Beşiktaş, Fenerbahçe’den sonra Galatasaray’ı da mağlup etti ve ligde şampiyonluk yarışına yeni bir heyecan kattı. Burada en büyük pay Şenol Güneş’in. Yaptırdığı transferlerle, takıma oynattığı futbolla, derbinin başından sonuna kadar skor ne olursa olsun mücadele gücüyle kazanma azmini asla yitirmeyen bir Beşiktaş yarattı. Bununla beraber mükemmel bir takım ruhu oluşturarak aldığı başarılı sonuçlarla da Beşiktaş taraftarının tribüne gelmesini sağladı. Kartal lige büyük bir ayar verdi.
Sürekli hakemlerin eleştirildiği bir yerde Halil Umut Meler’den sonra başarılı isim Ali Şansalan derbiyi çok iyi yönetti. Avantajları güzel kullandı. Maçın durmaması ve tempolu şekilde devam etmesi için her şeyi yaptı. Gösterdiği kartlar yerinde ve doğruydu, övgüyü hak etti.
Beşiktaş’ta sağda Rosier ve Redmond kanat organizasyonlarıyla adeta Galatasaray’ın sol tarafını perişan etti. Kartal’ın bütün akınları ve ortaları buradan geldi. Okan Buruk buna bir önlem almadı. Galatasaray’da eksik olan bir şey daha vardı ki Beşiktaş’ın attığı tüm yan toplar, duran toplar ile kornerlerde rakibinin en uzun adamlarını Torreira ve Oliveira ile eşleştiriyor. Bir de burada adam markajı yapması gereken yerde alan markajı uygulatıyor. Duran toplarda yapılan hatalar, Sarı-Kırmızılıların çok rahat gol yemesine neden oluyor. Mutlaka adam adama ve boyuna uygun savunma eşleşmeleriyle adam markajı yapılmalı.
Sonuç olarak Galatasaray’ın orta sahası üretkenlikten uzak ve verimsizdi. Oliveira, Mertens, Torreira ne savunmada ne hücumda vardı. Bütün orta saha üstünlüğünü Beşiktaş’a kaptırdılar. Haliyle de orta saha üstünlüğünü ele geçiren Beşiktaş derbide geriden gelip galibiyete uzandı, Fenerbahçe’ye de büyük bir destek sağladı. Bu galibiyet şampiyonluk yarışını tekrar kızıştırır.
