Asya Notları (1) ve Anna Hazare

27 Aralık 2011 Salı
\n\n\n

Evvelsi hafta size Hindistanda katıldığım Jaipur konuşmasından izlenimler aktarmıştım. Araya davetsiz misafir olarak Fransız Parlamentosunun münasebetsiz kararını aldık. Şimdi o seyahatin 15 güne yayılan Hindistan-Nepal izlenimleriyle devam ediyorum.

\n

Delhi Havaalanı çok modern. Ama dikkat edin: Bir yere uçacaksanız, 10-12 polis ve kimlik kontrolünden geçmeye hazır olun! Şaka değil; çoğu 15 metre mesafeyle gerçekleşen bu kontroller, mantık hücrelerinize meydan okuyacak düzeyde bir terör paranoyasına işaret ediyor. Bu güvenlik hastalığı sizi otelde de takip ediyor. İçeri giren yolcular, valizleri dahil aletten geçirilerek kontrol ediliyorlar. Ardından sigara içmek için otel dışına çıkarsanız, üç dakika sonra tekrar içeri girerken tarama aletinden geçiyorsunuz. Bitmedi: ardından otelde kat güvenliği, oda kapınızdan girerken sizi sorgulayan bakışlarla izlemeye devam ediyor. Bahşişolayı, bu ülkede başka düzeylerde. Sürekli elinizde bozuk para bulundurarak yaşamalısınız: Odayı gösteren, valizi getiren, kahvaltıyı veren, kapıyı açan, arabaya bindiren, vs. vs Hatta Nepalde bu bir seviye daha ileri gidiyor, bahşiş alacak olan, yanı başınıza gelip sizi denetimde tutarak az verme hatasına düşmemenizi sağlamaya çalışıyor!

\n

Hintliler fotoğraflarının çekilmesine kızmıyorlar. Burası bu açıdan Kenya veya Çinden çok farklı. Kentler arası yollarda giderken, kimi otobüsün içinde 80, üzerinde (!) 40 yolcu görüyorsunuz. Ama zaten bu da bir şey değil! Hindistanda her sahne, mükemmel film karesi! Bir Hollywood yönetmeninin 5-10 günde hazırlatacağı dekorlar burada her noktada mevcut Ama tabii Hindistanın bu konuda da kimseye ihtiyacı yok. Bolywoodda yılda 800 civarı film üretiliyor...

\n

Hindistanda müthiş turistik ziyaret odakları var. Bunların tartışmasız bir numarası dünya şaheseri: Tac Mahal. Bu muhteşem tapınağı, Cihan Şah, deli gibi âşık olduğu eşi Mümtaz Mahal için yaptırmış. Yanlış anlamadınız ama okarısı dışında 3 eşi ve 3000 cariyelik haremi bulunan bir şah yapıyor bunu! (Yorumlarınızı beklerim beyefendiler!) Oraya ilk giriş yaparken duyduğunuz büyü tarif edilemez. Kendinizi etrafta görüntü alma yarışında olan turistlere rağmen 1001 gece masalında rüyada hissediyorsunuz.

\n

Hindistanda siyaset her yerde olduğu gibi sorunlu gidiyor. İktidardaki Kongre Partisinin İletişim Bakanı Kapil Sibal, internete ciddi bir sansür getirme uğraşı verirken, medya bunun tepkilerini sayfalarına iletiyordu. Hatta benle röportaj yapan Rajasthan Patrika gazetesini ziyaretimde verdiğim demeçle ertesi gün baktım orada da birinci sayfadan muhalif haber olmuşum! Çok güldük eşimle. Gördün mü, buralara ruhumuzu temizlemeye geldik, bak yine aynı girdabın ortasına düştük!” Gazeteyi gezerken sanki eski Karacanların Milliyetinde hissettim kendimi. Duvarda Ali Naci Karacan büstü. Davet eden Ali Karacan. Röportajı yöneten ise yayıncı babası Genel Yönetmen (rahmetli) Ercüment Karacan! Onun adı da Mr. Gulab Kothari. Böyle gerçek gazeteleri özlemişim!

\n

Biz oradayken Hint siyasetinde yaşanan en ilginç gelişme, eski bir askeri şoför emeklisi olan Anna Hazarenin, bütçeyle ve ihalelerle ilgili her maddi gelişmeyi, vatandaşın bilme hakkı kapsamında öğrenmek ve rüşveti engellemek adına yaptığı hukuki girişimler ve bunun Hint siyaset ve hatta iktidar ortamına getirdiği zelzele etkisiydi. Bu bilgiye eriştikten sonra, demokrasi kelimesinin Hindistanda bizdekinden daha yüklü anlamlar içerdiğini zaten hemen anlamıştım. Çünkü bizde askeri bir şoför emeklisi buna benzer bir hamleyle yargıya gitmeye kalksa, önce tımarhanede kontrole alınır, ardından Ergenekon dosyasının neresine eklenebileceği araştırılır!Gerçekten her yerde Anna Hazarenin açlık grevi gibi Gandivari hamleleri ve sonuçları vardı ve arkasında hatırı sayılır bir halk tabakası birikmeye başlamıştı. Gandiye de imaj olarak da benzeyen bu ilginç karakteri, rehberimizin anlattığına göre muhalefet partisi BCP kazanmaya çalışıyormuş. Şaşırdığımı gören rehber Sunile döndüm,Bizde öyle şeyler yaşanmaz, muhalefet partisi, kendine oy kazandırabilecek güçlü isimlerden uzak durur, Parti içi rekabet olmasın diyededim. Ama Hazare zaten siyasete girmek istemiyormuş (CHP korkmasın).

\n

Hindistanda kitlelerin büyük çoğunluğu Gandinin fikirlerine yakın duruyormuş. Yani onu yaşamlarından silme operasyonlarına girmeyi demokrasi sayacak ileri demokrasi hamleleri henüz bu ülkeye ulaşmamış. Bu bilgiyi de Atatürk Bulvarında bir evde büyüdüğünügururla anlatan bir başka rehberim Dilip anlattı. Benden naçizane aktarması

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları