Işık Kansu
Işık Kansu kansu@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Bademcik

14 Temmuz 2012 Cumartesi

Bademcik, daha önce üniversite sınavlarını benzetmişti, fiske bile vurmadılar.

Kamu personeli sınavında da aynı dümen döndü. Bademcik yine yerinde.

Oysa, CHPli Ali İhsan Öztürk, KPSS’de yaşanan kepazelikleri bir bir açıkladı:

Tarafımıza mağdur öğrencilerce gönderilen Twitter paylaşımında, sınavda adaylara yöneltilen Türkçe sorularının A4 kâğıt formatında ve sınav kitapçığı ile ilgisi olmayan bir formatta deşifre edildiği ifade edilmektedir.

Bu soruların belli bir cemaat tarafından dağıtıldığı, iddialar arasında yer almaktadır. Cemaatin dağıttığı iddia edilen bu soruların aynı zamanda DİHAnın eline geçtiği de basınımıza yansımıştır. Bilgiler, 07 Temmuz 2012 sabah saat 08.19da, yani sınavdan tam 1 saat 11 dakika önce paylaşılmış ve 382 kişi tarafından da RT edilmiştir.

DİHAnın Eğitim Bilimleri sınavı yapılırken yine aynı A4 word formatında soruları kamuoyu ile paylaştığı ulusal medyaya yansımıştır.  Sınavda, kimi sınav salon ve binalarda 90 dakika dışarı çıkma yasağına uyulmadığı iddia edilmiştir. Tüm Türkiye çapında bu 90 dakika kuralına nerelerde uyulup nerelerde uyulmadığı konusunda tam bir netlik yoktur. Sınavda üst aramasının da tam olarak ve eşitlik içerisinde uygulanmadığı iddia edilmektedir. Tüm bu nedenler de, sınavda kopya şaibesini oldukça güçlenmektedir. 

ÖSYMnin yaptığı basın duyurusunda soruların sınava girenler tarafından ezberlendiği ve sınav binasından çıkıştan sonra yazıldığı iddia edilmesine karşın, sınav süresi 120 dakikadır. 120 dakika sınav sorularını nokta, virgüle kadar ve cevap şıklarının sıralaması kadar ezberlenecek bir süre değildir. Beyaz Kalem dershanelerinin Genel Kültür testi sorularının 57 tanesini vermesi, Güncel Konular ile ilgili son 3 sorunun yazılmamış olması ve ilişikteki kitapçığın altında DENEME SINAVI - 2olarak geçmesi varolan iddiaları daha da güçlendirmektedir.

Dokunulmazlığı var bademciğin, öylece, oturduğu yerden, uzun uzun bakıyor gelene geçene.

CHP Kurultayı

CHPnin gelecek hafta içinde yapılacak kurultayında pek bir değişiklik beklenmiyor. Dünya görüşü çerçevesinde bir tartışmadan çok bireysel kaygı ve istemlerin öne çıkacağı bir kurultay olacak.

Muhalif kanattan Berhan Şimşek, genel başkan adaylığı için nabız yokladı, ancak yakın çevresi bir çıkış yapmasını uygun görmedi.

Kemal Kılıçdaroğlu yine

tek aday. MYK ve PMde

ise ufak tefek değişiklikler olabilir. Nihat Matkap gibi, Faruk Loğoğlu, Sezgin Tanrıkulu ve Erdoğan Toprak gibi son dönemde Kılıçdaroğluna çok yakın duran isimlerin yerlerinde kalmasına kesin gözüyle bakılıyor.

Sendikacı Yakup Akkayanın yerine bu kez Süleyman Çelebi yeğlenecek gibi. Geri planda kaldığı gözlenen MYK üyeleri Ayten Kayalıoğlu, Atila Emek de liste dışı kalabilirler.

Büyük Devlet Adamı Özal

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, kadın kurultayında dedi ki:

Hiçbir Osmanlı padişahı, hiçbir Türkiye Cumhuriyeti başbakanı, Ortadoğuya, Batı’nın egemen güçlerinin dilini kullanarak seslenmedi; ne Mustafa Kemal Atatürk, ne İsmet İnönü, ne Bülent Ecevit, ne Süleyman Demirel, ne Turgut Özal. Bunu yapan sadece bir kişi var, onun adı da Recep Tayyip Erdoğan.

Bürokratlığı döneminde Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı yapmış Süleyman Demirelin, kendisini görevden almak isteyen kimi bakanlara karşı Kılıçdaroğlunu hep koruduğu bilinir. Ama, Kılıçdaroğlunun, Turgut Özal hayranlığının nereden geldiğine pek anlam veremiyoruz. Daha önce de Özalın ekonomideki başarılı uygulamalarının izlerinin bugün hâlâ görüldüğünü Kılıçdaroğlundan öğrenmiştik.

Şimdi de yine ondan, Turgut Özalın, Ortadoğuya Batının egemen güçlerinin dilini kullanarak seslenmediğini öğreniyoruz.

Demek ki, bizim bildiklerimiz yanlışmış. Örneğin, 12 Eylül sonrası CHP kapatılırken o, siyasete ABDde hazırlanmamış. Baba Bush ile birinci Körfez krizinde hiç iş pişirmemiş. Iraka ABDnin koynunda giripBir koyup üç alacağız dememiş. Olası bir askeri harekât konusunda, yanında Türk generalleri varken Amerikan generallerini dinlememiş. Dışişleri Bakanını kapı önünde bekletip Beyaz Sarayda ABD Başkanı ile pazarlık yapmamış.

Bizdeki de bir türlü yenilenemeyen bir kalın kafalılık zaten. O kafa yüzünden, Turgut Özalın hiç değerini bilememişiz. Onun benzersiz bir devlet adamı olduğunu algılamak için yenilenmek gerektiğini anladık. Kılıçdaroğlunun sayesinde.

Destek

Ülkücü katillere özel af, MHPye kırpılan göz olarak değerlendiriliyor: Anayasa değişikliğine, başkancı sisteme giden yolda, amortisöre destek takozu olsun diye....

Mülkiye

SBFlilere göre Mülkiye, Türkiye demektir.

Mülkiyeliler Birliği yönetimine seçilen yeni ekip, Mülkiye dergisini, bundan böyle Türkçe değil de, çokdilli çıkarmayı tartışıyormuş.

Bak Mülkiyenin haline, gör Türkiyeyi...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları