Haftalar hatta aylar öncesinden uyardık. “Vodafone Arena’nın açılış tantanası takımın konsantrasyonunu bozabilir, şu an konsantre olunması gereken tek şey var; o da şampiyonluk” dedik.
Dedik ama Beşiktaş yönetiminin psikolojisini unuttuk. Düşünürsek; yönetim gerçekten büyük zorlularla başlattı stat inşaatını. Bir sürü sorunla boğuştu. Ve fakat inşaat bitiş tarihinin sürekli bir sonraki bahara kalması, takımın 3 sezondur göçebe takıma dönüşmesi, tabii bu arada sportif başarının da gelmemesi yönetime karşı eleştirileri beraberinde getirdi. Yalnız burada takıma haksızlık yapmayayım; evet 3 sezondur şampiyon olamadılar ama hep şampiyonluk yarışında kaldılar ve pozitif futbollarıyla övgü topladılar.
Şimdi anlaşılan yönetim eleştirilere yanıt verme hissiyatı içinde. Fakat zamanlama hiç doğru değil bu bir, ikincisi herkes kimin ne yaptığını da ne yapmadığını da görüyor. Konuşarak gerçeklerin değişmeyeceğini de biliyor.
Çok daha önemlisi takımı böyle bir dönemde açılış organizasyonlarının içine sokmak, konsantrasyonlarını dağıtmak hiç doğru değil.
Başkan Fikret Orman “Beşiktaş’ın futbolcuları bu kadar basiretsiz mi ki bu durumdan etkilensin…” diyor. Ve Kasımpaşa maçında takımın oynadığı futbolu konsantrasyon eksikliğine bağlayanları eleştiriyor.

Psikoloji diye bir şey var
Arzu edilen tabii ki futbolcuların bırakın böylesi mutlu bir olaydan, mutsuz bir olaydan da etkilenmemeleri, işlerine yansıtmamaları. Takır takır futbollarını oynamaları.
Ne var ki insan psikolojisi diye bir şey var. Ve bazen açıklamakta da çözmekte de çaresiz kalınabiliyor.
Mesela ben eğer her günkü psikolojik durumumu değiştirecek olumlu ya da olumsuz ekstra bir şey yaşayayım o gece uykumun kaçmasını engelleyemem. Olumsuz olayın açıklaması kolay da olumlu bir olayın olumsuz bir sonuç doğurması tamamıyla psikolojik bir mesele ve benim uzmanlık alanımda değil. Ama çıkarsadığım şu: Her ne şekilde olursa olsun vücut düzeninin bir noktadan değişmesi başka noktaların da değişmesine yol açıyor.
Kulüpler de bir vücut gibi işliyor. Başkanından kapıdaki korumasına her olay her yapılan değişiklik tüm unsurları etkiliyor. Takımın performansı da buna dahil.
İşte bu yüzden ben stat açılışının madem devre arasına yetişmedi sezon sonuna bırakılmasının daha iyi olacağını düşünmüştüm.
Baksanıza şu anda açılış öncesi alınan Kasımpaşa mağlubiyetini tartışıyoruz.
Bir de açılış sonrası oynanacak kritik Bursaspor maçı var. Bakalım futbolcuların fiziksel ve psikolojik yorgunlukları oyuna nasıl yansıyacak?

Bahar yorgunluğuna dikkat
Öyle oldu böyle oldu; sonuçta Beşiktaş Kasımpaşa mağlubiyetiyle ipleri Fenerbahçe’ye kaptırdı.
Ama Beşiktaş için bitmiş hiç bir şey yok. Kalan 7 haftada kafaca sağlam kalan, akıllı davranan kazanır.
Karşılaşmalar sadece ayak gücüyle kazanılmıyor çünkü. Bunun bir de kafa kondisyonu var; saha içi ve dışı olumsuz faktörleri etkisiz kılması var.
Tam yeri gelmişken Kasımpaşa maçı öncesi Rıza Hoca’ya yapılan psikolojik baskı mesela. Ve bu baskının Kasımpaşa’da yarattığı motivasyon artışı.
Zaten Beşiktaş bahara çıktığında psikolojik sınav verdiği en kritik dönemlerini yaşar.
Kartal yine bir bahar yorgunluğu(!) sınavında yani. Bakalım bu kez bu sınavı aklıyla geçebilecek mi; yöneticisiyle, futbolcusuyla, taraftarıyla…