Uçurumun dibi
Özgür Mumcu
Son Köşe Yazıları

Uçurumun dibi

03.08.2016 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

“Efendiler ve ey millet iyi biliniz ki Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz.” Cumhuriyet’in kurucusunun bu sözleri söylemesinden 91 sene sonra geldiğimiz yer ortada. Rüyasında peygamberle konuştuğunu söyleyen bir meczubu mehdi bellemiş on binlerce kamu personeli. Bu meczubun müridi orduya çöreklenmiş subaylar.
Bu meczubun, cinleri kullandığına inanan siyasetçiler. Bunları televizyonda ciddi ciddi tartışan kerlifeli âdemler. Telekineziyle Cumhurbaşkanı’nın canına kastedildiğini söyleyen danışmanlar, kendisinin on defa büyüyle öldürülmeye çalışıldığını iddia eden bir zamanların pek saygın “hoca efendisi.”
Şimdi hep beraber şaşırmış gibi yapalım. Fethullah Gülen’in devlete sızarak bir el koyma çabası içinde olduğu yeni anlaşılmış gibi yapalım.
O kadar gazeteci senelerdir yazmamış, hakkında resmi raporlar düzenlenmemiş, davalar açılmamış gibi şaşıralım. 1999’da Gülen’in ABD’ye kaçmasına yol açan video kaydında dahi açıkça “her tarafı fethetme, ele geçirme yolunu şahsen tercih ederim” denmemiş, aynı konuşmada “Anayasal müesseselerdeki kuvveti cephenize çekmeden her adım erken” diye nasihat etmemiş gibi davranalım.
Bugünün demokrasi kahramanı yazarları Gülenci sızıntıya karşı uyaranları her yere Yahudiler sızıyor diyen Nazilere benzetmemiş gibi yapalım. “Hoca Efendi”ye ağlak mektuplar düzenleri unutalım. Aramıza nifak sokmaya çalışıyorlar diye Gülen’i sahiplenen siyasetçileri hafızamızdan silelim.
“Ne istediler de vermedik” söylenmemiş olsun, Gülen’in devleti ele geçirdiğine kargalar bile güler dendiği hatırlanmasın. Cemaat davaları hakkında yazanlar darbeci ilan edilmemiş sayalım. Ekmeğini cemaatin davalarında amigoluk yaparak kazanmış olanlar demokrasinin neferi olarak kayda geçsin. Onlarca sene Gülen’in başyaverliğini yapanları bugün bilge adamlar olarak kabul edelim.
Bu yüzsüzlüğü, bu işbirliğini, devleti bu işgal gücüne tepsiyle sunanlardan bahsetmeyelim.
Neticede Allah bizi affetsin dediler. Bitti.
Siyasi ya da hukuki sorumluluk asla söz konusu olmayacak. Olamaz da zira artık burası şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketidir.
Bugün imamın ordusu. Yarın başka bir imamın ordusu. Altın nesil diye bastıranlar gider, başka tür bir İslamcı nesil isteyenler gelir. O cemaat gider başkası gelir.
Hukuki ve siyasi sorumluluğu olanlar hesap vermezse, iş toptancılıkla cemaat yargısına benzer davalarla yürütülürse çok zaman geçmeden başka bir meczup gelir yine sistemi hackler.
Siyasal İslamcılığın memleketi getirdiği yer bir uçurumun kıyısı. Siyasal İslamcılık dev bir istikrarsızlık kaynağı. Laik, demokrat, halkçı bir siyasi hareket güçlenmezse istikrarsızlığın sonu gelmez. Laiklik Türkiye için bir ölüm kalım meselesi. Bu gözardı edilirse, istenen tedbir alınsın, işin sonu uçurumun dibidir.  

Yazarın Son Yazıları

Tutuklu yargı

Tutuklu yargı

Devamını Oku
05.09.2018
Ete doyan vatandaş balığa yöneliyor

Ete doyan vatandaş balığa yöneliyor

Devamını Oku
30.08.2018
Kimiz biz?

Kimiz biz?

Devamını Oku
29.08.2018
Trump gidiyor mu?

Trump gidiyor mu?

Devamını Oku
23.08.2018
Milli birlik (22.08.2018)

Milli birlik

Devamını Oku
22.08.2018
Gemi ve kaptan

Gemi ve kaptan

Devamını Oku
15.08.2018
Yazık ettiniz efendiler

Yazık ettiniz efendiler

Devamını Oku
11.08.2018
Krizin faturası (08.08.2018)

Krizin faturası

Devamını Oku
08.08.2018
Trump, Erdoğan, Brunson

Trump, Erdoğan, Brunson

Devamını Oku
04.08.2018
Brunson meselesi

Brunson meselesi

Devamını Oku
02.08.2018
Yapalım yargıda şeyini...

Yapalım yargıda şeyini...

Devamını Oku
28.07.2018
Orta ve Doğu Avrupa’yı gezerken

Orta ve Doğu Avrupa’yı gezerken

Devamını Oku
25.07.2018
Anayasa yok

Anayasa yok

Devamını Oku
14.07.2018
Afrika tipi başkanlık

Afrika tipi başkanlık

Devamını Oku
11.07.2018
Muhalefet partilerinin hali

Muhalefet partilerinin hali

Devamını Oku
07.07.2018
Yılgınlık

Yılgınlık

Devamını Oku
04.07.2018
Soylu ne yapıyor?

Soylu ne yapıyor?

Devamını Oku
30.06.2018
Nasıl olacak? (28.06.2018)

Nasıl olacak?

Devamını Oku
28.06.2018
Demokrasi. Şimdi!

Demokrasi. Şimdi!

Devamını Oku
23.06.2018
Büyük uzlaşmaya doğru

Büyük uzlaşmaya doğru

Devamını Oku
20.06.2018
Bir hafta kala

Bir hafta kala

Devamını Oku
16.06.2018
Az kaldı

Az kaldı

Devamını Oku
13.06.2018
İhtimaller

İhtimaller

Devamını Oku
09.06.2018
Adayı alkışlamak

Adayı alkışlamak

Devamını Oku
06.06.2018
En tuhaf seçim

En tuhaf seçim

Devamını Oku
31.05.2018
Akıldışı

Akıldışı

Devamını Oku
30.05.2018
Nedir bu ‘senaryo’?

Nedir bu ‘senaryo’?

Devamını Oku
26.05.2018
Gençlik Bayramı

Gençlik Bayramı

Devamını Oku
19.05.2018
Tekme

Tekme

Devamını Oku
17.05.2018
Seçime damgasını vuranlar

Seçime damgasını vuranlar

Devamını Oku
16.05.2018
Bir umut

Bir umut

Devamını Oku
12.05.2018
T A M A M derken

T A M A M derken

Devamını Oku
10.05.2018
Sıkıcı manifesto

Sıkıcı manifesto

Devamını Oku
09.05.2018
Devlet imkânı

Devlet imkânı

Devamını Oku
03.05.2018
100 bin imza?

100 bin imza?

Devamını Oku
02.05.2018
Teşhis ve tedavi

Teşhis ve tedavi

Devamını Oku
28.04.2018
İlk tur, ikinci tur

İlk tur, ikinci tur

Devamını Oku
26.04.2018
Biraz dinlen

Biraz dinlen

Devamını Oku
25.04.2018
Geçmişin Türkiye’sinin erken seçimi

Geçmişin Türkiye’sinin erken seçimi

Devamını Oku
21.04.2018
Cin şişeden çıktı (18.04.2018)

Cin şişeden çıktı

Devamını Oku
18.04.2018