Hilmi Türkay

'Her yer Taksim,

17 Haziran 2013 Pazartesi

Her Yer Direniş’Beşiktaş’ta seçim günüydü dün. Bir gün önce Mali Kongre yapılmış, jet hızıyla onay alınmıştı. Sabah erken saatlerde kongre üyeleri Akaretler’deki spor salonunun yolunu tuttu. Oy kullanımı saat 10.00’da yapılacak denilmişti. İçeriye girişlerde sıkıntılar yaşandı. Nedeni açılan tek bir kapının oluşu. Yanında diğer bir kapı daha olsa da açmayı, açtırmayı kimseler düşünmedi. Bir de girişte Serdal Adalı’nın ekibinin, üyeleri kapıda karşılaması iyiden iyiye izdihama yol açtı. Basın için giriş kartları ayarlanmış, fakat yeterli olmadığını gördüm çünkü bu kartlar başka başka kişilere verilmiş. Salonun içine kendimi zor attım.
Murat Aksu ile ayaküstü biraz sohbet ettim. Sandıkların önü hınca hınç dolu. İçerisi öyle sıcak ki en ufak bir havalandırma dahi çalışmıyor. Bir üyenin diğer üyeye “Burada çocuklar nasıl maç yapıyorlar!” dediğine şahit oluyorum. Kongreye saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlanıyor. Divan Başkanı Uluç Gürkan, Süleyman Seba’nın gönderdiği, “iki başkan adayına da başarılar diliyorum” mesajını iletiyor. ‘Efsane başkan’ uzun süre ayakta alkışlanıyor. Üyeler aceleci. “Atsak da gitsek” şeklindeki konuşmalarını sıkça duyuyorum. Sıra başkanların konuşmalarına geliyor.
Fikret Orman
, “Ne yaptıysak Beşiktaş için yaptık. İyi şeyler ortaya kondu. Yeni bir stat ve sponsorluklar konuşuluyor. Bu günlere gelmemizde bana destek olan yönetici arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Zor günler aştık. Bugün Babalar Günü, herkesin Babalar Günü’nü kutluyorum. Buraya mesaj gönderen Süleyman ağabey de (Seba) bizim babamız. Hep beraber onun da Babalar Günü’nü kutluyoruz” diyor. Adalı ise, “Bu asil renklere gönül
veren bir kardeşiniz olarak 17 ay sizlere hizmet ettim. Bu kadar kısa sürede beni en iyi sizler anladınız. Beni bağrınıza bastınız ve gururlandırdınız. Her zaman sizlerin gücünü hissettim. Güveninize layık olmaya çalıştım. Özgürlüğümün kısıtlı olduğu her gün Beşiktaş’la yatıp Beşiktaş’la kalktım. ‘Gel’ dediniz geldim. ‘Yüreği olan varsa gelsin’ dediler, buradayım. Ben size kan ve gözyaşı önermiyorum. Büyük sevdamın yüce mabedinde sizlerden helallik istemeye geldim”
ifadelerini kullanıyor. Salondaki alkışlamalara baktığımda Adalı’da seslerin daha fazla duyulduğunu gözlemliyorum. “Oley... Oley... Serdal Adalı Oley... Beşiktaş’ın çocuğu Serdal Adalı” şeklinde tempo tutanları görüyorum. Ve nihayet bir saat gecikmeyle oy kullanımına geçiliyor. Saatler 13.15’i gösterdiğinde kongrede sloganlar yükselmeye başlıyor. Mavi baretiyle gelen bir kongre üyesi, “Her yer Taksim her yer direniş” ve “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları atıyor. Buna bazı üyelerden ‘alkış’lı destek geliyor, bazıları ise “Burası Beşiktaş kongresi böyle şeyler olmaz” diye tepki koyuyor. Beşiktaş’ın ikinci başkanı Ahmet Nur Çebi Genel Kurul üyelerinin arasına girerek gerginliği yatıştırmaya çalışıyor.
Her kongrede olduğu gibi kulisler yine had safhadaydı. Camia içinde yeni yeni yüzler var. Bu yüzler daha çok gençlerden oluşuyor. Güzel bir gelişme. Sabah saatlerinde zaman zaman yağmur yağsa da kongre ‘sıcak’ ortamda geçti. Ancak ‘salon’ için şikayetim olacak. Bu kadar insanı havasız bir yere tıkıştırmaya kimsenin hakkı yok. Zaman zaman yaşlı üyelerin zor anlar yaşadıklarına tanıklık ettim. Beşiktaş, kongrelerini daha iyi yerlerde yapabilir, yapmalıdır da!

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kartal'ın suçu neydi? 12 Aralık 2024
Fırsatı kaçırmadı 3 Aralık 2024
Hoş geldiniz 24 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları