Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Yalnız ölüler dönmez
Belki bir çözüm bulurlar Akşener dönüverir bakarsın?
-Nasıl çözüm bulunacak, baksana neler söylendi?
Bu veya benzeri konuşmalar üç gündür Türkiye’nin dört bir yanında oluyor, her konuşmada aynı umutsuzluk ifadesi: Bunlardan sonra dönemez.
Oysa siyasette binlerce yıllık bir söz vardır: Yalnız ölüler dönmez.
Meral Hanım’ın hafta sonunda altılı masayı devirmesiyle çıkan mini krizde yıldırım hızıyla gidiş dönüşü “Yalnız ölüler dönmez” sözünün ne kadar doğru olduğunu kanıtlıyordu.
Gazete sayfalarından, televizyon ekranlarından olayların nasıl geliştiğini ayrıntılarıyla izlediniz. Yinelemeye gerek yok.
“İyi biten her şey iyidir” derler. Bu defa da öyle oldu hafta sonunda birden patlak veren kriz, herkese ne olacak dedirtti. Kimse ne olacağını söyleyemiyordu. Zaman geçtikçe ne olacağı değil ama ne olmayacağı belli olmaya başlamıştı. İki günün içinde masanın devrilmeyeceği ittifakın dağılmayacağı belli olmuştu. Müttefikler birbirlerine mecburdular. Sonunda halkın baskısıyla çözüm bulunmuştu, artık seçim dönemi başlayabilirdi.
Kriz aslında halkın masanın dağılmasına izin vermeyeceğini cümle âleme göstermişti.
Demokrasi ittifakı halkın öncülüğünde kuruluyordu. En büyük güvencesi de buydu. Demokrasilerin en büyük güvencesi halkın bilinciydi.
Bu yol kazası bu bilincin keskin olduğunun kanıtıydı ve yarınların da güvencesi oluyordu. Saraylarda değil, alanlarda bulunuyordu çözümler.
Bundan sonra da anlaşmazlıklar, tartışmalar olacaktı ama halkın uyanık bekçiliği sürdükçe her sorunun çözümü mümkün olacaktı.
Ve bundan sonra da dayatma denemeleri olabilecekti. Ama sokaklar uyanık oldukça her şeyin üstesinden gelinecekti.
Seçimleri ertelemeye, milli iradeyi baskı altına almayı kuranlar, bu manzara karşısında ayaklarını denk almak zorunluluğunu duyacaklardı.
6 Mart Pazartesi önemli bir dönüm noktasıydı, özgürlüğe, demokrasiye, adalete giden yolun tıkanmasına izin vermeyeceğini halk gösteriyordu. 6 Mart günü seçim kampanyasının startının halk tarafından verilişine tanık olunuyordu.
Demokrasi ittifakı daha yeni zorluklarla karşılaşacak ama onları da halkın elbirliğiyle aşacaktı.
Bugünlere varılmasında, birinci derecedeki rol, uzlaşmacı tavrıyla Kemal Kılıçdaroğlu’nun olmuştu. Ama Kemal Kılıçdaroğlu’nun en büyük payı halka bu bilinci kazandırmış olmasıydı.
Son kriz, ittifakın güvencesinin sağlam kurulduğunun kanıtıydı. Zaten demokrasilerde en büyük güvence de halkın bu bilinciydi. Onu keskinleştiren politik tavrı yüzünden Kemal Bey adaylar içinde en seçilebilir olanıydı.
Kemal Bey tarihle randevusuna sokaktaki adamla yürüyor. Zaten demokrasilerin en büyük güvencesi de halkın bilincidir.
Belki de Millet İttifakı’nın gerçek gücü, avanta talan ekonomisiyle yasak, yolsuzluk ve yoksulluk politikasıyla halkı bilinçlendiren tavrıyla AKP’dir.
Şimdi Kemal Bey’e teşekkür etseniz, belki de size,
-Bana değil, herkesi uyandıran politikasıyla ona teşekkür edin! diyecektir. Kim olduğunu hâlâ anlamadınız mı? İnsaf!
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Milli Eğitim Bakanı Tekin'den 'mülakat' açıklaması
- Besin alerjisi nasıl tedavi ediliyor?
- 10-16 Mayıs Engelliler Haftası
- Cumhuriyet Vakfı Başkanı Alev Coşkun konuşma
- Özgür Özel'den 'atama' çıkışı
- Özgür Özel kutlama programında
- CHP'li vekilden Soma için flaş çağrı...
- Mine Esen'den anlamlı konuşma...
- Serra Menekay yazdı, Aysim Dolgun Ildız besteledi
- İşte Cumhuriyet'in tarihi
En Çok Okunan Haberler
- 'Sakın 'Bizim burada fay yok' diye düşünmeyin'
- Erdoğan, Kalın ve Tunç'u Saray'a çağırdı
- ORC anketinde AKP'ye büyük şok!
- Çocukları için ekmişti, şimdi 20 dönüm arazide ekiyor
- Bakan Ali Yerlikaya'dan flaş açıklama
- 14 Mayıs'ta AKP diyenlerde kararsızlık 'havası'
- ATV muhabirinin sorusuna sert yanıt
- 'Enflasyon zirveyi görecek'
- Erdoğan'dan krizle ilgili ilk sözler
- Saray'da 'Ayhan Bora Kaplan' zirvesi...