Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Cadı Kazanı (05.07.2011)
Mehmet Ali Aydınlar, en sonunda Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı oldu. Böylelikle de cadı kazanına girdi. İlle de bir yere gelmesi gerekiyordu. Geldi de. Kutlarız kendisini. Mahmut Özgener de doğru, düzgün ve eğitimli biriydi. Bozuk düzenin şartlarına uyamamıştı bir türlü. Kim bilir belki Aydınlar bu bozuk düzen şartlarını değiştirip, başarılı olabilir. Ancak, tabii ki ortada bir başarı olması gerekir... Ama yok ki. Şimdiye kadar da olmadı. Geriye dönüp baktığımızda, görevini huzurla yapan ve sonlandıran bir başkan var mıdır acaba? Ben pek hatırlamıyorum. Bu nedenle de Mehmet Ali Aydınlar’ın başarılı olabileceğine de pek inanmıyorum. Ben değil, tarih böyle söylüyor. Daha işin başında Melih Gökçek ile tartışmaya girildi. Allah’tan Aziz Yıldırım araya girdi de iş tatlıya bağlandı. Uyuşmazlıkları çözüm komitesi Şekip Mosturoğlu ile Yunus Egemenoğlu arasında tartışmalar oldu. Kulüpler Birliği içinde Aziz Yıldırım ne kadar hâkim görünüyorsa da su altından mücadeleler var. MHK yine tartışma konusu olmaya devam ediyor. Türkiye’nin dört büyük kulübünden olan Trabzonspor, boykot yapıyor ve Aydınlar’ın başkanlığını pek kabul etmek istemiyor. “Marmara’nın Başkanı” diyor. Bölgecilik kokan sözlerle. Başkanın yabancı futbolcu sınırlamasını kaldırmak istemesine tepkiler, siyasi baskı dedikoduları... Üstelik de şikeyi ortadan kaldırmak için büyük bir operasyon yapılıyor. Hiç ümit etmediğimiz kişiler gözaltına alınıyor. Böyle bir durumda Federasyon Başkanlığı yapmak demek, ıstakoz sepetine girmek değildir de nedir? Ben de birkaç kez federasyon kurumunda görev yaptım. Biliyorum zorlukları ve anormallikleri. Bu nedene dayanarak rahatlıkla konuşuyorum. Mehmet Ali Aydınlar’ı da az çok tanıyorum. Ne de olsa bizim tavanın balığı... Böyle bir atmosfer içinde nasıl çalışıp da başarılı olacak? Bu terazi bu yükü çekemez.
\nYapılan operasyon ile ilgi olarak yorumlarımı isteyenler çok. Ancak bunun için henüz çok erken. Şikeye gelince; bu olay maalesef bizim kuşaktan beri vardır. Bir türlü önüne geçilememiştir. Oksijen gibidir. Havada varlığını bilirsiniz de bir türlü göremezsiniz. Ama artık dünya değişti. Teknolojik yenilikler, göremediklerimizi, duyamadıklarımızı göz önüne getiriyor. Mahalle dedikodusundan öteye, suçları kesinleşenler cezalandırılmalı, suçsuz bulunanların ise üstlerinde leke temizlenmelidir. Bütün bunlar ayrıcalıksız olmalıdır. Ancak bu şike belasından böyle kurtulunur...
\nÖnceki başkan Mahmut Özgener, yaptığı veda konuşmasında büyük alkış almış. İşte böyle, “Biz insanı asarız, sonra da başında ağlarız”. Âdetimizdir bu. Mehmet Ali Aydınlar’ı da bu olaylardan soyutlayamayız. Kendisine tekrar kolay gelsin diyorum...
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- 6 asker şehit olmuştu
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- ‘Toprak bütünlüğü’ masalı ve Suriye: İmkânsız bir ülke