O resim ve siyasetin tablosu
Aslı Aydıntaşbaş
Son Köşe Yazıları

O resim ve siyasetin tablosu

08.02.2018 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Siyasette ‘iş yapan’ iki olgu vardır: Birincisi mağduriyet, ikincisi güç.
Mağduriyetin her zaman bir karşılığı vardır. Söz ettiğim, zayıflık ya da beceriksizlik değil tabii. Söz ettiğim, sevdiğiniz birinin büyük bir haksızlığa uğradığı
hissi. Vicdanları kanatan durumlar. Kendini o liderle özdeşleştiren seçmen, sessiz sedasız da olsa sandıkta buna yanıt verir.
Ama ‘iktidar’ yansımasının daha da çok alıcısı vardır. “Bakın ben güçlüyüm. Ben iktidarım. Asla aksini düşünmeyin” demek de etkili bir siyasi iletişim yöntemidir.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın son yurtdışı temaslarının büyük ölçüde bu amaca yönelik bir siyasi iletişim stratejisi çerçevesinde gerçekleştiğini düşünüyorum. Son haftalarda Erdoğan Sudan’a gitti, Fransa’da Emmanuel Macron tarafından Elysee Sarayı’nda ağırlandı ve Papa’yı Vatikan’da ziyaret etti.
Bu geziler, bu ülkelerle ikili ilişkiler açısından belli bir anlam taşıyabilir ancak asıl önemi, iktidar partisinin iç kamuoyuna vermek istediği mesaj. Erdoğan, Papa’yla 50 dakikalık sembolik bir görüşmede Kudüs sorununu çözemeyeceğini biliyor. Ancak Papa’yla karşı karşıya ve eşit statüde göründüğü o fotoğraf, Adalet ve Kalkınma Partisi için altın değerinde. Önümüzdeki seçim sürecinde parti sohbet toplantılarında “Bakın bütün dünya Erdoğan’ı kabul etti”, “Bakın Hıristiyan lideri karşısında Müslümanların lideri oturuyor”, “Kimse dünyayı böyle dize getirmedi” gibisinden cümleler kurulacağını şimdiden tahmin etmek zor değil.
Gerçekte Türkiye, içeride ve dışarıda son derece kırılgan bir dönemden geçiyor. Kudüs meselesinde hiçbir yaptırım şansı yok; Afrin konusunda her gün muhataplarından uyarılar alıyor. Rusya, Soçi zirvesinde Ankara’nın terör listesindeki birini göstere göstere davet ediyor ve Ankara mırın kırın etmek dışında çok sesini çıkaramıyor. Erdoğan’ın dünya medyasındaki imajı iyi değil. Ekonomi derseniz, Derviş-Babacan dönemi mali disiplin politikasından son dönemde hızla uzaklaşılması sonucunda önümüzdeki yıl itibarıyla başlayacak ciddi sıkıntılar, herkesin malumu. Çocukluk dönemlerinden hatırladığımız yüksek enflasyon, yüksek faiz sarmalına girmemize ramak kaldı.
İyi de, ‘bir kısım seçmenin’ bütün bunlardan haberi yok. Dünyayı ve Türkiye’yi, ana akım medya üzerinden takip ediyorlar ve orada sadece “Büyük Türkiye” şarkısı var.
Baştaki tezime döneyim. Siyasette mağduriyetin belli bir alıcısı varsa, güç projeksiyonunun çok daha geniş bir kesimi etkileme kapasitesi var. Özellikle de bireylerin kendilerini devlet nezdinde güçsüz hissettikleri ülkelerde.
Erdoğan’ın Macron ve Papa’yla resimleri, seçmen nezdinde “değişmez”, “daimi” ve “kudretli” olduğu tezini işlemek için kullanılacaktır. Muhalefette de yılgınlık yaratmak için...
Buna karşı muhalefet eden insanların, öncelikle toplumda oluşan bu algıyı değiştirebilecek ölçüde ‘güç’ ve ‘kudret’ yaymaları gerekiyor. 70’li ve 80’li yıllarda Süleyman Demirel’in kürsüde “boğa gibi” olduğunu anlatır gazeteci büyüklerimiz. Söz ettiğim, bu tarz bir meydan okuma ve değişimin mümkün olduğu hissini yaratabilme...
Ancak doğruya doğru, muhalefette bunu yapabilen bir lider ya da lider namzedi yok. Şikâyet edenler var, haksızlıklardan yakınanlar var, hatta sevdiğimiz ve son derece demokrat isimler var. Ancak “Ben Erdoğan’ı devireceğim” diye bir iddia koyan (ve bu konuda inandırıcılığı olan) kimse yok.
Erdoğan siyaset iletişim dilini ‘güç’ üzerinden kuruyor ve karşısında rakibi olmadığı tezini işliyor. Muhalefet ise, kendisine verilen görevi Türkiye’yi yönetmek değil, sadece Erdoğan’ı şikâyet etmek olarak tanımlıyor.
Burada yanlış bir hesap var. 

Yazarın Son Yazıları

Yaklaşan facia

Yaklaşan facia

Devamını Oku
06.09.2018
Yalancı bahar mı ikinci bahar mı?

Yalancı bahar mı ikinci bahar mı?

Devamını Oku
30.08.2018
Bu mu devlet aklı?

Bu mu devlet aklı?

Devamını Oku
26.08.2018
Lale Devri bitti!

Lale Devri bitti!

Devamını Oku
23.08.2018
Mutsuzluk beter umutsuzluk daha beter

Mutsuzluk beter umutsuzluk daha beter

Devamını Oku
19.08.2018
Avrupa ile yakınlaşmak için

Avrupa ile yakınlaşmak için

Devamını Oku
17.08.2018
Trump, Brunson’la ilgili ne demiş?

Trump, Brunson’la ilgili ne demiş?

Devamını Oku
12.08.2018
Alis harikalar diyarında

Alis harikalar diyarında

Devamını Oku
09.08.2018
Takas formülü: Önce Rahip Brunson sonra Hakan Atilla

Türkiye ile ABD arasında tarihin en büyük krizinde gerilim düşüyor. Henüz bir “el sıkışma” olmasa da, Brunson krizinin nasıl aşılacağı konusunda bir formül yavaş yavaş şekillenmeye başladı. Formül, iki ülkenin de aylardır konuştuğu “Andrew Brunson-Hakan Atilla” takası. Brunson’ın ABD’ye gönderilmesi karşılığında Atilla bir süre sonra Türkiye’ye gelecek.

Devamını Oku
05.08.2018
Brunson yaptırımları ve devam eden pazarlıklar

Brunson yaptırımları ve devam eden pazarlıklar

Devamını Oku
02.08.2018
Brunson’la takas fikri kimden çıktı

Brunson’la takas fikri kimden çıktı

Devamını Oku
29.07.2018
Al Papaz’ı ver Halkbank’ı

Al Papaz’ı ver Halkbank’ı

Devamını Oku
26.07.2018
Sessizlik

Sessizlik

Devamını Oku
22.07.2018
Bir demokrasi kendini nasıl savunur?

Bir demokrasi kendini nasıl savunur?

Devamını Oku
19.07.2018
Batı’yla pazarlık

Batı’yla pazarlık

Devamını Oku
15.07.2018
Osmanlı bu değildi

Osmanlı bu değildi

Devamını Oku
12.07.2018
Yeni dönem ne olur?

Yeni dönem ne olur?

Devamını Oku
08.07.2018
Dünya karıştıkça biz geriliyoruz

Dünya karıştıkça biz geriliyoruz

Devamını Oku
05.07.2018
Hüzün

Hüzün

Devamını Oku
01.07.2018
Sonuçlara bir de böyle bakın

Sonuçlara bir de böyle bakın

Devamını Oku
28.06.2018
Kazanacağız

Kazanacağız

Devamını Oku
24.06.2018
25 Haziran Türkiye’si

25 Haziran Türkiye’si

Devamını Oku
21.06.2018
Emanetim sende saklı

Emanetim sende saklı

Devamını Oku
17.06.2018
İki seçim arası

İki seçim arası

Devamını Oku
14.06.2018
MERKEL: Kendine gel! TRUMP: Dükkân benim

MERKEL: Kendine gel! TRUMP: Dükkân benim

Devamını Oku
11.06.2018
"Akşener'in İnce'yi desteklemesinin önünü kesmeye çalışacaklar"

Oyun büyük

Devamını Oku
10.06.2018
Ver Papaz’ı, Al Münbiç’i

Ver Papaz’ı, Al Münbiç’i

Devamını Oku
07.06.2018
Ben sana iktidar olamazsın demedim...

Ben sana iktidar olamazsın demedim...

Devamını Oku
03.06.2018
Sessiz çoğunluk

Sessiz çoğunluk

Devamını Oku
31.05.2018
Burası Rusya değil kardeşim

Burası Rusya değil kardeşim

Devamını Oku
27.05.2018
Ne yapmalı? (24.05.2018)

Ne yapmalı?

Devamını Oku
24.05.2018
Dip dalga ne gösteriyor?

Dip dalga ne gösteriyor?

Devamını Oku
20.05.2018
Baskıda kaosa geçiş süreci

Baskıda kaosa geçiş süreci

Devamını Oku
17.05.2018
Dışarıda olan seçimi nasıl etkiler?

Dışarıda olan seçimi nasıl etkiler?

Devamını Oku
13.05.2018
Attım bunu cebe

Attım bunu cebe

Devamını Oku
11.05.2018
Bilinenler, bilinmeyenler

Bilinenler, bilinmeyenler

Devamını Oku
06.05.2018
Piyesin son sahnesi

Piyesin son sahnesi

Devamını Oku
03.05.2018
Diktatörlüğün sıradanlaşması

Diktatörlüğün sıradanlaşması

Devamını Oku
29.04.2018
CHP’nin zor kararı

CHP’nin zor kararı

Devamını Oku
26.04.2018
İki çift lafım var...

İki çift lafım var...

Devamını Oku
22.04.2018