Hamburg’da aile içi bir sohbet
Deniz Kavukçuoğlu
Son Köşe Yazıları

Hamburg’da aile içi bir sohbet

18.10.2017 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Kitap Fuarı için gittiğim Frankfurt’tan Hamburg’a iki günlüğüne bir kaçamak yaptım. 12 yıl yaşadığım Hamburg benim için önemli bir kent. İki oğlum, gelinim ve üç torunum burada yaşıyor. Bu gelişimde büyük oğlum Toprak’ın (51) evinde kalıyorum. Gelinim Isgard (49) Alman, üç torunumun annesi. Torunlarım Camilya (22), Davina (20), Yağmur (19) lise sonrası yükseköğrenim hazırlığında olan genç insanlar.
Bir akşam yemeği sonrası sohbet ediyoruz. Söz dönüyor dolaşıyor siyasete geliyor. Konu güncel, çünkü 27 Eylül’de yapılan federal parlamento seçimleri sonucunda ortaya çıkan tablo bir koalisyon hükümetini işaret ediyor. Hükümette bulunan Hıristiyan Demokrat/Birlik Partileri (CDU/CSU) gibi ortakları Sosyal Demokrat Parti (SPD) de seçimlerde oy kaybetmiş. 246 sandalye kazanan Hıristiyanların kayıpları 65 iken 153 sandalye kazanan Sosyal Demokratlar’ın kaybı 40 sandalye.
Sol Parti 5 sandalye fazla kazanarak sandalye sayısını 69’a, Yeşiller de 4 fazla sandalye kazanarak 67’ye ulaşmış.
Geçen seçimlerde yüzde 5’lik barajı aşamayan Hür Demokrat Parti (FDP) parlamentoya 80, benzer durumdaki radikal sağcı Almanya İçin Alternatif Parti (AfD) de 94 milletvekili sokmayı başarmış.
Seçimlerden birinci parti çıkan CDU’nun genel başkanı ve Başbakan Angela Merkel, Yeşiller ve FDP ile koalisyon görüşmeleri sürdürüyor. SPD ile hükümet ortaklığı CDU/CSU’ya da SPD’ye de yaramamış. Yüzde 32.9 alan CDU/CSU’nun kaybı yüzde -8.6, yüzde 20.5 alan SPD’nin kaybı ise yüzde -5.2.

***

Oğlum, eşi ve torunlarım seçimlerde hangi partiye oy verdiklerini açıklamıyorlar. Ben de üstelemiyorum fakat konuşmalarından CDU’yu sağdan çok giderek merkeze yaklaşan bir parti olarak gördüklerini anlıyorum. Bu partinin sağ kanadı ve Bavyera’daki kardeş partisi CSU’nun önemli bir seçmen kesimi son seçimlerde oyunu yabancı ve mülteci düşmanlığı, İslamofobik sağ radikal söylemlerle öne çıkan AfD’ye vermiş. Dolayısıyla yüzde -8.6 oranındaki kaybın önemli bir bölümü partinin merkeze kayışının bir sonucu.
Sosyal Demokratlar ise Gerhard Schröder’in başlattığı “sağ”ı sağcılaşarak aşma atağını başlattığı 18 Eylül 2005 seçimlerinden bu yana seçim kazanamıyor. O yıldan bu yana Angela Merkel kesintisiz olarak şansölyelik/ başbakanlık görevinde.
Merkel’in liderliğindeki Hıristiyanlar, Sosyal Demokratlar’ın kendilerine yönelttiği eleştirileri büyük ölçüde kendi eylem programlarına ve seçimler öncesi vaatler listesine almışlar. Böyle olunca Sosyal Demokratlar, hükümeti sürekli eleştiren fakat bizzat, yeni, özgün projeler üretemeyen bir parti görünümünde kalıyorlar.
Benzer atağı 1997-2007 arasında Büyük Britanya’da başbakanlık görevinde bulunan İşçi Partisi lideri Tony Blaire de denemiş, kendisinden sonra partinin başına geçen Gordon Brown da aynı çizgiyi sürdürünce 2010 seçimlerinde iktidarı muhafazakâr David Cameron’a kaptırmıştı. O gün bugündür Büyük Britanya’da Muhafazakâr Parti iktidardadır.
Durum sosyal demokrasi açısından Fransa’da da Avusturya’da da farklı değildir. Fransa’da 14.4.2017’de sosyalist Başkan François Hollande koltuğunu muhafazakâr/ merkez politikacı Emmanuel Macron’a, Avusturya’da da 19 Ekim 2017 seçimlerinde Avusturya Sosyal Demokrat Partisi iktidarı muhafazakâr Avusturya Halk Partisi’ne devretmiştir.
Hamburg’daki bu aile içi sohbette gözümden kaçmış epey şey olduğunun farkına vardım. Yukarıda saydığım tüm bu ülkelerde sol partilerin iktidardan düşürülmelerinin başlıca nedeni sağı sağcılaşarak aşmak niyetiyle “sol”dan uzaklaşmalarıydı.
Bundan ülkemiz sosyal demokratlarının alacağı dersler yok mu?
Düşünelim derim.

Yazarın Son Yazıları

Veda (28.09.2018)

Veda

Devamını Oku
28.09.2018
Cumhuriyet Halk Partisi: Yeniden (2)

Cumhuriyet Halk Partisi: Yeniden (2)

Devamını Oku
13.07.2018
Cumhuriyet Halk Partisi: Yeniden (1)

Cumhuriyet Halk Partisi: Yeniden (1)

Devamını Oku
11.07.2018
Ağlamak

Ağlamak

Devamını Oku
04.07.2018
Mutlu sona doğru

Mutlu sona doğru

Devamını Oku
22.06.2018
Yorgunluk

Yorgunluk

Devamını Oku
20.06.2018
Tatarböreğini sever misiniz?

Tatarböreğini sever misiniz?

Devamını Oku
15.06.2018
Dertleşme (13.06.2018)

Dertleşme

Devamını Oku
13.06.2018
Elinizi tutan mı vardı?

Elinizi tutan mı vardı?

Devamını Oku
09.05.2018
Abdullah Gül: Nereden nereye?

Abdullah Gül: Nereden nereye?

Devamını Oku
27.04.2018
Baskın

Baskın

Devamını Oku
20.04.2018
İzmir bir başka…

İzmir bir başka…

Devamını Oku
18.04.2018
Cumhurbaşkanı’nın sözleri

Cumhurbaşkanı’nın sözleri

Devamını Oku
11.04.2018
SAPTAMALAR 2

SAPTAMALAR 2

Devamını Oku
06.04.2018
Saptamalar

Saptamalar

Devamını Oku
04.04.2018
Hayatın içinden: Türkiye - ABD ilişkileri (10)

Hayatın içinden: Türkiye - ABD ilişkileri (10)

Devamını Oku
21.03.2018
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (9)

Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (9)

Devamını Oku
16.03.2018
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (8)

Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (8)

Devamını Oku
14.03.2018
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (7)

Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (7)

Devamını Oku
09.03.2018
Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (6)

Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (6)

Devamını Oku
07.03.2018
Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (5)

Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (5)

Devamını Oku
02.03.2018
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (4)

Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (4)

Devamını Oku
28.02.2018
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (3)

Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (3)

Devamını Oku
23.02.2018
Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (2)

Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (2)

Devamını Oku
21.02.2018
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (1)

Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (1)

Devamını Oku
16.02.2018
Hayalet gemiler

Hayalet gemiler

Devamını Oku
09.02.2018
Gecede İstanbul

Gecede İstanbul Deniz Kavukçuoğlu yazdı...

Devamını Oku
07.02.2018
Gerçeklerimiz

Gerçeklerimiz

Devamını Oku
02.02.2018
Ne yazacağını bilememek

Ne yazacağını bilememek

Devamını Oku
31.01.2018
Akıntıya karşı durmak

Akıntıya karşı durmak

Devamını Oku
24.01.2018
Dünden bugüne (19.01.2018)

Dünden bugüne

Devamını Oku
19.01.2018
Şiddet ve eğitim

Şiddet ve eğitim

Devamını Oku
05.01.2018
Bunlara mecbur muyuz?

Bunlara mecbur muyuz?

Devamını Oku
03.01.2018
Hayatın içinden

Hayatın içinden

Devamını Oku
29.12.2017
‘Bir telefonu bile yok!’

‘Bir telefonu bile yok!’

Devamını Oku
22.12.2017
Umut (20.12.2017)

Umut

Devamını Oku
20.12.2017
Diren Gökçeada!

Diren Gökçeada!

Devamını Oku
08.12.2017
Çürüyen çöp, çürüyen insan

Çürüyen çöp, çürüyen insan

Devamını Oku
01.12.2017
Polisiye filmi izler gibi

Polisiye filmi izler gibi

Devamını Oku
29.11.2017
Singapur’dan Türkiye’ye

Singapur’dan Türkiye’ye

Devamını Oku
17.11.2017