Işık Kansu
Işık Kansu kansu@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Sıra Kolda

16 Temmuz 2011 Cumartesi
\n\n\n

AKPnin CHPnin tutuklu milletvekilleri üzerinden anayasa pazarlığı yapacağını seçimden hemen sonra dile getirmiştik.

\n

CHP yönetiminin acemiliklerle dolu, hesapsız kitapsız, cumburlop daldığı yemin eylemi ile birlikte AKPnin amacına yönelmek için bir büyük adım atmasına daha neden oldu. AKP ve CHPnin altına birlikte imza attıkları metintoplumsal sözleşme tanımına uygun bir anayasa yapılması hedefinden söz ediyor. Yani CHP, parmaktan sonra, elini de kaptırmış gözüküyor. Sıra kolda... O aşama da henüz geliştirilme düzeyinde.

\n

Daha çok gazeteci sıfatıyla tanıdığımız Cengiz Çandar, TESEV adına hazırladığıDağdan İniş, PKK Nasıl Silah Bırakır? - Kürt Sorununun Şiddetten Arındırılmasıadlı çalışmasında, yeni anayasa yapımıyla başlayacak yeni hukuki düzenlemeler, Kürtlere Türkiyede yeni bir statükazandırmayıamaç edineceğini belirtirken, kolun nasıl verileceğini de rapor haline getirmiş bulunuyor. Buyurun okuyalım:

\n

Görüşler, demokratik özerklikten yerel yönetimlerin yetkilerinin güçlendirileceği, bir tür ademi merkeziyete kadar uzanan yelpazeye yayılmaktadır. Bununla birlikte, rapor çalışması sırasında yaptığımız araştırma ve görüşmelerden Kürtlerin elde edeceği bu yeni statüden, Kürtlerin Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde siyasi hayatta en geniş demokratik katılımla yer alması ve bu çerçevede yine Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde kendilerini yönetebilme konumunda bulunmalarının kastedildiğini çıkarmaktayız.

\n

Bu bağlamda, CHPnin 2011 Genel Seçimi Beyannamesinde de yer alan Türkiyenin kabul etmiş olduğu Avrupa Konseyi Yerel Yönetimler Şartına konulan çekincelerin kaldırması konusu üzerinde durulmasında yarar olacağı düşüncesindeyiz.

\n

Kürtlere yeni statüyü ifade eden bir konu başlığının uygulanması konusunda CHPnin özel ve güçlü bir destek vermesi durumu son derece önemli bir siyasi kazanç olarak değerlendirilebilecek bir gelişmedir. Zira, 2009 Temmuz sonunda hükümet tarafından başlatılanaçılımın, 2009 Ekim ayında Haburda yaşanan gelişmeler sonucunda tıkanmasında, CHPnin o dönemdeki genel başkanının amansız muhalefetinin belirleyici bir payı olduğu, bu rapor çalışması sırasında hükümet çevreleriyle yaptığımız görüşmelerde edindiğimiz bilgiler arasındadır. Bu açıdan, CHPnin 2009 yılındakiaçılımın önünü tıkayan yaklaşımı ile 2011 yılında seçim beyannamesine yansıyan tavrı arasındaki konuya yaklaşımı bakımından var olan derin farkın, çözüm yönünde ilerlemek için bir şans uyandırdığını düşünmek gerekmektedir.

\n

CHP örgütü hep birlikte kolbastı oynamaya hazır olsun...

\n

\n\n\n

Yeni CHP’nin ABD Görevi

\n\n\n

CHPnin programında yer alan dış politikaya bakış ile 2011 Seçim Bildirgesinde aynı konu üzerindeki söylemleri karşılaştırdınız mı hiç?

\n

Karşılaştıranlar şöyle bir manzara ile karşılaşıyorlar:

\n

- Programda, dış politika ile ulusal güvenlik sorunu birlikte irdeleniyor. Seçim bildirgesi ise ulusal güvenlik konusuna yer ayırmayı bile uygun bulmamış. Bir anlamda yeni CHP, terörle mücadeleyi de içeren ulusal güvenlik sorununu dış politikayı belirleyen ana unsurlar arasında saymamış oluyor.

\n

- Program, yurtdışındaki Türk vatandaşları ile soydaşların haklarının korunmasından söz ediyor. Yeni CHPnin seçim bildirgesi, bunu da görmezden geliyor.

\n

- Program, diğer ülkelerle ilişkilerdekarşılıklı saygı, dayanışma ve dostluğuöne çıkarıyor. Yeni CHPnin seçim bildirgesi ise dünya ile bütünleşmecilik ve evrenselcilik ilkelerinden dem vuruyor.

\n

- Program, CHPnin Birleşmiş Milletler ve AGİK gibi uluslararası kuruluşların, sadece büyük devletlerin ulusal politikalarının aracı olmasına karşı çıkacağı belirlerken yeni CHPnin seçim bildirgesi çok taraflı kurumlara güven duyulacağınısöylüyor.

\n

- Program, ABD ve diğer NATO müttefikleri ile karşılıklı saygı, dayanışma ve işbirliğine dayanan ilişkiler geliştirilmesini öngörüyor. Oysa yeni CHPnin seçim bildirgesi,Türkiyede artış gösteren Amerikan karşıtlığını dengelemek için toplumsal güven arttırıcı önlemleri hayata geçirmeyesöz veriyor.

\n

Böyle karşılaştırmalar yapılınca, bizim bildiğimiz Müdafaa-i Hukuklara dayalı CHPye, neden yeni CHPdendiği daha iyi anlaşılıyor...

\n

\n\n\n

Şenlik

\n\n\n

Karadeniz Ereğlisinde şenlikteydik. Şıkır şıkır bir denizin kenarcığında şairler, yazarlar, oyuncular, dans toplulukları, sanatçılar ve halk. Didişenleri umursamadan yaşamanın tadına vardılar, üç gün için de olsa...

\n

İyi ki bu şenlikler var. İnsancıklar, üzerlerine çöken karamsarlıktan sıyrılıp tatlı tatlı eğleniyorlar hiç olmazsa...

\n

Şenlikte, Yüksek Sadakat grubunun konserinden sonra alanda bekleşen koca kalabalık, genç yaşlı, çoluk çocuk hep birlikte, Karadeniz Ereğlisinin ünlü Kaptaş türküsü A Benim Söm Söm Yârimile öyle bir döktürdü ki, canları epey bir süre gam tutmaz artık:

\n

A benim söm söm yavrum / Bi yolcuk öpsem yavrum / Öpmeynen bi şey olmaz / Birazcuk sevsem yavrum.

\n

Vur davulcu davula / İnim inim inlesin / Sevdiğini almayan / Ben evlendim demesin.

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları