Seçim Bildirgelerinde Sanat

29 Nisan 2015 Çarşamba

AKP, CHP ve HDP seçim bildirgelerini açıkladı. MHP’nin de mayıs başında seçim bildirgesini açıklaması bekleniyor. AKP ve CHP’nin seçim bildirgeleri oldukça kalın, HDP’ninki ise kısa ve öz. Bu bildirgelerde sanata ayrılan yer ise yaşamımızda sanata ayırdığımız yer kadar, yani çok az. O bölümlere geçmeden önce partilerin temel hak ve özgürlükler hakkında ne dediklerine bakmak gerekiyor. Çünkü sanat alanının en temel sorunu düşünce ve ifade özgürlüğü.
AK Parti “Seçim Beyannamesi”nde “Düşünceyi ifade etmenin önündeki engelleri kaldırdık ve basın özgürlüğünü genişlettik” deniyor. Oysa yayınlama özgürlüğünün önündeki engellerin çoğaldığı, sansürün arttığı biliniyor. Beyannamedeki ifadelerden devletin güvenliğinin ağır bastığı, güvenlik endişesi ile hak ve özgürlüklerde daha da fazla geri adımlar atılabileceği anlaşılıyor. CHP ve HDP ise temel hak ve özgürlüklerin önündeki engellere ve baskıcı yasalara dikkati çekip daha fazla özgürlük için yasaları değiştireceklerini söylüyorlar.
AK Parti beyannamesini “kültür ve sanat değerlerimizi muhafaza eden” bir bakışla oluşturmuş. Geleneksel sanatları tanıtmak, Osmanlıca öğretmek gibi hedefler var. İlk vaat “kültür ve sanat alanının, idari örgütlenmesini yeniden ele almak” bu da TÜSAK yasa taslağının tüm tepkilere rağmen yasalaşacağını gösteriyor. “Fikri mülkiyet haklarının kurumsallaşmasına yönelik çalışmalarımızı sürdüreceğiz” deniyor. Bundan da iki yıldır bekletilen Fikir ve Sanat Eserleri Yasa tasarısının nihayet Meclis’e geleceğini mi anlamalıyız herhalde. Hazır bekleyen sinema yasasının çıkması yönünde ise bir vaat yok. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın birçok belgesinde geçen ve yıllardır neden gerçekleştirilmediği anlaşılamayan “masal kahramanlarının belgesel, dizi ve çizgi filmlere dönüştür”mek, çok karşı çıkılan kütüphanelerin yerel yönetimlere devri gibi projeler ise tekrar edilmiş. Hükümet programlarında ya da Kültür Bakanlığı strateji belgelerinde yer alan projelerin aynen seçim beyannamesine alındığı anlaşılıyor.
TÜSAK tasarısını iptal edeceğini, sanatın özgürleşmesinin önündeki engelleri kaldıran bir sanat yasası yapacağını söylüyor CHP. “Sanat kurumlarının yönetimini ağırlıklı olarak sanatçılara bırakacağız” diyor. Yani sanat kurumlarının yönetimini tamamen sanatçılara bırakmıyor. Sosyal güvence sağlamaktan, vergileri azaltmaktan, AKP beyannamesindeki gibi telif haklarını koruyacak yasal düzenlemeleri yapmaktan söz ediyor. Edebiyatımızın yurtdışında gelişmesi amacıyla destek vermek vaat ediliyor. Bu desteğin 2005’ten beri uygulanan TEDA projesinden ne farkı olacağı ise anlaşılamıyor. AKM’yi açmak gibi somut öneriler var. Sanatçılara ve örgütlerine danışılarak hazırlanan CHP seçim bildirgesinin önceki bildirgelerine göre çok daha iyi olduğunu söylemeliyim. HDP’nin kültür ve sanatta ilk vaadi “Kültür Bakanlığı bünyesinde oluşturulacak Türkiye Sanat Meclisi”. Kültür ve sanatla ilgili tüm kararların bu mecliste alınacağı söyleniyor. “Kültür Bakanlığı” dendiğine göre Kültür ve Turizm bakanlıkları ayrılıyor. Bunlar olumlu. Ama “özerk” bir sanat meclisi oluşturmak yerine “bakanlık bünyesinde” demenin bildirgenin özgürlükçü ruhuna uymadığını söylemeliyim. Sanatçılara daha çok özgürlük, haklarının verilmesi, örgütlenmenin teşviki gibi vaatler de olumlu ama HDP’den tartışmalı konularda da görüşler beklerdim. Sanatçılara danışılarak güncel konulardaki talepleri somut olarak bildirgeye yansıtılabilirdi.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Ara Güler Müzesi 5 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları