Bedri Baykam
Bedri Baykam bedri.baykam@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Bu Bayram Döneminin Kurbanları…

15 Ekim 2013 Salı
İyi bayramlar Türkiye!
Kurban Bayramı’nı yaşıyoruz
dolu dolu…
Haberler yine heyecanlı
sahnelerle önümüzden
resmi geçit yapacak, kaçan
koyunlar, koç diye kendi elini
kesen acemi kasaplar, otoyola
fırlayıp köyü hem önüne
hem arkasına katan boğalar,
kaçan hayvanların ayaklarına
parlak sivri zekâlarıyla satırla
girişen bazı magandalar...
Hepsi bu gece ne yazık
ki ana haberlerin konusu
olacak. Maalesef yine kanlı
sahneler çocukları ağlatacak,
aralarından travma geçiren
bazıları ömür boyu ağzına et
sokmayacak. Hastaneler günün
“kesiciliğine” soyunmuş
yaralılarla dolup taşacak.
Bu yıl kurbanlarımız
arasında laik eğitim, laik
parlamento ve laik hukuk
devletinin de bulunduğu
daha yeni ilan edildiğinden,
“çarşafa dolanmanın”, ileri
demokrasinin tek göstergesi
ve vazgeçilmezi olduğu
böylece tescil edilecek. Artık
Andımız’ı ağzına almaya
kalkan çocuklar taciz ve
tatlı-sert had bildirme yoluyla
kurban seçiliyor. Ve herhalde
“Yeni Türkiye”yi kavrayamadıkları
için ebeveynleri
ile beraber okul girişinde
tek ayak üstünde dikilmeye
bırakılacaklar. Çarşafa
dolanmış demokratik paket
açılımı çerçevesinde atv
sunucusu Gözde Kansu da
bu bayramın kurbanları arasında.
Göğüs çatalı dekoltesi
her fırsatta “Çağdaş ülkede
insanların kılık kıyafetine
bakılır mı hiç?” diyen hükümetimizin
eski önemli bakanı
Hüseyin Çelik’in gözüne takılmış
ve ikaz yerini bulmuş.
Gözde Hanım bayramı işsiz
kutlama mutluluğuna kavuşmuş.
Şayet yerseniz, bu
işten çıkarma “performans
düşüklüğü”ne bağlıymış, öyle
kılık kıyafete değil! Egemen
Bey de bu “zamansız” olayı
öyle değerlendirmiş!
Tabii gerek siyasiler gerek
yandaş borazancılarca,
ülkede bizim bildiğimiz tebliğ
edilmiş bir “darbe” olmamasına
karşın, her an bu “Yeni
Türkiye”den bahsedip, “eskisinin
hükmü kalmamıştır”ı
iliklerimize kadar hissettirmeye
çalışanların, şöyle bir
ortak noktaları var: Ellerinde
ve çevrelerinde bunu yapacak
1001 silah, rütbe ve
otorite olmasına karşın bu
işlere hiç girişmeyen Türk
Silahlı Kuvvetleri’ni hayali
senaryolar, varsayımlar ve
karışık sonuç çıkarmalarla
darbeci ilan ediyorlar, ettiler
ve nihai hükmü giydirmek
üzereler. Uzun lafın kısası,
bir zamanlar bu toplumun en
güvenilir kurumu olan TSK,
bu dönemin genel kurbanı
olmuş durumda! Şöyle ki,
bugün herhalde kendisine
güvenen Atatürkçü pek kalmadığı
gibi, iktidar yanlısı da
hiç yok! Baksanıza, hükümet
ikide bir darbe olasılığından
ve 27 Mayıs’tan söz ettiğine
göre, onlar da “Yeni TSK”
konusunda hiç ikna olmuş değiller!
Tüm önde gelen komutanlarla
beraber kurban edilen
askeri yapımıza, son acı
mesaj Anayasa Mahkemesi
Başkanı Haşim Kılıç’tan
geldi: “Onlara boş yere umut
vermeyin. Ne AİHM ne de biz
Balyoz Davası kararı için temyiz
makamı değiliz. Suçun
vasfı, deliller ve mahkûmiyete
bakamayız.” Bu müjde ile
beraber metaneti ve içine
akıttığı acı ile dik durarak
aldıkları hükümleri protesto
eden asker aileleri, Kurban
Bayramı’na herhalde rahatlamış(!)
girecekler. Baksanıza
en yetkili ağızdan almış
alıyorlar yanıtı: “Strese gerek
yok, çünkü zaten umuda yer yok.”
Kurban Bayramı’na gerek
kalmadan her gün kurban
edilenler var bir de; kadınlarımız...
Kıskançlık, töre, namus,
mahalle baskısı derken,
her gün 1. ve 3. sayfalarda
ölüme koşan genç kızlarımız,
kadınlarımızın önü bu sefer
hukukla da kesiliyor, o umut
ışığı da söndürülüyor. Bakan
Fatma Şahin’in de destek
verdiği projeyle artık “şiddet
aile içinde kalacak”, ihdas
edilen aile avukatlığı, kadını
değil aileyi koruyacakmış!
Bu arada 3. köprü yapımında
İstanbul kuzey ormanlarında
bölgesel ve dönemsel
olarak seçilen alanlar da
doğa kurbanlarımız arasında
olduğundan, bozulan ekoloji
ve yaban hayatına müdahale
yüzünden -anne, baba,
çocuklar dahil- koca domuz
ailesi yüzerek Anadolu
Kavağı’na geçip çareyi kaçışta
bulmuşlar! Pardon yerim
doldu. Sapan kullanmaktan
sanık nineleri, afiş asmaktan
hükümlü gençleri, her hakları
her fırsatta budanan işçilerimizi,
ezeli kadrosuz ve “ideolojisi
bozuk”(!) öğretmenleri,
kurban listemize uzun uzun yazamadım.
Mutlu bayramlar sevgili
okurlarım. Aman siz de trafik
canavarı kurbanı olmayın bu
yollarda! Hazır hükümet de
tatildeyken felekten mutlu bir
dört gün çalın. Haftaya yeni
yasak ve cezaları okumaya
devam edersiniz!


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kâbus gibi bir kasım... 28 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları