Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
FETÖ’nün siyasi ayağı ve emperyalizm
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 26. Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un, FETÖ’nün siyasi ayağına ilişkin açıklamaları, gündemin zaten ilk sıralarında olan konuyu, daha da alevlendirdi. Eski istihbaratçı ve FETÖ’den tutuklu Enver Altaylı hakkında yazılan iddianamedeki bilgiler, Altaylı’nın ilişkileri ve FETÖ lideri Gülen’e yazdığı mektup da dikkate alındığında, konunun daha uzun süre gündemde kalacağı anlaşılıyor. Zira sorun, iktidar ve muhalefet blokları arasında da karşılıklı suçlamalarla sürekli öne çıkıyor.
Meseleyi daha sağlıklı, doğru bir zeminde tartışmak zorunlu olduğundan, şu hususları dikkate almakta yarar var:
Birincisi, FETÖ, silahlı kuvvetlerden üniversitelere, eğitimden sağlığa, yargıdan Diyanet’e dek devletin tüm birimlerinde, kurumlarında örgütlendiği gibi, özel sektörde, iş dünyasında, sendikalarda, demokratik kitle örgütlerinde, spor kulüplerinde, meslek odalarında, kısacası yaşamın her alanında, toplumun her kesiminde de örgütlenmiş. O nedenle FETÖ’yle mücadelede siyasi, hukuki, idari, mali, örgütsel boyutların yanında ideolojik, toplumsal, kültürel boyutları gözetmek şart. Bunlardan birindeki eksiklik, irade noksanlığı, kararlılık zaafı, mücadelenin tamamını olumsuz etkiliyor.
İkincisi, FETÖ, siyasette örgütlenirken; partilerin ideolojisine, siyasal çizgisine, toplumsal tabanına, oy oranına, iktidara gelebilme ihtimaline, iktidarda kaldığı süreye dikkat etmekle birlikte, hiçbir partiyi ihmal etmemiş. Hepsinde örgütlenmeye, yuvalanmaya, kümelenmeye çalışmış. Büyük-küçük, iktidar-muhalefet, sağ-sol ayrımı yapmamış. Yaşadıklarımız bunu gösteriyor.
FETÖ’nün, NATO ve AB’deki destekçileri
Üçüncüsü, FETÖ, bir terör örgütü olmanın yanında, bir casusluk örgütü, bir istihbarat örgütü. O yönüyle de ABD emperyalizmi başta olmak üzere, Türkiye üzerinde hesabı olan, Türkiye’nin bağımsızlığı, bütünlüğü, egemenliği, birliği aleyhine faaliyet yürüten her devletle, her odakla, her istihbarat teşkilatıyla ilişki kurmuş. Başta Almanya olmak üzere Avrupa ülkeleriyle, NATO üyeleriyle işbirliği yapmış. Onların emrine, güdümüne, kullanımına girmiş. FETÖ’yle mücadelede bu boyut öncelikle, özellikle, önemle dikkate alınmalı. FETÖ’nün, emperyalizmin Türkiye’yi çökertme, bölme projesinin bir aparatı olduğu unutulmamalı.
Dördüncüsü, FETÖ gibi, dünyada 5 kıtada, 150’den fazla ülkede örgütlü, 300 milyar dolarlık bir mali güce hükmeden, okulları, hastaneleri, işadamı örgütleri, medya organları, holdingleri, vakıfları, dernekleri bulunan bir yapıyla, sadece Türkiye içinde değil, dünya ölçeğinde mücadele edilmeli. Bunun için milli seferberlik başlatılmalı. Kamu diplomasisi unsurları, dünyadaki Türk diasporası harekete geçirilmeli.
Kısacası, FETÖ’nün siyasi ayağının üzerine, ayrım yapmadan, kararlılık, tutarlık ve yüreklilikle gidilmeli. Arkasındaki emperyalist güçlerle aynı şekilde mücadele edilmeli. FETÖ’nün yurtdışındaki mali ve diplomatik desteği kesilmeli.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev
- Bakanlık 5 ildeki lahmacuncuları ifşa etti