Seçim ile giderler mi?

Seçim ile giderler mi?

12.06.2020 07:00
Güncellenme:
Takip Et:

Önce iki saptama yapalım. Birincisi, başlıktaki sorunun hiçbir demokraside telaffuz edilemeyeceği, edilse bile kesinlikle ciddiye alınmayacağıdır.

İkinci saptama ise 2020 Türkiyesi’nde izan sahibi kimsenin bu veya benzeri bir soru karşısında “şimdi bu da nereden çıktı kardeşim!” diyemeyeceğidir. Hatta son zamanlarda, gazetecilerin akıl almaz casusluk suçlamaları veya başka ithamlarla içeri alınmaları, ana muhalefete karşı TBMM’deki kaba güç kullanma girişimleri, her alanda bilinçli bir şekilde tırmandırılan gerginlik ortamı, AKP’ye yönelik olarak “Acaba bunların başka hesapları var” sorusunu çok kişinin ciddi olarak sormasına neden olmaktadır.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Tayyip Bey’in siyaseti sokağa çekme amacında olduğunu söylüyor ve başta partisi olmak üzere herkesi bu oyuna gelmemeleri için uyarıyor.

***

Bu soruya yanıt ararken bir noktayı da gözden uzak tutmamak gerek, bugün Türkiye’nin içinde bulunduğu koşullar, denetimli gerginlik politikalarının başarıyla uygulanmasını son derece güçleştirmektedir. Bu ortamda, hiç beklenmedik anda kontrol altında sanılan gerginliğin birden denetimden çıkarak, uygulayıcısını da kavuracak bir yangına dönüşmesi hiç de olasılık dışı değildir.

Seçimle gitmek konusuna gelince: Yaşadığımız olaylar, AKP’nin seçimi kaybedince mızıkçılık etme eğiliminde olduğunu hep göstermiştir. Bunun son örneği YSK’nin taraflılığı konusunda tartışmasız kanıt olan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimidir.

Yani diyeceğim o ki, AKP seçimi kaybetse bile gitmemeyi düşünebilecek yapıdadır ve geçmişte bu yolu denemiştir.

Bu durumda aynı şeyi içinden geçirmeyeceğini düşünmemize neden olacak, engelleyecek herhangi bir veri yoktur.

Ama bu defa koşullar öncekinden çok farklıdır. Seçmen, Ekrem İmamoğlu’nun aradaki farkı 800 bine yükselttiği ikinci İstanbul seçiminde de oyuna sahip çıkma konusundaki titizliğini ortaya koymuştur. Bundan böyle sandığa rağmen iktidar olmak pek mümkün görünmemektedir.

***

Gerçi AKP, halkın iradesini baskı ve zulümle aşacağı yolunda bir kafa yapısına sahiptir. Ve bu yöntemi ısrarla uygulamaları da olaylardan hâlâ yeteri dersi almadıklarını göstermektedir.

Ancak bu kez demokrasinin kurallarına uyma talebi yalnızca seçmen kitlesinden gelen siyasi bir istem değildir.

Aynı zamanda siyasal ve sosyal alanda allak bullak olmuş yapı, ekonomik açıdan da büyük ölçüde çatırdamaktadır. Bu ortamda Türkiye’de iktidar olanlar, bir yandan dış borç çarkını çevirebilecek ekonomik önlemleri almak zorunluluğu hissedecektir ki, alınacak önlemler hiç de geniş kitleleri kısa dönemde hoşnut edecek nitelikte olmayacaktır. İçinde bulunulan ekonomik durum hangi iktidar işbaşında olursa olsun, onu dış kaynak arayışına da itecektir.

Ekonomik alanda dış kaynağın vazgeçilmez istemi ise demokrasinin kurallarına uyulması olacaktır.

Bu istem, kaynağı sağlayacak dış çevrelerin Türk demokrasisine gönülden bağlı olmasından değil de, tek adam sultasının ve AKP yağmasının ekonomik istikrarı da önleyen bir noktaya varmış olmasından kaynaklanacaktır.

Kısaca, AKP’nin denetimli bir gerginlik politikasını izlemeyi sürdürmesi, Türkiye’nin bugün içinde bulunduğu koşullarda her an kontrolden çıkabilmesi açısından çok tehlikelidir.

Geçmişte yaşadıklarımız da göstermiştir ki, AKP seçimle gitmemeyi gönlünden geçirir, ama içinde bulunduğumuz koşullar, onu böyle bir oyuna yeltenmekten alıkoyacaktır.

Özgüvenimizi ve soğukkanlılığımızı korumalıyız.

Yazarın Son Yazıları

İyi insan (19 Mart 2024)

İyi insan

Devamını Oku
19.03.2024
Laiklik nedir?

Laiklik nedir?

Devamını Oku
06.03.2024
Yıldönümü

Yıldönümü

Devamını Oku
03.03.2024
Aslında biliyorlar

Aslında biliyorlar

Devamını Oku
01.03.2024
Vatan nöbeti

Vatan nöbeti

Devamını Oku
27.02.2024
Daha neler olacak?

Daha neler olacak?

Devamını Oku
25.02.2024
Ali Sirmen yazdı...

Türkiye hâlâ laik mi?

Devamını Oku
23.02.2024
Mutluluk mecburiyeti

Mutluluk mecburiyeti

Devamını Oku
20.02.2024
İşin özü

İşin özü

Devamını Oku
18.02.2024
Tehlikeli kavga

Tehlikeli kavga

Devamını Oku
13.02.2024
Kader mi?

Kader mi?

Devamını Oku
11.02.2024
Biat etmeyene hayat yok

Biat etmeyene hayat yok

Devamını Oku
09.02.2024
AKP yanıltıyor

AKP yanıltıyor

Devamını Oku
06.02.2024
Monşer

Monşer

Devamını Oku
04.02.2024
Neler olmaz ki?

Neler olmaz ki?

Devamını Oku
02.02.2024
Ne aceleniz var?

Ne aceleniz var?

Devamını Oku
30.01.2024
Bir ittifak nasıl kurulur?

Bir ittifak nasıl kurulur?

Devamını Oku
28.01.2024
Lütfedilen bir yaşam

Lütfedilen bir yaşam

Devamını Oku
27.01.2024
Ali Sirmen yazdı...

CHP-İsveç-NATO

Devamını Oku
26.01.2024
İyi insan (24 Ocak 2024)

İyi insan

Devamını Oku
24.01.2024
İflas budur işte

İflas budur işte

Devamını Oku
23.01.2024
Sam amcamız bizi attaya götürüyor

Sam amcamız bizi attaya götürüyor

Devamını Oku
21.01.2024
Sokak ve siyaset

Sokak ve siyaset

Devamını Oku
19.01.2024
Nasıl olacak?

Nasıl olacak?

Devamını Oku
16.01.2024
Zor günler

Zor günler

Devamını Oku
14.01.2024
Ali Sirmen yazdı

Türkiye’nin ekseni

Devamını Oku
12.01.2024
Yeni yerel yönetim

Yeni yerel yönetim

Devamını Oku
09.01.2024
Bir Kuvvacı dost

Bir Kuvvacı d

Devamını Oku
07.01.2024
Büyük çıkmaz

Büyük çıkmaz

Devamını Oku
06.01.2024
Din devleti

Din devleti

Devamını Oku
05.01.2024
Belliydi

Belliydi

Devamını Oku
02.01.2024
Aynı anıyı paylaşmak

Aynı anıyı paylaşmak

Devamını Oku
31.12.2023
Aynı vatanı paylaşmak

Aynı vatanı paylaşmak

Devamını Oku
29.12.2023
Durum

Durum

Devamını Oku
26.12.2023
‘Dostum Mozart’

‘Dostum Mozart’

Devamını Oku
24.12.2023
‘Anayasal kabahat!’

‘Anayasal kabahat!’

Devamını Oku
22.12.2023
Seçmenin tepkisi

Seçmenin tepkisi

Devamını Oku
19.12.2023
Bir garip patron

Bir garip patron

Devamını Oku
17.12.2023
Ali Sirmen yazdı...

‘Allah’ın gazabı’

Devamını Oku
15.12.2023
Hamas ve Kuvvacılar

Hamas ve Kuvvacılar

Devamını Oku
12.12.2023