışır.
\nYetenekli beyinleri kamuya çekmek için yalnız ücret düzeyi yeterli değildir. Seçme ve atamalara nesnel ölçüler getirmek gerekir. Seçme, yeterlilik sınavları göstermelik olsun diye yapılmamalıdır. Atama ve terfilerde patronaj, yandaşlık, parti desteği, kişisel tavsiyelerin etkili olması, parti için de ülke için de zararlı sonuçlar doğurur. Düzgün ve etkin bir kamu yönetimi kurulmasını engeller.
\nDüzgün, dürüst çalışan, yasaları yansız uygulayan, yolsuzluklara kapalı bir kamu yönetimi, özel sektörün de lehinedir. Rekabet eşitliğinin ve etiğinin sağlanması için, kurumsallaşmış düzgün ve etkin bir yasal otoriteye gereksinim vardır.
\nAtanmış, atadığımız kişiler diye küçümsenen, horlanan bürokratik kadrolarla başarıya ulaşılamaz. Sorunlarımızı çözmek en azından hafifletmek için, en yetenekli, en iyi yetişmiş beyinlere kamuda görev vermek, liyakat kriterini de nesnel biçimde uygulamak zorundayız.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
En Çok Okunan Haberler
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- Hamaney 'Suriye' sessizliğini bozdu!
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- O ülke Suriye büyükelçiliğini açıyor!
- ABD basınından Esad iddiası