Herkese lazım

11 Mart 2022 Cuma

Yine de böylesine bir kaos ortasında, içinde bulunulan koşullar göz önüne alındığında, durum idare ediyor. Haftada birden her güne dönüşen, ondan da saat başı haline gelen akaryakıt zamları her şeyin fiyatını oynatıyor. Yakında fiyatlar her dakika değişecek, ekmeği bile alamaz ya da bulamaz veyahut da bulsak da alamaz hale düşeceğiz. Yanı başımızda Rusya ile Ukrayna tepişiyor arada biz eziliyoruz.

Her şey birbirine girmiş, ortamda bulunması en güç olan da akıl ve sağduyu olmuş.

Bu hengâme arasında toplum, bir araya gelen altı parti genel başkanının, elbirliğiyle Türkiye’yi selamete çıkaracak sandıktan çıkma ve yeniden yapılanma operasyonunu başarıya ulaştırmasına umut bağlamış. Başkanlar, üçüncü toplantılarını bu ayın 27’sinde yapacaklar. Bakalım sağ ayağı topal Türkiye’de düzeni iki ayağının üstüne sağlam basacak hale getirmek mümkün olacak mı? Toplumun son umudunu bağladığı bu konuda, oyun bozanlıkla suçlanmak korkusundan, kuşkularımızı bile yüksek sesle dile getirmekten çekinir olduk, mırıldanmakla yetiniyoruz. Oysa amaçlanan hedef hiçbir konuda muğlaklığa yer bırakmayan açık ve net bir anlaşmayı şart kılıyor, kem küme yer yok.

***

Talan ve yağma düzeninin tescilli iktidarında, toplumun o zamana dek edindiği bütün yarım yamalak kazanımları tepetaklak edilmiş, kurum ve kavramlar çiğnenmiş, demokrasi benzeri yönetim, tam totaliter bir yapıya dönüştürülmüştür. Talan ve yağma düzeninin egemenleri, devleti önce ele geçirmeyi sonra da sultasını sürdürmeyi becerebilmek için, cumhuriyet ve demokrasinin onsuz olmazı laikliği yıkmaya yönelik büyük saldırıyı başlatmıştır. Tarikat ve cemaatlerin güdümünde TSK, Milli Eğitim ve Diyanet’in stratejik noktalarında yürütülen operasyon sayesinde ele geçirilmiş olan köşe başlarının, “şahsım” yönetimiyle mücadeleye karşı direnme odakları olarak kalmaları planlanmaktadır.

Bunlar ileride mücadelelerinde tarikat ve cemaatlere biat etmemiş olan sağı da affetmeyecek, onları saf dışı etmek için çaba harcayacaklardır. Zaten dinbaz siyaset, tıpkı uyuşturucu tutkusu gibi hep sürekli daha yüksek doz isteyip tırmanan bir çizgi izleyerek kendi dışında hiçbir güce hayat hakkı tanımaz, kendi oyun kuralları gereğince, onları da saf dışı etmek üzere var gücüyle çabalar.

Görülebileceği üzere, laiklik karşıtlığı belirleyici niteliği olan yağma ve talan düzeninin dinbazları kendi dışlarındaki sağın da düşmanıdır. Laikliği din düşmanlığı olarak gören dinbazlar, aslında dini değil, dinin siyasi kullanımını korumak istemekte ve din ticareti siyasetinde rekabet kabul etmediği için muhafazakârları da hedef almaktadırlar.

AKP, iktidarı döneminde, referans olarak kabul ettiğini söylediği dine aldırmayıp asıl işin çıkar tarafını kollamaya öncelik verdiğini gizleyemez hale gelmiştir.

Artık ister siyasetçi olsun, ister seçmen vatandaşın çoğunluğu, laikliğin bir sağ sol sorunu olmanın ötesinde, herkese lazım bir ilke olduğunu anlamıştır.

***

Bir anlamda, din sömürüsünü kendisinin ve iç ve dış işbirlikçilerinin çıkarlarını koruma konusundaki ısrarcı tutumuyla laikliğin öneminin daha kolay anlaşılır ve anlatılır hale gelmesine yol açmış, laikliğin ne olduğunun anlatılmasına elverişli bir ortam yaratmıştır.

AKP’nin, hiç istemeden laikliğin güvencesi haline gelmekte olduğunu söyleyenlerin altını çizdikleri gerçek işte buydu.

Artık mahcup laikler ile onların etkisinde kalanların da bu gerçeğin, yani mahcup laiklik döneminin geçtiğinin farkına varmaları zamanı gelmiştir.

AKP, 20 yıllık iktidarındaki tutumuyla toplumun, laikliğin herkese lazım olduğu, din karşıtlığıyla ilgisi olmadığı gerçeğini kavramaya hazır hale gelmesini sağlamıştır.

Haydi mahcup laikler işbaşına!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

İyi insan 19 Mart 2024
Laiklik nedir? 6 Mart 2024
Yıldönümü 3 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları