Hiddink gitti. Bence geç bile kalındı. İyi ki milli maçlar haftada bir değil. Olsaydı çoktan giderdi. Aslında, ne olursa olsun, teknik direktörlerin ömrü bir pervane böceğinkinden fazla değil. Şimdi onun yerine Abdullah Avcı geldi. Bence isabetli. Çünkü yerliciyim. Aslına bakarsanız, yerlisi olsun, yabancısı olsun, teknik direktörlerin ya da antrenörlerin arasında pek fazla fark yoktur. 50 yıldır, büyük antrenörlerin sonlarını hep gördük. Sohbetlerimizde soruyorlar: “Ağabey Avcı ne yapar?” Cevabım: “Öncekiler ne yaptı ise onu yapar.” Pek kendisini tanımıyorum. Şahsen görüşmüşlüğüm yok ancak “suyu bardakta görmemişlerden” değil. Eski yıllarda okur-yazar olmayanlar bile teknik adam olabilirdi. Ama şimdi dünya ile birlikte biz de değiştik. Teknik adamlar, en aşağı okur-yazar. Saha kenarında önlerinde not defteri plan program yapıyorlar. Sahada futbolculara ültimatom gönderiyorlar. Eskiden “haydi koçum”, “haydi aslanım” diyerek dünyanın büyük takımları dize gelmişti. Geride kaldı bu yıllar. Bence Abdullah Avcı ve ondan öncekilerin de dezavantajı, büyük para almalarında. Çünkü halk, ne yapacağını değil, ne kadar para alacağını merak ediyor. Haklılar da. Üç dil bilen üniversite mezunları, profesörler, hatta daha da üstün olanların aldığı paralar “devede kulak misali” olursa neden merak etmesinler ki? Halkın vicdanı kanıyor. Bazı ukalalar ahkâm kesiyor, neymiş efendim, bu ülkede demokrasi ve liberal ekonomi varmış. Evet bu kavramların ikisi birbirine bağlıdır. Birisi yoksa öteki de yoktur. Peki bu kavramlar bizde var mıdır? Vardır ama sulandırılmıştır. Hatta sadece spekülasyon konusudur. Aslında kafası liberal olmayan bir ülkede demokrasi nasıl olsun ki? Neyse, politikaya, politika yazarlarının sahasına fazla girmek istemiyorum. Politika yazarları da bundan pek hoşlanmıyorlar. Ee ne yapalım, onlar politika yazarı olduğu halde spor yazıyorlar oluyor da bize niye olmuyor? Çizmeden yukarı mı çıkıyoruz yani. Futbol Federasyonu Abdullah Avcı’ya ne kadar aylık verir bilemiyoruz. Vatandaşlardan toplanan parayı dağıtmakta çok bonkördürler. Abdullah Avcı’ya da karınca kararınca 70-80 milyondan aşağı ücret verilmez. Başarılar Abdullah Avcı. Rasgele..

Fenerbahçe futbol oynamadan kazanıyor. Ama kulak asmayın. Kaybetmesinden iyidir. Amaç, üç puanı almak. Hep söylerim; savunma oynayan takımlarda, iki tane fırtına açık oyuncusu olmalıdır. Fenerbahçe’de bir tanesi var. Stoch. Ama şirinlik muskası yok. Aykut ikinci plana alıyor onu. İkinci düşüncem de Fenerbahçe’nin iki santrforla oynaması. Ama ben Aykut değilim ki. Aykut’un kararı önemli. Hepimiz saygı göstermeliyiz...